YAVŞAK - Yarı Texting

3.2

Chat uyan çett

-

Uyandığımda üzerimde ki yorganı sıcaktan dolayı direkt kenara itmiştim. Yatağın yanında ki ikili koltuğa zor sığmış, benden önce uyanmış bir Rical vardı. Bir bacağını koltuktan sarkıtmış, telefona bakıp gülüyordu. Uyandığımı hala farketmemişti. Kime gülüyordu bu puşt?

Yatağın üzerinde bulunan küçük yastığı üzerine fırlattığımda telefonu elinden kayıp yere düşmüştü. Telefonda güldüğü şeyin yavru kedi videosu olduğunu görünce, masum masum Rical'e gülümsedim. O da, "Noluyor amına koyayım?" diye tepki vermişti bir anda. Sabah sabah pezevenkliğim tutmuştu.

"Ben neden buradayım?" diye sordum ayağa kalkarken. Rical koltukta oturur pozisyona gelirken sorumu cevapladı. "Annen seni o halde görmesin diye evine bırakmadım." dediğinde dün gece neler olduğunun bir kısmını hatırlayabilmiştim sadece.

"Dün gece neden gittin onlarla?" dedi Rical. Aklında bir sürü soru olduğuna emindim.

"Atlas, acil birşey olduğunu söyledi. Başta gitmek istemedim ama rolünü çok iyi yapıyordu. Panik halinde olduğuna inandırmıştı beni. Gittiğimde araba da diğer arkadaşlarından bir iki tanesini görünce yalan söylemiş olduğunu anladım." dedim ve kalktığım yatağa geri oturup devam ettim. "Atlas o anlık sakin gözüküyordu ama tek bir ters hareketime sinirleneceğini biliyordum. Gittiğimiz evde saçma bir ortam vardı. Herkes alkol komasına girmiş gibiydi. Gitmek istedim, Atlas onlarla içmeden gidemeyeceğimi söyledi. Daha önce alkol kullanmışlığım yok. Bir kez içip giderim her halde diye düşünmüştüm o an. Verdiği ağır birşeydi sanırım. Gerisini çok hatırlamıyorum." diyerek olaya bir açıklık getirdim. Okulun olmadığı güne denk gelmişti. Bayadır uyuyordum ama hala uykum vardı.

"Saçların neden ıslaktı?" diyerek tekrar soru sordu. Elimi saçlarıma götürdüm. Hafif nemliydi. "Atlas'ın arkadaşlarından biri votkayı üzerime sıçratmıştı. Atlas'ın ona sinirlendiğini hatırlıyorum." dedim düşünceli bir şekilde ve devam ettim. "Sonra elimi yüzümü yıkarken üstüm ıslanmıştı." Rical tek kaşını kaldırarak baktığında, bu tepkiyi Atlas'ın yaptığı harekete verdiğine emindim.

Şuan farkediyordum Rical üzerimi mi değiştirmişti? Mavi eşofman takımı bütün bolluğuyla üzerimdeydi. "Rical üstümü sen mi değiştirdin?" dedim tek kaşımı kaldırarak. Yavaşça sırıtan suratı ortaya çıktığında kaşlarımı çatarak hızla ayağa kalktım.

O da ayağa kalkarak hafifçe geriye gitmişti. "Ben değiştirdim ama nasıl değiştirdim?" dedi biraz daha geriye giderken, "Bunları bir çözümlememiz gerekiyor. Nasıl oldu, nerede oldu?"

Ona doğru ilerlerken bir anda üzerinde koştuğumda, o da kaçarak kapıya koşmuştu. Kapıyı açıp kendisi çıkmıştı, sonra yüzüme kapatmıştı. Kapıyı açmaya çalıştığımda eliyle kapının kolunu tutup açmamı engellerken, kapının arkasından konuşmaya başladı.

"Bakmadım ki, Allah çarpsın bakmadım. Gözüm kapalıydı. Bıraksam hasta olurdun." dediğinde, bir tık yumuşasam da uğraşmak eğlenceli olduğu için sinirli rolüme devam ettim.

"Aç kapıyı dayak yiyeceksin." dedim kapının kolunu kendime çekmeye çalışırken, o kadar sıkı tutuyordu ki kımıldamıyordu bile. Kapıyı tüm gücümle açmaya çalışırken, bir anda kapıyı bırakmasıyla salak gibi yere yapışmıştım. İlk önce sesli gülmüştü ardından ona ciddi ciddi baktığımı görünce yanıma gelip yerden kaldırmak için elini uzattı. Elini tutup ayağa kalkarken mırıldandım,

"Bekle sen oç."

-

Ada paçozu: Ricalciğism