Gangsters Little Boo // Haitani Ran & Haitani Rindou X Oc

6

Oy vermeseniz bile yorum atıp duygularınızı belirtin lütfen ♡

****************************************************
Gece yarısı dudağımın üzerinde ki baskı ile gözlerimi araladım.

"Mmm?"

"Şşş uyu güzelim,henüz sabah olmadı"

"..."

Sabah vakti gözlerimi açtığımda yanımda Ran uzanıyordu. Ne zaman dönmüşlerdi ki?

Yatağın diğer ucunda uyuyan Ran'a doğru ilerledim ve onu rahat edebileceği bir pozisyona soktum.

"Günaydın"

"Uyandırdım mı, üzgünüm yorgun olmalısın"

"Evet daha saat sekiz biraz daha uyuyalım"

Bana doğru dönüp kollarını belimde birleştirdi. Bende kafamı boynunun girintisine gömdüm ve gözlerimi kapattım. Bugün o çok sevdiğim karamel kokulu olan parfümünü sıkmıştı. Tanrım çok güzel kokuyordu.

O harika aynı zamanda uyuşturucu olan koku ile gözlerimi tekrardan kapattım.

"Uyan Artık Uykucu!!"

"Ya ne diyosğn yağğ"

Yataktan ittirilmem ve yere düşmem, üzerine de ayak bileğimin acıması o kadar ani oldu ki bir dakika boyunca salak gibi yerde yattım.

Halime gülen Ran'a bir bakış attım. Ve iki seksen uzandığım kilimden kalktım. Bileğim acıyordu fakat burkma değildi. Sadece üzerine düştüğüm için ufak bir zedelenmeydi. Ah hadi ama kim yataktan düşüp bileğini burkar ki? 

(Y.N: Yazarınız burktu... boy 1.53 ağlıyorum :') ) 

Hafif topallayarak Ran'ın yanından geçtim. O da bir süre arkamdan baktı sonrasında hemen gelip beni omzuna aldı.Ran'ın omzunda gezmek gerçekten çok güzel bir şey çok seviyorum.

Mutfağa indikten sonra Rindou'yu gördüm.

"Günaydın Rindou"

"Günaydın güzellik, uykunu alabildin mi"

"Bilmiyorum..."

"Aa neden?"

"Sizi bekledim ama uyuyakalmışım desem"

"Hadi ya niye bekledin ki canım, he bu arada evdeki eksik şeyleri almaya gidiyorum, geldiğimde kesinlikle biz yokken neler yaptığını anlatmalısın"

"Tamamm anlatırım, gerçi pek bir şey yok ama"

"Neyse çıktım ben"

Rindou çıkınca Ran beni omzundan indirip mutfak tezgahına oturttu. (Y.N: Ran nabıyosun annecim.. Ay noluyo noluyooo)

"Dün gece olanı hatırlıyor musun?"

"Neyi"

"Bilmem"

"Ran dalga geçme neyi"

"Hatırlamıyorsan zorlama"

"Hatırlat o zaman hiçbir şey hatırlamıyorum"

"Sonra kızmak yok ama"

"Ne?"

Bir şey söylememe fırsat kalmadan Ran zaten yapacağını yapmıştı.

Dudaklarımda oluşan baskı sonucunda gözlerim fal taşı gibi açıldı.

Dudaklarımdan ayrıldıktan sonra gözlerimi ona diktim.