7. BÖLÜM "SOYGUN"

448 27 29
                                    


the score - revolution
imagine dragons - whatever it takes
twenty one pilots - stressed out

7. BÖLÜM "SOYGUN"

"Hazır mısın Psy?"

Uğurcan Çakır'ın bu sorusuna kafasını salladı Psy Çakır. "Her daim hazırım."

Ardından yakasındaki mikrofona kimsenin fark etmeyeceği şekilde hafifçe eğilerek "Peki sen hazır mısın Rose?" diye sordu.

"Always canım." dedi Rose kendinden emin bir şekilde.

Uğurcan ve Psy arabalarından indikten sonra yan yana Cengiz Ünder'in ofisine doğru yürümeye başladılar. Uğurcan'ın üzerinde siyah bir gömlek ve siyah bir pantolon vardı: Her zamanki gibi. Psy ise siyah-beyaz kazayağı desenli kısa bir etek, üzerine beyaz bir bluz ve deri ceket giymişti. Kısa saçlarını örten siyah ressam şapkası vardı bir de. İkisi de oldukça sade ve bir o kadar da şık görünüyorlardı.

Kapı açılıp Uğurcan ve Psy yan yana içeri girdiğinde koltuğunda oturmakta olan Cengiz Ünder önce gözleriyle içeri giren ikiliyi süzüp ardından ayağa kalktı ve gülümseyerek "Oooo!" dedi. "Kimler gelmiş! Hoş geldiniz."

Cengiz Ünder... İstanbul'un en işlek kumarhanelerinin sahibiydi. Ona bulaştıktan sonra normal bir yaşam sürmeye devam etme düşüncesi komik gelirdi insanlara. İstanbul'da soyup soğana çevirmediği kişi yoktu belki de. Üstelik, eli kanlı bir katildi. Daha önce borcunu ödeyemediği için iki çocuklu bir adamı gözünün yaşına bakmadan öldürmüştü. Ve daha niceleri vardı arşivinde. Bu adam merhametten ve vicdandan oldukça yoksun, kötü kalpli piçin tekiydi.

Uğurcan Çakır, saptığı karanlık yollarda karşılaştığı çoğu insandan nefret ediyordu, Cengiz de dahildi bu kara listeye.

Bir iş gezisinde tanışmışlardı Cengiz'le. Çok samimi değildiler doğrusu, yalnızca tanışıklıkları vardı.

İkili masanın önüdeki koltuklara otururken "N'aber Ünder?" diye sordu Uğurcan Çakır da rahat bir tavır ve kendinden emin bir sesle

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İkili masanın önüdeki koltuklara otururken "N'aber Ünder?" diye sordu Uğurcan Çakır da rahat bir tavır ve kendinden emin bir sesle.

"İyidir Çakır, senden?" Sorusunu sorduktan sonra bakışlarını Psy'a çevirip bu güzel kadını biraz inceledi. Ardından "Eşinle tanışmamıştık."

"Arkadaşım." diyerek düzeltti Uğurcan.

"Ben Psy." derken tokalaşmak için elini uzattı güzel kadın. Cengiz karşılık verirken, "Cengiz." diye mırıldandı. "Cengiz Ünder."

"Psy moda tasarımcısı ve bir defile düzenliyor Cengiz. Podyumda yürüyecek modele ihtiyacı var, senin bu işlerle ilgilenen bir ajansın olduğunu biliyoruz. Yardımcı olabilirsin diye düşündük."

"Seve seve." diye mırıldanan Cengiz arkasını dönerek kasanın hemen yanındaki kataloğa uzandı, ardından kataloğu Psy'a uzattı. "Burada yerli-yabancı kadın-erkek modellerin fotoğraflı listesi var. İnceleyip ekibini oluşturabilirsin, gerisini ayarlarız."

Psy kataloğu alıp incelemeye başladı. Uğurcan Çakır söze girdi o sırada: "Geçenlerde de bir işte birlikte çalışmıştık, bir senet imzalamıştım. Son ödeme tarihini hatırlayamadım Cengiz, bir bakabilir misin. Aklıma takıldı."

Cengiz, Uğurcan'ın bahsettiği seneti bulmak için masasının hemen altındaki kasayı uzanıp şifreyi girdi.

Şifrenin aynadaki yansımadan görünüyor olabileceğini hesaba katmadan.

174168

Ufak bir dikkatsizlik büyük kayıplara yol açabilirdi.

Bahsettiği seneti Uğurcan'a uzatarak "Burada yazıyor." dedi. Uğurcan seneti alıp biraz inceledikten sonra Cengiz'e geri verdi.

Biraz sohbet ettikten sonra Cengiz'in telefonunun çalması üzerine Cengiz "Bir dakika, geliyorum," deyip ayağa kalktı.

