🎐 Bu Hazırlıklar Ne İçin? 🎐

288 27 17
                                    

Selam, nasılsınız?

İyisinizdir diye umuyorum.

Bölüm sonuna yazdığıma dikkat edip katılırsanız çok mutlu olurum. Teşekkürler şimdiden.

Kontrol ettim ama varsa yazım yanlışları ve hatalar için üzgünüm. 🖤

İyi okumalar dilerim💫💙

》💠《


Seokjin elinde tuttuğu tabağa biraz daha soya sosu döktükten sonra içindeki sıvısı azalan cam şişeyi kaldırdı. Hazırladığı yemeklere son kez bakarken tatmin olmuştu. Yaptıklarının imparatora layık olduğunu düşünüyordu. Yemekler götürülürken tüm hizmetçileri dikkatli olmaları için uyardı. Oldukça yorulmuştu ve bu yüzden en baştan bir daha yemeklerle uğraşmak istemiyordu. Mutfağın kapısından çıkar çıkmaz karşısında Genral Min'i görmeyi de beklemiyordu. General Min her zamanki üniformasıyla, sabit yüz ifadesiyle karşısında dikiliyordu. Bu yüzden ifadesinden bir şey anlamak imkansızdı yine her zaman olduğu gibi. "Seninle konuşmamız gerek. Benimle arkaya gelir misin?" General Min'in bedeni oldukça sakin hareket ederken soru işaretine dönüşmüş Seokjin peşinden gitmeye başladı. Onu buraya getirenin bir içki veya yemek yeme teklifi olmadığı kesindi. Yüz yüze gelmedikleri sürece alfa her zaman biriyle haber gönderirdi. Mutfağın arkasında ve dışında kalan büyük ikinci kilerin yanına geldiklerinde ikisi de durdu. "Ne oldu? Seni buraya getiren ne? "

"Herhangi bir bilgiye ulaşabildin mi?"

Duyduğu soruyla gözlerini deviren Seokjin daha heyecan verici ya da farklı bir soru beklemişti. Ayrılmalarının üzerinden ne kadar geçmişti ki gelmişti? "Yoongi... Ayrılalı daha ne kadar oldu? Nasıl bir bilgiye sahip olabilirim ki? Yemeklerle uğraşmaya devam ettim zaten. Ne bir şey duydum ne de gördüm." sözlerinin bitmesiyle karşısındaki alfanın kaşlarının çatıldığını gören Seokjin gelecek olan yeni sorular için hazırlamıştı kendini çoktan. General Min soru sorar, kısacık düşünür ve tekrar üst üste arkası kesilmeyen sorular sorup giderdi. İş üstündeki bu haliyle günlük hali de pek farklı değildi. Seokjin alışmıştı. "Prens Jeon'un odasına da mı hiç uğramadın? Farklı bir şeyler yok muydu? Tekrar yemek götüreceğini sanıyordum." General Min'in amacını daha net kavrayan Seokjin gülümsedi hafifçe. "Keşke en başından 'Prens Jeon'un odasına gitmiş olman gerekiyordu. Bir haber var mı?' deseydin. Ben kayda değer hiçbir şey görmedim. Sadece şu genç çocuk, Jimin. O çok daha iyiydi ve mutluydu. İştahı da yerine gelmişti. Onu öyle görmek içimi rahatlattı doğrusu. Ama senin Jimin'in nasıl olduğunu merak ettiğini sanmıyorum General Min."

"Mutlu olma sebebini sana söyledi mi?"

"Hayır, bir şey demedi. Sizin şüphelendiğiniz şeyler mi var? Ama Jimin'in mutluluğu ile bizim ne alâkamız olabilir biraz abartmıyor musun?" General Min yavaşça geri çekildiğinde bu sefer düşünme süresi uzun sürmüştü. Konuşması ise düşünmesinden çok daha uzun sürmüştü. "Emin değilim. Prens Kim ile tekrar konuştuk. Şu Jimin dediğin çocuk Kral Jeon'un adamı Minseok ile evlendirilmeye çalışılmadı mı? Bu Jimin madem o kadar kötü ve alçaktı, neden kralın en iyi adamı ile evlendirilmeye çalışılıp dışarı atıldı? Ve tüm bu olanların biz gelmeden önce yaşanmış olmasıyla bu çocuğun Prens Jeon'un odasında misafir edilmesi sana çok masum mu görünüyor? Ucundan bir şeyler çıkabilir diye düşünüyoruz. Emin ol Seokjin her şey ince ince planlanmış olabilir. Sen de her zaman onların yanında dediklerine dikkat et. Ve son olarak şunu da düşün, Prens Jeon neden onca hizmetkâr arasında bir yabancı olduğu her halinden belli olan seni seçti? Prens Jeon gerçekten de hangi hanedan veya soylu aile üyesi olursa olsun misafir olarak geldiği başka sarayda üyelerin sürekli iletişim halinde bulunduğunu bilmiyor mu? Neden özellikle imparatorun başaşçısı? Sana neden bu kadar iyi ve sevecen davranıyor? Nedime kıyafetleri giyip ortalıkta dolanmasıyla geldiğimiz gün bizi yakından ama gizlice izleyip kendini tanıtmamasını -daha doğrusu ifşa etmemesini- saymıyorum bile." Seokjin duyduklarıyla gözlerini irileştirirken bunların birinin bile aklından geçmemesine şaşırıyordu. Saf değildi, o hiçbir zaman bu tür olaylarda dışarıda kalmamış ve çoğunlukla da doğru saptamaları yapmıştı. Ama General Min'in söyledikleriyle onun gibi düşünmeye çalışsa da başaramadı. Emindi çünkü. Bu sefer farklı bir şeyler vardı ama karşısındaki alfa ne derse desin onu dinleyecek gibi durmuyordu şu an. Çünkü her ihtimal için mutlaka bir önlem alınırdı. Eğer şu an akıllarında böyle bir durum oluşmuşsa tedbir amaçlı buna da önlem alınacaktı. "Bu sefer aynı düşünmüyoruz. Onlarla en yakın olanınız bendim. Hâlâ da öyleyim. Sahtelikle gerçekliği ayırt edecek kadar da pişmiş biriyim Min. Ve bu sefer bu ikiliye bu kadar sarmamanız gerektiğini düşünüyorum."

Dynasty: Bloody Love●TkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin