final

1.1K 67 23
                                    

Aradan birkaç gün geçmişti.

Ve şunu söyleyebilirim ki bir şeylerin değiştiğini sezebiliyordum.
Bakışlar, gülüşler, sözcükler...

Evet, hepsi.

Özellikle Akın, bücüre sevgilimin olduğunu söylediğimden beri daha soğuktu. Nedenini anlayabiliyordum.

Onu kırmak istememiştim ama benim durumumun kimse farkında değildi. Ve artık kaçacak delik de kalmamıştı ortalıkta. Bu yüzden sadece dakikalara sığınabiliyordum.

Gece Beril'i balkonda görme umuduyla her zamanki sandalyeme oturdum.
Ay ışığı bu sefer bana doğru vuruyordu.

Önümdeki boş arazideki kamp çadırlarına baktım. İki kişi seçebiliyordu gözlerim, sandalyede oturmuş yaktıkları kamp ateşinin etrafında gece soğuğundan korunmaya çalışıyorlardı.

Dumanın gökyüzüne yükselişini seyrediyordum.
Yan tarafta bir kıpırdanma hissetmiştim ama fark etmemiş gibi davranacaktım.

Bir çift gözün beni izlediğine yemin edebilirdim, belki de etmeliydim.

Kendimi dışarıdan hayal ettim. Acaba bu dumanları izlerken nasıl gözüküyordum? Öylesine biri gibi miydi duruşum, yoksa düşüncelerimi yansıtıyor muydu? Ve bu halim onu da düşüncelere itiyor muydu mesela?

Bazen herhangi birinin bir el hareketi bile  beni hayallere daldırırdı, peki ya onlar?

Artık beni izlediğinden emin olduğum Beril mesela, her sözcüğün ve her atılan adımın veya duruşun derin anlamlarını düşünür müydü?

Artık aptalı oynamaktan sıkıldığım için kafamı sola çevirdim ve ona baktım. Korkuluğa kollarını dayamış, bir eli yanağında bana bakıyordu.

Selam, dedim.

"Selam Nil."

Sesi fısıltı olarak çıkmıştı.

"Nasılsın?"

"İyiyim, sen?"

"Niye fısıldayarak konuşuyorsun?"

"Sesim kısıldı."

Gülümsedim. Onun bu şapşal halleri içimi ısıtıyordu. Mutlu ediyordu beni. Gülümsemelerime engel olamıyordum onunlayken.

"Bizim eve gelsene. Çatıya çıkalım."

Biraz düşündü.

"Tamam."

Sessizce kapımı açıp merdivenleri parmak ucunda indim. Olabildiğince az ses yaparak gitmeye çalışıyordum çünkü bizimkilerin uykusu biraz hafifti.

Sürgülü cam kapıyı çekip dışarıya çıktım ve onun gelmesini bekledim.

Nihayet evden çıktı ve minik adımlarla bizim eve yaklaştı. Yanıma geldiğinde elini tuttum ve onu içeri sürükledim.

"Sessiz ol, tamam mı?"

Kafasını salladı.

Beraber yavaşça merdivenleri çıktık ve benim odama geldik. Kapıyı arkadan kapatıp balkona geçtim.

"Çatıya nasıl çıkacağız?" dedi kısık sesle.

"Bana bırak sen."

Onu belinden kavradım. Gözlerini kocaman açmış bana bakıyordu. Şaşırmıştı sanırım.

Çok ağır sayılmazdı. Onu yukarı kaldırıp kiremitlere oturttum. Ardından sandalyeyi çekip üstüne çıktım ve ben de yanına oturdum.

"Düşmeyiz, değil mi?"

"Düşmeyiz."

Bana bir süre baktı ardından kafasını çevirdi. Bu bakışmalara hayrandım. Ve her seferinde bana yenilen o olduğu için gözlerini çektiğinde ister istemez sırıtıyordum.

"İki gündür konuşamıyoruz, neler yaptın bakalım?"

"Aynı şeyler işte, "

Parmaklarıyla saymaya başladı.

"..yemek yemek, denize gitmek, Akın'la kavga etmek, uyumak.. bilirsin."

Güldüm.

"Hava bugün biraz soğukmuş."

"İstersen hemen bir şeyler getireyim."

Biraz kayarak bana yaklaştı.

"Hayır, gerek yok. Zahmet etme."

"Peki..."

Kollarımız birbirine değiyordu ve ben bu yüzden biraz gerilmiştim. Fiziksel temas fazlasıyla kalbimi hızlandırıyordu.

Yüzümün kızarmış olma olasılığına karşı ona gözükmek istemedim. Soldan gelen arabalara doğru kafamı çevirdim.

"Bugün yıldızlar daha parlak sanki."

"Çok ilginç ama bana da öyle geldi."

"Havada bulut olmadığı içindir belki de."

Başımla onayladım.
Göz göze geldik.

Daha sonra bakışları dudaklarıma doğru kaydı. Ateşler içinde olduğumu düşünüyordum ama tüylerim de sanki soğuktan diken diken gibiydi.

Tüm vücudum afallamıştı resmen.

Artık kader gibiydi. Engel olamazdım. Olmak da istemiyordum. Gecelerce hayalini kurmuştum bir kere.

Nazikçe çenesini kavradım ve ona yaklaştım.

"Öpebilir miyim?"

Dudaklarının hafifçe yukarı kıvrılışını görebiliyordum.

Sanırım bu evet demek oluyor, diye geçirdim içimden.

Bilmiyorum. Keşke bir üçüncü göz olsaydı da bu anın fotoğrafını çekseydi.

Sadece sen, ben ve yıldızlar.

- son




Yazardan son sözler:
Evett artık bir klasik oldu final sonunda yazar notu yazmak.. Bu kitabı kısa hikaye yapacaktım, o yüzden kurgu fazlasıyla kısaydı farkındayım.

Ama farklılıklar iyidir^^
Çok pomçik bir couple gerçekten. Çok softlar... daha çok yazabilirdim bu hikayeyi, detaylarını ama belki de başka bir zaman devam ederim yeni bir kitapta. Bilemeyiz.

Şimdilik görüşmek üzere.. hoşçakalın efenim^^

geceler (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin