🎐Yanlış Yol Doğru Kapıya Ulaştırır Mıydı?🎐

523 42 6
                                    


Selam, nasılsınız?

Keyifli okumalar🎈 

•》💠《•

"Dediklerimizi anladın değil mi? En küçük hatanda neler olacağını gayet iyi biliyorsun."

"Evet majesteleri."

"Güzel şimdi çıkabilirsin."

Sıkıntıyla oflamış, daraldığını hissetmişti genç omega. Kendisine emredilen şeyi yaparsa hayatı tamamıyla değişecekti. Eğer yapmazsa kellesi gidecekti. Emir, İmparator Kim tarafından bizzat kendisine verilmişti. Kirli bir oyuna bulaşmak, kendisi gibi masum birinin başını yakmak istemiyordu. Ama başka çaresi de yoktu. Mutfağa yöneldi hiç düşünmeden. Mutfağa girip bir şeyler hazırlayarak kafasını dağıtabilirdi anca. Hayatını sonu gelene kadar bu şekilde devam ettireceğini düşünürdü. Hayatının sonuna kadar sarayın mutfağında çalışacak ve ölene kadar da bu değişmeyecekti. Ama hiçbir zaman seçim hakkı sunulmamış kendisi için kurduğu bu basit hayal bile imkansız olmuştu şimdi. Gecenin karanlığı her yeri daha da sararken yapabileceğini yapmış, yavaş yavaş dağıttığı yerleri toparlamaya başlamıştı. Düşüncelerinden etrafı toparlarken kurtulamamıştı. Sonra ise aklına gelenlerle duraksadı bir an. Şu ana kadar mümkün olduğunca mutlu olduğu şekilde yaşamıştı, peki ya bundan sonrası? İmparatorun dediğini yaparsa kesinlikle mutlu olmayacaktı. Mutlu olmayacaksa yaşamanın bir manası var mıydı? İmparatorun isteğini yerine getirince başı boynu üstünde duracaktı belki ama ruhu bedeninde mutlu kalacak mıydı? Bu düşünceyle gözleri saliselik az önce yıkadığı bıçağa değdi. Aklına gelenlerle ise kaçırdı gözlerini. Onlar soyluydu. İmparator tarafından da tanınan, herkes tarafından sevilip sayılan bir aileydi. Kendisine verilen emri yerine getirmezse ailesine leke sürmüş olur, boyunlarını eğdirirdi. Bundan sebeptir ki anlık verdiği karardan anlık vazgeçti. El mahkum kendisine verilen emri yerine getirecekti.

Son birkaç kap kacağı da kaldırdığında bir alfanın kokusu burnuna ulaştı. Eş zamanlı olarak kendisine temkinle yaklaşan ayak seslerini de işitti. Aniden tepki vermektense arkasından gelen sesleri duymamış gibi davranmayı tercih etti. Yaptığı jian duileri kızartırken kullandığı demir çubukları aldı eline. Hâlâ sıcaktı ve kendi eli de yanıyordu. Fakat o an ki durumu buna dikkatini vermek için müsait değildi. Burnuna dolan koku yoğunlaştığında alfanın kendisine iyice yaklaştığını anladı. Şimdi harekete geçmezse sonrası için her şey çok geç olabilirdi. Bu yüzden ani bir hareketle arkasına dönüp silah olarak kullandığı kızgın çubukları savurdu. Böyle bir hamle beklemeyen alfa kendini geriye attığında sırtı tahta direğe yapışmış oldu. Boğazını hedef alan çubukların sıcaklığı yalıyordu boynunu.

"Sen kimsin? Ne arıyorsun burada?" omega korkusunu göz bebeğinin siyahına gömüp yok ettiğinden korkusuz kahveleriyle bakıyordu alfaya. Şaşkınlığını okuyabildiği kahvelere diktiği gözleri, karşısındakini korkutur gibi olmuştu bir ara. Fakat bu da çok uzun sürmemişti. Böyle durumlara oldukça alışkın olan alfa soğuk kanlılığına bürünmüştü hızlıca. "Buradaki yabancı sensin. Bunu benim sormam gerekir. Kimsin sen?" bileğine uzanan eli fark eden omega boştaki elini hızlıca yerini gayet iyi bildiği bıçağa atarak kullanmış, kendi bileğini tutmaya cüret eden elin bileğine dayamıştı bıçağı. Boynunda kızgın demir çubuk, bileğinde demirin soğukluğunu hisseden alfa güldü hafifçe, omega ise gayet ciddiydi. "Önce ben sordum farkındaysan. Duruma bakılırsa da cevap vermesi gereken de sensin." gözleriyle iki elinde tuttuğu silahları işaret etti.

Dynasty: Bloody Love●TkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin