Dynasty: Bloody Love●Tk

🎐Sonları Felaketten Öteye Geçmiyordu🎐

Selam, uzun zaman oldu.

İyi okumalar dilerim.

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

(Hataları düzeltmemiştim, onlar düzelttim. Bildirim için üzgünüm.)

》💠《

"Bu gecelik bu kadar talim yeter. Oldukça yoruldunuz. İsterseniz biraz da kuramsal bilgiler üzerinden devam edelim."

Alnından süzülen teri hanbokunun koluyla silen Prens Jeon, herhangi bir görgü kuralına uyabilecek halde değildi. Jimin'e baktığında onun da kendinden bir farkı olmadığını gördü. Karşısında duran alfaya bakarak konuşmaya başladı. "İngilizce eğitimine geçelim isterim. Sence bir sorun olur mu Jimin?" Jimin soluk soluğa yattığ yerden elini hafifçe kaldırmış ve sorun olmayacağını belli edercesine sallamıştı. Bunun üzerine Namjoon kafasını sallayarak ikiliyi onaylamıştı. "Siz eski kütüphaneye geçiniz o zaman prensim. Bazı kitaplar orada ama benim odamdan getirmem gerekenler de var. Onları alıp sizlerin yanına geleceğim hemen." Jeongguk da başıyla onu onayladığında Namjoon yerdeki kılıçlarla Prens Jeon'un elinde duran kılıcı alarak uzaklaştı. Jimin yattığı yerden kalkarak prensin yanına geldiğinde ikisi de oldukça sessiz olmaya özen göstererek eski kütüphaneye ulaştılar.

Her türlü kuramsal bilgiyi burada öğreniyorlardı. Çünkü herhangi birinin odasında toplanmaları oldukça dikkat çekerdi. En uygun yer olarak eski kütüphaneyi seçmişlerdi. Her an kırılacak gibi duran masalar ve raflar, kapağı senelerdir asla açılmayan tozlu kitaplar öylece bekliyordu. Saray halkı okumaktan uzaktı. Yeni kütüphane diye anılan kütüphane köleler, askerler, sarayda çalışacak olanlar yeterli bilgiyi temin etsin diye kurulan bir kütüphaneydi. Onun dışında kendini veya Goryeo'yu geliştirmek için kütüphaneye uğrayan yoktu. Bazıları dışında.

Namjoon geldiğinde derse başlamışlar bu sefer daha çok zihinleriyle çabalamışlardı. Doğru telaffuz için sayısız kez tekrar ediyor, doğrusunu söylemeden asla diğerine geçmiyorlardı. Zamanın nasıl geçtiğini fark etmemişlerdi ancak yorgunlukları baş göstermişti uzun bir süre sonra. "O zaman şimdi geniş zamanla ilgili birkaç cümle kurup bu geceki derslerimizi tamamen bitirelim. Sizin için uygun mudur?" Namjoon aldığı onayla birlikte önlerine başka kağıtlar koymuştu. "Şimdi sizler birer cümle yazmayı deneyin. Ben de bir cümle buraya yazacağım. Hem doğru şekilde okuyup hem de doğru cümle kurmaya çalışalım." Jimin son kuvvetiyle eline fırçayı alıp yazmaya başladığında Jeongguk kendini fırçayı eline almaya iknâ etmeye çalışıyordu. Oyalanmak istemese de cidden çok yorulmuştu. Derin bir iç çekip fırçayı eline aldı ve ucunu mürekkebe batırdı. Bu esnada Jimin cümlesini bitirmiş kendi kendine sessizce okumaya çalışıyordu. Namjoon ise çoktan yazmış onları izliyordu. "Soylu Park, prensimiz bitirene kadar sizinle başlayalım isterseniz. Buyurun, okuyun lütfen." Jimin bıkkınca Jeongguk'a baktığında prensin de ona baktığını görmüştü. İkisi de birbirine bakarak gülmüş kendi hallerine acımışlardı. Ama Namjoon eğitim konusunda çok acımasızdı. "Vi ar sutudi vit Hazinedar Namjoon evrinat."

Namjoon birkaç adımda Jimin'in yanına geldiğinde Prens Jeon da kendininkini bitirmiş olarak Jimin'e bakıyordu. "Buradaki 'are'ı geniş zamanda kullanmamalısınız. Kullandığınız taktirde yanlış olur. Onun dışında sorun yok. Telaffuza gelecek olursak 'vi sıtadi vit Hazinedar Namjoon evri nay' şeklinde okumanız gerekiyor. Ayrıca burada 'vit' dedim ama 't' harfi ile 'h' harfi yan yana geldiğinde peltek 's' ile okumanız daha doğru olur." dediklerini kağıt dışında defterlerinee not ettiklerinde onlara uyum sağlayarak hazinedar kelimesini İngilizce söylememesi biraz komiklerine gitmişti. Evet, komik değildi belki ama harika bir şekilde İngilizce konuştuğu esnada pat diye Korece kullanması biraz komik gelebiyordu. Bu tarz şeyleri onlar için yapıyordu. Her ne kadar ders konusunda acımasız olsa da fazlaca ciddiyeti es geçip onları biraz rahat hissettirmeye çalışıyordu. "Peki hazinedarın İngilizce karşılığı nedir?" Jeongguk'un sorusunun cevabını kendi cümlesini yazdığı yerin altına yazıp söylediğinde Jeongguk hiçbir şekilde bu kelimeyi telaffuz etmek istememişti. Sakince içinden harfleri tek tek söyleyerek defterine geçirmişti. "T-R-E-A-S-U-R-E-R" kendi cümlesinde de telaffuz dışında bir hata çıkmamıştı. Namjoon'un cümlesini okuyup inceleyip deftere yazdıktan sonra bu geceki derslerini tamamen bitirmişlerdi.