Bugün Taktım Bu Kitaba
———Elmalarımızı yedikten sonra Tyler yere bir örtü sermişti ve bizde oraya yatmıştık. Normalde işlek olan bir yerdi geldiğimiz yer ama bizim olduğumuz yer gayet sakindi ve kimsecikler yoktu.
Daha önce kimseyle yıldızları izlemediğimi söylediğimde ilkim olabileceğini söylemiş bende kabul etmiştim. Ona hayır demek ne mümkündü ki.
"Hava kararmadan bir yere uğramalıyım. Gelmek ister misin yoksa..."
"Gelirim tabii" Ayağa kalktığımda ağaçları geçtik ve üzerinde Dave Hoechlin yazan bir mezara geldik.
"Kardeşim" diyerek açıklama yaptığımda toprağa oturdum ve onun elini tuttum.
"Ölümcül bir hastalıktan öldü. Daha altı yaşındaydı. Hayatını bile yaşayamadı. Öylece gitti kardeşim. Onun hayatını kurtaramadım. Her gece gelip canının yandığını söylüyordu ve ben bir şey yapamıyordum. Ama bir yandan seviniyorum biliyor musun?"
Bana döndüğünde dolu gözlerle ona baktım. "Orda acı çekmiyor. Sanki bir anda çıkıp beni neden kurtarmadın diyecek gibi hissediyorum ama o bir daha gelemez"
Sıkıca Tyler'a sarıldığımda o da kolunu benim belime doladı. Orda ne kadar oturduğumuzu bilmiyorum ama kalktığımızda hava yavaş yavaş karamaya başlamış, hilal evresinde ki ay azda olsa görünüyordu.
Tekrar örtümüze yattığımızda kafamı onun göğsüne koydum ve elini tuttum.
"Annen ve baban neredeler" diye sorduğumda saçlarının arasına bir öpücük bıraktı. "Kardeşimin yanında"
"Ş-şey ben...Affedersin"
"Önemli değil bebeğim. Uzun zaman oldu. Annem kardeşimin üzüntüsüne, babamda annemin üzüntüsüne hasta olup öldü. Ben ise o zaman..." biraz duraksadı ve kaşlarını çattı "ben o zaman nerde olduğumu bile hatırlamıyorum" dediğinde gözyaşlarım Tyler'ın gömleğini ıslattı. O gömleklerine çok önem verirdi o yüzden hızla oturur pozisyona geçip gözlerimi sildim.
"Bunları bana anlatmanıza çok sevindim"
Tyler biraz gülümsedi ve beni tekrar göğsüne çekti. Kolu kafamın altında bir yastık görevi görürken ellerimiz onun karnının üzerinde birleşik hafifte olsa görünen yıldızlara bakıyorduk sessiz ve derin bir şekilde...
Dayanamayıp onun yanağına uzandım ve bir öpücük bıraktım. "Sizi seviyorum" dediğimde Tyler o yemyeşil gözlerini kısarak gülümsedi. "Bende seni seviyorum Dylan"
Benden tarafa döndüğünde ben hızla kafamı yukarıya çevirdim ama içim el vermedi ve ona geri döndüm. "Siz daha güzel bir yıldızsınız" dediğimde alnına bir öpücük bıraktı.
Onun öpücükleri o kadar rahatlatıcıydı ki onun öpücükleriyle bile uyuyabilirdim. Saatlerce.
———Saat akşam sekiz buçuğa gelirken Tyler ayağa kalktı ve elini bana uzattı. Ben onun eliyle kendi elimi birleştirdiğimde ise beni ayağa çekti.
"Seni evine bırakayım. Baban tarafından kısıtlanmak istemezsin"
Biraz gülümseyip bir bebek gibi onun boynuna kafamı soktum ve zıplayıp bacaklarımı beline doladım. O eliyle düşmemem için beni tutarken arabaya kadar öyle gittik. Sonunda kapı açıldığında içeri girdim. Sonra da Tyler bindi. Bir yandan arabayı sürerken bir yandan da eliyle bacağımı okşuyordu.
Evimi gördüğümde ona baktım ve o da bana baktı. Yakınlaşıp onun boynuna bir buse bıraktığımda elimi tutup dudağına götürdü.
"Erkek arkadaşın olmamı ister misin Dylan" dediğinde elim kapıda şaşkınca ona baktım. "Bana Bay Hoechlin demek yerine sevgilim der misin?"
Kapıdaki elimi çekip onun kucağına oturdum ve kafam boynundayken olumlu anlamda salladım. Bu hareketine gülümseyip omzuma birkaç tane öpücük bıraktıktan sonra aşağı indim. "İyi geceler" dediğimde kafasını salladı ve gözden kayboldu.
Eve girdiğimde babam daha gelmemişti. Bende odama çıkıp yastığıma yattım ve aptal gibi sırıtarak bugün olanları düşündüm.
"Beni seviyor" diyerek diğer tarafa dönmeye çalıştığımda ise yataktan düşüp kafamı yere çarptım. Hâlâ gülümsüyordum. Tyler Hoechlin bana neler yapıyordu böyle. Telefonumu çıkarıp ona bir mesaj attım.
Dylan
Bugün bana yaşattıkların
İçin teşekkür ederim sevgilimÖğretmen parçacığı
Bende teşekkür ederimBana verdiği cevapla neden olduğunu anlamadığım bir şekilde yazma isteğim kaçmıştı. Ben yazmadan o da yazmıyordu zaten. Telefonu bir kenara bıraktım ve ödevlerin başına oturdum.
Birkaç saat sonra kapının açılma sesini duyduğumda aşağı koştum ve babama sarıldım. Mutluydum, sarılmak İçin kişiler arıyordum. Hatta öyle ki sokağa çıkıp önüme gelene sarılıp onunla dans edebilirdim.
"Hop hop hop bekle neler oluyor"
"Seni özledim"
"Oğlum 18 sene sonra beni mi özlüyor gözlerim yaşardı"
Biraz gülümseyip babamın yanağına da bir öpücük bıraktım ve defterlerin başına geri döndüm. Orda yediğim elma ve Tyler'ın hazırladığı sandviçler beni gayet tok tutuyorlardı.
Gece olduğunda banyodan çıktım ve saçlarımı kurutmak İçin yatağıma oturdum. Saçlarımı da kuruttuğumda çarşafların altına kayıp telefonumu açtım. Beklediğim mesaj gelmişti.
Öğretmen parçacığı
İyi geceler bebeğimDylan
İyi gecelerÖğretmen Parçacığı kişisi Gözü güzel adam olarak değiştirildi
———
Bölüm Nasıldı?
Oylamayı ve Yorum yapmayı unutmayın❤️❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Matematik Öğretmeni
FanfictionDylan matematik öğretmenin nefret ediyor ve bir gizli numarayla bunu açıkça dile getiriyor.