Stark, Rogers, Fury ve ben toplantı odasındaydık.
''Bunlar Phill Coulson'un üzerindeydi. Sanırım sana bunları imzalatamamıştı.'' dedi ve elindeki bazıları kanlı olan fotoğrafları Rogers'ın önüne attı.
''Hepsi benim suçum...'' dedim.
''Ne? Senin bir suçun yok evlat.'' dedi Stark.
''Hayır. Loki'nin zihnine girip planını önceden öğrenebilirdim ama ben görevi tamamlayıp eve gitmeye o kadar odaklandım ki bunu düşünemedim bile.'' dedim.
''Evet, bunu yapabilecekken yapmadığına göre sanırım bunlar senin suçun.'' dedi Rogers. Ayağa kalktım.
''Benden bu kadar, üzgünüm Fury.'' dedim ve arkamdan seslenmelerini umursamayarak odama gittim. Eşyalarımı çantama koyarken kapım tıklandı.
''Gir!'' dedim. Gelen Stark'tı.
''Demek gidiyorsun?'' dedi.
''Baştan gelmemem gerekiyordu zaten. Bir de Rogers ile daha fazla aynı ortamda kalırsam onu parçalarına ayırmaktan korkuyorum.'' dedim.
''Tamam, Rogers ile ben de anlaşamıyorum. Hatta şansım olsa onu bir kaşık suda boğabilirim.'' dedi. Bu dediği az da olsa beni güldürmüştü. ''Ama ben senin aksine pes etmiyorum.'' dedi.
''Sorun sadece Rogers değil. Onu durdurabilirdim. Ama yapmadım.'' dedim.
''Tamam, o an aklına gelmemiş olabilir ama bu seni suçlu yapmaz.'' dedi.
''Bilemiyorum Stark. Belki de eve gitmeliyim.'' dedim. Yatağıma oturdu ve benim de oturmam için yanını patpatladı. Ben de oturdum.
''Açıkçası gözlerinin ve saçlarının altın sarısına dönüp parlaması dikkatimi çekti. Nasıl yapıyorsun?'' dedi.
''İsteyerek olmuyor. Sinirlenince oluyor. Kendimi kaybediyorum.'' dedim.
''Hulk gibi mi?'' Gülümsedim.
''Evet Hulk gibi. Ama benim vereceğim hasarlar daha kötü.'' dedim. Tek kaşı havaya kalktı.
''Hadi canım.'' dedi.
''Ciddiyim.'' dedim.
''Tamam.'' dedi.
''Bana inanmıyorsun.'' dedim.
''Hayır, inanıyorum.'' dedi.
''Stark, zihin okuyabiliyorum. Burada herkesi kandırabilirsin ama beni asla.'' dedim.
''Tamam, evet, pek inandırıcı gelmedi ama olsun. Boşverelim bu konuyu.'' dedi. ''Ailenin de mi güçleri var?'' dedi.
''Bilmem.'' dedim.
''Kendi anne babanın güçleri olup olmadığını bilmiyor musun?'' dedi.
''Ailemi hiç tanımadım.'' dedim.
''Eve dönmek istediğini söyleyince ailenden bahsettiğini sanmıştım.'' Güldüm.
''Öz ailemi hiç tanımadım. Üvey babam beni bir gün kapısında bulmuş. Yıllarca bana baktı, beni büyüttü. Hiçbir şeyim yokken her şeyim oldu. Hiç arkadaşım yok. Yani babamdan başka hiç kimsem yok. Bu yüzden tek ailem o.'' dedim babamın bana 6 yaşımda aldığı kolyeyi tutarak.
''O zaman birkaç arkadaşa ihtiyacın var.'' dedi ve ''İlki ben oluyorum.'' diye ekledi. Şaşırarak baktım ona.
''Ciddi misin?'' dedim.
''Zihnime bakmaya ne dersin?'' dedi. Gerçekten de ciddiydi. Benim arkadaşım, ailem olmak istiyordu. Sıkıca sarıldım ona.
''Teşekkür ederim Stark.'' dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝓑𝓲𝓻 𝓨𝓮𝓷𝓲𝓵𝓶𝓮𝔃
FanficAçıklama yapmaya üşendim ama kısaca bizim Original 6'lı artık 7'li. çok güçlü bir kız avengers'a çağırılıyor. Oku bak pişman olmazsın ;)