Sabah 3 gibi evlerine anca dönebilmişlerdi. Herkes birbirine iyi geceler dileyip odalarına kapanmıştı. Seungmin hemen üstündekileri değiştirip pijamalarını giyerken kulağında hafif bir kuş cıvıltısıyla şaşırdı. Gecenin bu saatinde kuşların bu denli neşeli bir şekilde cıvıldaması onu şaşırtmıştı. Penceresinden dışarı baktığında etrafta tek bir sinek bile yoktu. Kuş sesleri boğuk bir şekildeyken bir anda nehir sesi duymaya başladı. Yorgunluktan kafayı yediğini düşünüp kendini yatağa attı. Sesler uyumasını biraz zorlaştırsa da uyumayı başarmıştı. Sabah bunları arkadaşlarına danışacaktı.
~🌳~
"Hey, dün gece kuş sesi duydunuz mu? Veya su sesi?"
"Ne o, bazı şeyler için bizi mi test ediyorsun?"
"Hayır, Hyung..."
"Ben duymadım."
"Bende duymadım."
"Peki o zaman."
Seungmin dün gece duyduklarının sadece yorgunluktan olduğuna tamamen kanaat getirmişti. saat 3'e doğru gelirken biraz dışarı çıkıp hava almak istedi. Bu gün dersleri yoktu ve dışarı da istediği gibi takılabilirdi. Ancak akşam 7'e tekrar bara gitmek zorundalardı.
(altına dizleri yırtık bir pantolon düşünün)
Akşam bara gideceği zaman kıyafetlerini değiştirmeye üşeneceğinden şimdiden giyinmişti. Dışarı çıktığında soğuk hava yüzüne vurduğunda anlık titresede hemen harekete geçip yürümeye başladı. Yavaş yavaş yürüyüp etrafa bakınıyordu sadece. Kendini yormadan hareket ederek dinleniyordu.
"Bakıyorum iddialısın bu gün?"
Sağına baktığında Chan'ın -ki içinden Chris deme isteğini engellemeye çalışıyordu- ona gülümsediğini gördü.
"Ah Hyung. Selam."
"Selam Seungmin. Düne nazaran daha sert görünüyorsun bu gün?"
"Akşama çalışmaya gideceğim. Tekrar üst değiştirmek istemedim. Şimdiden giyindim bende."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CHANMİN | Hearing Your Dream
FanfictionBaşkasının rüyasını duyabildiğinizi düşünün. Bu fırsatı cehenneme mi çevirirsiniz, yoksa şansınız yaver mi gider?