~ 4 ~

96 12 12
                                    

Spor salonunda üst sınıflardan olduğunu düşündüğüm 3 kişi oturmuş sohbet ediyordu.

Kageyama'nın yanına ilerledim. Hinata ile konuşuyordu. Mavi gözlerinin içinde siyahlıklar büyümüş yüzü sakin ve huzurlu görünüyordu.

O...

Sanırım onunla en kısa zamanda baş başa konuşmamız gerekiyordu. O beni görmeden geri dönüyordum ki kafam birinin omzuna çarptı.

"Yuh"

"Af buyur?" çarptığım kişi Tsukishima'ydı.

"Kusura bakma."

Sonra ikimiz de işimize döndük. Ben bu çocuktan nasıl ders notu isteyebilirim ki?Kazık yutmuş gibi hiç konuşmuyor. Ben de konuşkan birisi olmadığım için karşıdaki insan da konuşmayınca hiç bir şekilde sohbet dönmüyordu.

Üst sınıflardan olduğunu düşündüğüm kişilerin yanına bir kız daha gitmişti. Yachi-san'ın etrafında güzel kızlar olduğu için düşmanı olabileceğini neden düşündüğünü anladım o anda. Kız arada biraz mesafe olmasına karşın aşırı güzel görünüyordu ve anladığım kadarıyla çok güzel bir fiziğe sahipti. "Çok güzel." mırıldanmamın ardından yanımda biri kel diğeri de saçlarını havaya dikmiş iki kişi belirdi. Beni onaylarcasına mırıldandılar.

"Adeta bir tanrıça." Aynı anda konuştular...

Kız bize döndüğünde gay panik yaşamış gibi oldum. Sonra hafifçe gülümsedi ve yanımıza geldi. Artık resmen gay panik yaşıyorum. "Takıma girecek olan 1. sınıf transfer öğrenci sen misin? Ben Shimizu Kiyoko 3. sınıf menajer."

"A- aslında turnuvadan yeni haberim oldu. Henüz karar vermeye bile fırsatım olmadı." anladığını belirtecek şekilde kafa salladı.

Allah'ım ben bu Senpai'yi ve bu kadar taş gibi çocuğu reddedersem çarpılır mıyım?

" Şimdilik bize katılmaya ne dersin?" Suga-san olduğunu düşündüğüm kişi yanıma gelmişti. "Ben Sugawara bu arada. Pasörüm sanırım sen de aynı şekilde pasörsün. Adın (y/n) değil mi?" Çok nazik bir sesi vardı. Bütün gerginliğimi yok etmişti. Gerginliğimin sebebi Tsukishima'nın üstümde olan gözleriydi. Kişiliğimi anlamaya çalışıyor gibi yargılayan gözlerle bana baktığını görmüştüm.

Dostum bunun bu kadar rahatsız edici bir şey olduğunu bilmiyordum. Genelde ortamda birinin kişiliğini çözmek için röntgenleyen ben olurdum. En azından ben onun yerine insanlarla konuşarak bunu yapıyorum.

"Evet Suga-san adım (y/n) Hoshino. Aslında normalde pasörüm ama yaklaşık iki yıldır pek oynamıyorum ek olarak kondisyon eksiğim var."

"A onu hiç sorun etme koç bir iki haftaya sıkı çalışmayla halleder onu. Ayrıca iyi görünüyorsun." devam etti "Yani sıkı anlamında yanlış anlama lütfen." ve güldü. "Kesinlikle, idmanlara düzenli geldiğin sürece hiçbir sorun olmayacaktır." Diğer üçüncü sınıflar da yanımıza gelmişti. "Daichi artık kaptan değilsin boşuna moda girme bence." Suga Daichi' bin karnına bir tane çakıp söylemişti bunu...

"Size engel olmayacaksam ufak bir maç yapabiliriz. Ben de siz de ne düzeyde olduğumu görmüş olurduk. Uzun zamandır takıma karşı oynamadım da." Sonrasında file kurmaya başladık. Teklifim karşısında sevinmişlerdi. Ben de aynı şekilde onlar kabul ettiğim için mutluydum. "(y/n) sen ne tarz bir pasörsün?" Hinata filenin iplerini bağlarken sordu.

"Hmm"

"Yeni şeyler denemeyi seviyorum. Biraz gazla çalışıyorum aslında ve karşı tarafın blokçularını maç öncesinden izliyorum. Nasıl bir şey yaparsam bu oyuncuyu tamamen etkisiz kılarım tarzında."

VEZİR ~tsukishima Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin