"Benim ruhum bir hayalet gibi tüm zamanlarımı dolaşıyor her yaşımın elinden hırsını çalıp şimdiki gücümün eline veriyordu. Tüm yaşım bugünümün hırsına yenilirken ben gittikçe güçleniyordum."
O cehennemimdeki son günümde bana o gerçeği söylemişti. Belki hayatımın mahvolmasına sebep olan belki de hayatıma kurtarma şansı olan birinin varlığından bahsetmişti.
Bilinmeyen'in.
O gün kendi kurtarıcım sandığım Bilinmeyen için kaçmıştım oradan. Sonra ise bana asıl tutsağımı yaratan şeylerden sonra bir tek kendim için kaçmam gerektiğini öğrendim.
"Bunu içmen gerekiyor. Ağrı kesici." Değildi. Geçen ay o pis kokan evden çıkan kadınlardan biri düşürmüştü aynı marka ilacı. Ve hamile kalmamak için içmesi gerektiğini çok çirkin bir dille ifade etmişti.
Dün gece o herif bana çok kötü şeyler yapmıştı. Hamile kalmamam için ağrı kesici dedikleri şeyi içmemi sağlayacak kadar çirkin. Kırmızı haplardan birini ağzıma attım.
Çığlık atmak istiyordum. Bu eski duvarları sarsacak kadar o pisliği buraya gömecek kadar sesli çığlık atmak istiyordum. Ama uyudum.
Uyuyunca geçerdi.
Kalçamı sıkınca da acımıştı, tokat atınca da ama ben acı çekmemek için yine uyumuştum. Uyanınca geçer zannetmiştim ama şimdi hala karnımın altında bir ağrı vardı.
Çaldığım çekirdeklerim yola savrulmuştu.
Dün uyumadan önce sadece bunu görmüştüm.
Şimdiyse karşımda siyah bir araba vardı.
Ve uzandığım sert zeminde gözlerimi sıkıca yumdum. En son gördüğüm o araba olmuştu.
Gözümü açtığımda da yangın vardı. Hıçkırıklarımla kirlenmiş sokakta çocuk bedenimin kahkahaları çınlıyordu. Üzerine attığım çakmak alkollü bedeninin çok geçmeden kararıp üzerinden yanık et kokusunun yükselmesine neden olmuştu.
Her kaçışıma bir yangın eşlik etmişti.
Çocuklar ateşle oynamamalılardı. Ama ben o yangınla binlerce çocuğu ateşlerden kurtarıp binlerce canavarın yanmasını sağlamıştım.
Dip benim ilk kurgum. Bu yğzden biraz korku ve çokça heyecanla başladım. Beraber çok gülüp belki de bazen üzüleceğimiz o kadar çok şey var ki kafamda. Umarım yazdığım birçok şey sizin de anlatmak istediğiniz içinizde yaşadığınız birçok şeye ses olur.
Bu satırlar belki Atlas'ın çığlıklarını ve dikişlerini anlatacak belki de birilerinin hala koparılan sesinin acı dolu derin izlerini.
Bazı yerlerinde yetişkin içerik bulunsa da uyarılı olacaktır. Okumak istemeyen geçebilir böyle yerleri. İleride umarım sıkıntı yaşayacağım konular olmaz bununla alakalı.
İyi okumalar... 🧭🌐
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİP (+18)
ActionTüm saflarda bir eksiğin olduğu bir savaşta diğer tarafın eksiğini ne kadar sarabilirse o kadar sarıyordu bu yabancı düşmanlık. Tüm denk gelişlerin nakış gibi işlenmesi ne kadar akıl kârıydı ki; Asıl katil iğnelerden korkarken? Tüm yüzlerin üzerine...