Günün yorgunluğunu hala omuzlarında hisseden Uğurcan Çakır, eve girer girmez odasına çekilmiş, ılık bir duş alıp yatağına uzanmıştı. Kafasının içinde düşünceler dolaşıp duruyordu, soru işaretleri gittikçe çoğalıyor, zihnini kurcalıyordu.
Altay Bayındır.
Geçen gün otelin açılışında tanıştığı esmer adam. Samimi bir adamdı, sohbet etmeyi sevdiği belliydi. Konuşmayı da biliyordu doğrusu, Uğurcan Çakır kadar sessiz bir adamla bile saatlerce sohbet etmeyi başarmıştı. Varlıklı bir ailenin tek oğluydu. Babası Bayındır Holding'in sahibi Bülent Bayındır, Türkiye'nin en iyi mimarlarından birisiydi ve şirketini bugünkü konuma getirebilmek için varını yoğunu harcamıştı. Ancak geçtiğimiz yıl iş hayatına daha fazla devam etmek istemediğini ve artık yorulduğunu, yaşlandığını söyleyerek emekliye ayrılmıştı. Onun yerine şirketin başına oğlu Altay geçmişti.
Altay'ın şirketinin en iyi iki mimarı olan Barnes ve Ash, aynı zamanda Altay'ın en yakın iki arkadaşıydı. O akşam davete beraber katılmışlardı. Çakır, onlarla tanışma fırsatı bulamasa da Altay'ın anlattığı kadarıyla biliyordu. Anlattığına göre Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık bölümü mezunuydular ve üniversitede tanışmıştılar, yani uzun yıllar çok yakın arkadaştı bu üçlü.
Uğurcan elbette kimseye güvenemezdi, bu yüzden detaylı bir araştırma yaptı bu üçlü hakkında. Özellikle Altay Bayındır'ı merak ediyordu tabii. Oldukça yakışıklı ve karizmatik bir adamdı Altay, Uğurcan'ın dikkatini pektabii çekmişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Türkiye Mimarlar Odası üyesiydi ve yalnızca mimarların bulunduğu platformda yüksek takipçili bir hesabı vardı. Hatta profilinde de bu fotoğraf vardı. Aynı zamanda profiline yazılan pek çok olumlu/olumsuz yorumla da karşılaşmıştı. Onunla, şirketiyle çalışmaktan memnuniyet duyduğunu ifade eden onlarca, yüzlerce insan vardı.
www.bayindirmimarlik.com
Şirketine ait web sitesini de araştırdı. Pek çok yapının fotoğrafı konulmuştu. Aynı zamanda iletişim için bilgiler kısmında da mail adresi ve telefon numarası vardı.
mail@bayindirmimarlik.net
☎️ 0 (212) *** ** **
Çakır, sitede yazan telefon numarasını ararken içinde şüphe kırıntıları vardı.
Telefonu açan bir kadın oldu. "Bayındır Mimarlık, size nasıl yardımcı olabilirim?"
"Merhaba." dedi Uğurcan Çakır her zamanki mesafeli, buz gibi sesiyle. "Geçtiğimiz ay Ataşehir'deki inşaatı süren sitenizden bir ev almıştım. Şu an ne durumda olduğunu öğrenmek istiyorum."
