Sabah geç kalktım ne de olsa derslerim öğleden sonraydı, Kanao sabah köründe kalkıp okula gitmişti, bu okul aşkı nereden geliyorsa?
"Nee-san ben çıkıyorum." dedim ablam mutfakta yemek yapıyordu
"Görüşürüz shinobu, gelirken kanao ile beraber gelirsin olur mu?" dediğinde başımı salladım ve okulun yolunu koyuldum. Yolda yürürken telefonumdan şarkı açtım klasik müzik sevdiğimden dolayı en sevdiğim piyano şarkısı olan moonlight sonata açtım, okula varınca kulaklığımı çıkardım, ve amfime doğru yol aldım, bir sıraya geçtim ders kitaplarımı koyup hocayı beklerken arkamdaki kız beni dürttü ona döndüm yüzünde endişeli bir hal vardı.
"Shinobu senin kardeşin kochou kanao mu?" dediğinde kardeşimi nereden tanıyor diye içimden geçirdim ama bozuntuya vermeden.
"evet." dedim yüzü bayağı düştü bu sefer ne olduğunu anlamamıştım ama konunun kanao ile alakası olduğuna emindim
"Ne olmuş ona?" dedim kız bana hem söylemek istiyor hem de istemiyor gibiydi ama en son karar verip
"Şu an rektörü yanında da haberin yok herhalde." dediğinde dondum ne demek kanao rektörün yanındaydı ayağa kalktığım gibi sınıftan çıkmam bir oldu hem sınıftan çıkarken hoca da giriyordu ve arkamdan
"Kochou Shinobu nereye gidiyorsun." diye bağırmayı ihmal etmemişti ama şu an konu kardeşimdi nefes nefese rektörün odasına girdim kapıyı çalmadan girdiğim için içeride ki herkes şaşkındı nefesimi kontrol için kafamı aşağıda tutmuştum kaldırır kaldırmaz ise rektörün masasına gittim
"Hocam kardeşimi çağırmışsınız ne oluyor?" dedim yanımda Kanao vardı ve bana sığınmıştı, Rektör ise bozuntuya vermeden
"Vallaha ne desem bilemiyorum, Shinobu seni tanırım tıp fakültesine geldiğin ilk yıldan beri harikalara imza attın ama kardeşin hiç öyle gözükmüyor." dedi
"Hocam bana konuyu anlatır mısınız ben de ona göre ne olup olmadığını anlarım." dedim tabi kanao'ya dedikleri yüzünden de sinir kat sayım artmadı değil ama belli etmemeye özen gösterdim.
"Arkadaşları ile kavga etmiş, kızların hali perişandı." diye açıkladığında resmen şok üzerine şoktaydım
"Kim? Kanao mu birine saldırmış emin misiniz?" dediğimde adam başını salladı, bu sefer Kanao'ya döndüm
"Kanao neden dövdün." dedim gözlerimin içine bakarak
"Beni ve arkadaşlarımı rahatsız ediyordu hem bir tanesi Tanjiroyu yere fırlatmıştı." dedi iç çekip rektöre döndüm
"Hocam cezası nedir?" dedim adam bir bana bir de arkama baktı, doğru arkamda da tanjiro olmalıydı.
"Kanao ve Tanjiro arkadaşlıkla alakalı bir kompozisyon yapacak ve bunu tüm okula sunum yapacak artı bu araştırmayı yaparken sen ve giyuu onlara yardım edeceksiniz." dedi diğer dediği kişi kimdi?
Ben bunları düşünürken rektör odadan çıktı onun arkasından Kanao'nun anlatığı gibi ise tanjiro yaralanmıştı ben de ona bakacaktım ki Tanjiro'nun yanındaki benden uzun ve bana şaşkınlıkla bakan biri ile göz göze geldim, aslında şu an bende oldukça şaşkındım çünkü bu çocuk rüyalarımdaki çocuktu, ikimiz orada birbirimize baktık en sonunda Tanjiro
"Shinobu abla bu benim abim Tomioka giyuu, abi bu kişi de Kanao'nun ablası Kochou shinobu." dedi kendime geldiğim için elimi uzattım,
"Kochou Shinobu." dedim bir bana bir de elime bakıyordu, benim şaşırmam onu riyamda görüşümdü yoksa o da beni mi rüyasında görüyordu yoksa neden şaşırsın ki.
En sonunda o da elimi sıktı ve
"Tomioka Giyuu." dedi ona gülümsedim ve aynı şekilde o da bana hafif sırıttı
"İyi anlaşmak dileği ile Tomioka-san." dedim neden bilmiyorum ama onu bulunca hissettiğim boşluk da dolmuştu belki sadece bir rastlantıydı ama o rüyalarımla bu çocuğun bir ilişkisi vardı bundan adım kadar emindim.
"Ben de iyi anlaşmak isterim Kochou." derken sanki bu sesi önceden de böyle bir şey derken duydum gibi geldi neredeyse kimse bana kochou demezdi ama ilk rüyamdaki bu çocuk bana o sırada da hem adım hem de soyadımla hitap etmişti.
Ama dediği gibi Tomioka-san yani giyuu ile iyi anlaşıp vakit geçirmek istiyordum.Onu tanımak istiyordum
Çooook uzuunnnnnn bir aradan sonra merhabalar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Şans Daha
Novela Juvenil"Bir şansım daha olsaydı seni bırakmazdım, senin ellerimde ölmene izin vermezdim,özür dilerim kochou, çok özür dilerim." dediğim sırada hem elimdeki kelebek gitmişti.