Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
LE FEU.
Büyük Guardo Şatosu’nun karşı kıyısında kalan Tuelo kentinde dönemin en iyi büyücüleri yetişirdi. Tuelo, büyük meyve ağaçları ve sarmaşık gülleri ile diğer tüm şehirlerin imrendiği, havası ve yeşil bulutları ile de gökten geçen her bir varlığın dikkatini kolaylıkla çekebilen bir yerleşim yeriydi. Fakat bu muazzam kentin güneşe döndüğü günlerde dayanılmaz bir sıcaklık oluşuyordu. Açık havada olmasanız dahi sizi yakıp kavuran güneş, binaların duvarlarına nüfuz ediyor, nefes almanızı zorlaştırıyordu. Bir yaz gününde, Byun Baekhyun, bir buz büyücüsü olarak mezun olacağı okulun son turnuvası için hazırlık içindeydi. Ailesinden genlerine aktarılan bu müthiş gücü son damlasına kadar kullanan ve kontrol edebilen genç büyücü ne yazık ki geçen sene yapılan turnuvada yenilmişti. Hem de sıradan bir ateş büyücüsü olan Park Chanyeol tarafından. Baekhyun için bu turnuvalar ailesinin adını taşıdığı ve fazlasıyla önem verdiği bir nişaneydi. Ve şimdi bu sıcak yaz gününde kenti kavuran güneşin altında karşılaştığı beden içinde engel olunamayan bir nefret büyütüyordu. Park Chanyeol, üstündeki ince gömleği ve şortuyla uçurtma festivaline giderken Baekhyun'u rahatsız etmeyi ihmal etmemişti. "Eminim bu yaz sıcağında güneşin altında beş dakikadan fazla duramazsın."
Ama Baekhyun karşı saldırıya geçerek ikinci bir yenilgiye uğramıştı. "Eminim buzdan yapılma evimin içinde beş dakikadan fazla duramazsın, Park."
İkili ailelerinin de ününü bir kenara bırakarak kendi güçlerini tehlikeye atma pahasına düelloya başlamıştı. Fakat bu okul turnuvasından biraz farklı bir yönde ilerliyordu çünkü ikisi de birbirinin dudaklarında yeni bir güç keşfetmişti.
“Le feu.” Hafızasına kazımak ister gibi tekrar etti.
Baekhyun'un yenilmesinin yalnızca bir sebebi vardı; düşmanını tanımamak. Chanyeol, sıradan bir ateş büyücüsü değildi, Ateş Klanı'nın son ejderha ateşi büyücüsüydü. Ve Baekhyun ikinci bir defa yenilmişti.