Herkese merhaba;
Belki saçma bir giriş olmuştur. Kendinden emin görünmeyen biri gibi duruyorumdur belki de. Bu kısımları geçtiğimiz zaman ise kendi fikirlerinin çizdiği derin yoldan emin bir şekilde yazıyorum bu satırları. İleride belki okuyup mutlu olacağım belki de hatıralarda boğulacağım satırlardır bunlar.
Hayır benim için özel bir gün değil ya da özel bir zaman değil. Yine hayır özel bir şey de olmuyor. Sadece bir şeyleri yeni yeni fark ettim. Ve bu farkındalığı yazmak için şimdi hazır hissediyorum kendimi.
İnsanlar değişirmiş. Öncelikleri değişirmiş. Üç sene önce yazmaya cesaret ettiğim, kırıntıları kafamda okuduğum her kitabın bir bölümünde olmasını istediğim olaylarla başlayan hikayem. Her bir karakterde kendimin bir parçasını hissettirmek, kendimi cümlelerimle tanıtmak istediğim arkadaşlarım. Gece yaşadığı olaya senaryolar üretip küçük bir kağıda gözleri dolu bir şekilde not ettiğim hayali arkadaşlarım, karakterlerim.
Yazmaya başlamamım sebebi konuşmayı sevmediğimdendi ya da konuşamadığımdan. Sessizliğimden, içimde yaşamamdandı. Ama büyüyorsun ve her aşamayacak gibi göründüğün şeyleri aşıyorsun ve önceliklerin arka planda kalıyor.
Son zamanlarda aklımda dönen şey ise Pusu ve Atlas'ın benden başka arkadaşları olmayı hak eden karakterler olduğu. Öncelikler değişebilir ama denge asıl kalıcı çözümdür.
Yorucu şeylerden kaçmak için sığındığım bir duvar olan, hayatımın rahatlama sekansı olan cümlelerim bugün bana fazlalık gibi gelmemesi için çabalıyorum. Eskisinden daha kötü yazıyor dahi olabilirim ya da iyi ama emin olduğum tek şey eskiden yalnızca kafamda yazdığım şeyler son yıllarda hayatıma da yansıdı. Gerek soyut gerek somut birçok noktada Dip hayatıma karıştı. Artık daha da içinde gibi hissediyorum. Yazmak istediklerimi daha iyi aktarabileceğimi.
Geri döneceğim yazmaya. Ve umarım bu kitabı okuyan herkes bir gün gönül rahatlığıyla iyi ki döndün diyebilir. Bunu sağlamış olurum ilerde.
Ve umarım her yaşadığınız günün kıymetini hissedebiliyorsunuzdur.
Yıllar önce upuzun hissettiğim yolda elime hayali bir tebeşir alıp ince bir çizgi çekmeye başladım. Yıllar sonra ise geride kaldığını hissettiğim silik çizgi elime bir tebeşir tutturup o çizginin dışına çıktığımda gördüğüm, tattığım her duyguyu daha iyi çizebileceğimi hissettirdi. Umutlar ve çizgilerle yaşar insan. Her bir şey istediğinizde bir çentikle başlayın ve o çentiğin etrafında yavaşça kendini inşa eden yuvanın sizi içeri davet etmesini bekleyin. Fark edilir bir hikayem var mı bilmem ama buraları hep en güzel çizgilerle hatırlayacağım.
-Nebula
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİP (+18)
ActionTüm saflarda bir eksiğin olduğu bir savaşta diğer tarafın eksiğini ne kadar sarabilirse o kadar sarıyordu bu yabancı düşmanlık. Tüm denk gelişlerin nakış gibi işlenmesi ne kadar akıl kârıydı ki; Asıl katil iğnelerden korkarken? Tüm yüzlerin üzerine...