"Cengiz Bey iyi günler, ben Türkiye İş Bankasından arıyorum, adım Seçil. Bugün saat 4 sularında banka hesabınıza bir saldırı düzenlendiği haberini aldık, siber güvenlik ekibimiz anında devreye girerek bu saldırıyı önledi. Ancak tedbir amaçlı eski şifrenizi bloke ettik, yeni ve daha güçlü bir şifre almanız gerekiyor."

Cengiz bu duydukları karşısında öfkelense de saldırının önlendiğini duymak bir tık rahatlatmıştı. Aksi takdirde büyük bir facia gerçekleşirdi çünkü.

Çakır ve Psy'ın duymaması için odasından kapı açılan gizli, küçük odaya girip ahizenin öbür ucundaki Seçil Hanım'a müşteri numarasını, eski ve yeni şifre bilgilerini aktardı. Birkaç kart bilgisi daha söyleyip telefonu kapattı.

Telefonu kapatıp tam odaya geri dönecekken kapı açıldı ve Psy Çakır "Gelebilir miyim?" diye sordu.

Cengiz'in kaşları çatılırken Psy elindeki kataloğu göstererek "Bir sorum olacaktı." dedi.

"İçeride de sorabilirsiniz." derken sıcak basmıştı. Karşısındaki kadının güzelliği büyüleyiciydi. Hayır denemeyecek kadar büyüleyici.

"Özel." dedi Psy, yüzünde şeytani bir gülüşle. Ardından odaya girip kapıyı kapattı ve Cengiz'e yaklaştı.

Cengiz heyecanlanmıştı. "Sor bakalım." diye mırıldanırken Psy katalogtan rasgele bir sayfa açıp gösterdi, bunu bahane ederek biraz daha sokuldu Cengiz'e.

Psy Çakır... Karşısındakini nasıl etkileyebileceğini çok iyi biliyordu. Aldığı psikoloji eğitiminin de bunda faydası olmuştu. Üstelik manipülasyon tekniklerine de ilgisi olduğu için, araştırmalarının ekmeğini şimdi yiyordu.

"Şu model hakkında bir soru soracaktım." diye mırıldanırken çok kısa bir süre göz göze gelmelerini sağlayıp hemen ardından tekrar önüne bakmıştı. Bu hareketi karşısındaki adamın heyecanını artırmış, odağını tamamen kendisine çekmesini sağlamıştı.

O, Cengiz'i oyalarken Uğurcan kasayı açıp senet ve birkaç dosyayı daha aldı. Ardından kasayı yeniden kilitleyip kasaya dokunduğu eldivenlerini çıkardı, cebine koydu.

"Psy!" diye seslendi işi bittiğinde. Psy, durumu anlayıp Cengiz'den uzaklaştı ve "Gitmem gerek." deyip odadan çıktı.

"Acil çıkmamız gerekiyor." dediğinde kabanlarını alıp ayaklandılar. Odadan çıkan Cengiz düşüncelerini toparlamaya çalışıyordu hala. Yutkunarak "Gidiyor musunuz?" diye sorduğunda Uğurcan ciddiyetle kafasını sallayıp, "Kız kardeşim acil çağırıyor." dedi. "Görüşürüz." deyip Psy ile birlikte odadan çıktı.

Cengiz'e kalan ise Psy'ın çıkmadan evvel kendisine göz kırptığı an hissettikleri olmuştu.

🕯

"Cengiz Bey iyi günler, ben Türkiye İş Bankasından arıyorum, adım Seçil. Bugün saat 4 sularında banka hesabınıza bir saldırı düzenlendiği haberini aldık, siber güvenlik ekibimiz anında devreye girerek bu saldırıyı önledi. Ancak tedbir amaçlı eski şifrenizi bloke ettik, yeni ve daha güçlü bir şifre almanız gerekiyor."

Bu cümlelerin ardından Cengiz'den müşteri numarasını ve şifre bilgilerini aldıktan sonra iyi günler dileyip telefonu kapattı Rose. Bahsettiği bankada Cengiz'in hesabına girip yaklaşık 10 yıl önce ölen birinin adına kayıtlı olan hesabına yüksek miktarda parayı yatırırken kullandığı bilgisayarların asıl IP adresini gizlemiş, kendini banka bilgisayarlarından giriyormuş gibi göstermişti. Tamamen anonim takılıyordu dijital sistemlerde şu an.

Takmış olduğu kulaklıktan Uğurcan Çakır'ın sesini duydu: "Hallettim Rose."

Rose, fark edilmemek adına sistemden hızla çıkış yaptı. Bir yandan da Cengiz'in şirketinin güvenlik kamerası görüntülerini izliyordu.

Çok geçmeden Uğurcan ve Psy'ın şirketten çıkıp tüm kameralardan kaybolduğunu görünce onların görüldüğü bütün kamera kayıtlarını kırpıp sildi sistemlerden.

Bu iş bu kadardı. Görev tamamlanmıştı.

mafya | altay bayındır x uğurcan çakırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin