Morfin

53 12 0
                                    

    Bu sefer Kayra tarafından yazıyorum.İyi okumalar! 

    Kayra 

    Şebnem'i kucağıma aldım. Acele etmem gerekiyordu. Telefonumu eski bir dostu aramak için tuşladım. Serhatla çok eskiden beri arkadaşız. İçimden 'Hadi aç' diye dua ediyordum. Telefonda dıt dıt seslerinden başka birşey gelmiyordu. Ve en sonunda "Alo" sesi. "Serhat?" "Kayra? Kayra sen misin?" "Evet benim hala burda mısın?" dedim sabırsızlıkla. "Evet buradayım." Uzun zaman oldu değil mi?" dedi. "Serhat yardımına ihtiyacım var" "Ne oldu?" "Şebnem o.." "Ne oldu ona?" "Şebnem vuruldu" dedim büyük bir acıyla. "Hastaneye gidemeyiz. Düşünürken sen aklıma geldin. Evde misin?" "Evdeyim hemen gel" "Tamam" dedim ümitsizlik içinde. Arka yoldan geçtim. Sedat'ın adamlarından birisi bizi fark etti. O sırada taksi geliyrdu. Adam ateş etmeye başladı. Ancak isabet almadı. Taksiye binip hı<la uzaklaştık ordan. Şoföre adresi verdim. Şebnem uyuyordu. Saçlarını okşadım. "Dayan canım dayan" dedim sessizce. Şoför "Noldu ablaya" dedi."Vuruldu" dedim acı içinde kıvranarak. "Biraz hızlı gidebilir miyiz" dedim ve şoför gaza bastı. Az sonra Serhat'ın evinin önündeydik. Serhat bizi karşıladı. "Gel içeri" dedi ve içeri geçtik. Şebnem'i yatağa yatırdım. Serhat Şebnem'in koluna baktı. "Çok kötü" dedi. "Kurşunun çıkış yeri yok. "Eğer kurşun biraz daha içeride kalırsa zehirlenir ve ölür." Bu sözleri üzerine Şebnem uyandı. "Kayra" "Efendim" Saçlarını okşuyordum. Soluna bakınca Serhat'ı gördü. "Serhat" dedi ve yerinden doğruldu. Serhat "Kalkma yat" dedi. Serhat "Şimdi kurşunu kolundan çıkarmem gerek. Biraz daha içeride kalırsa ölebilirsin." "Ben şimdi çantamı alıp geliyorum." Serhat gidince ona baktım. "İyi olacaksın" dedim sessizce. 

     Serhat geldi ve "Şebnem şey... Morfinim yok ve seni uyuşturmadan ameliyat etmek zorundayım. Morfin almaya gidemem geç kalırım." Şebnem "Yap şunu diye bağırdı." "Biraz canın acıyacak" dedi umutsuzca. Çantasından eşyalarını çıkardı ve gömleğini çıkarmamı istedi. Üstünde siyah atleti vardı sadece. Serhat "Başlıyorum" dedi. Bana baktı. Yüzündeki acıyı görebiliyordum. Elini tuttum. Boş gözlerle tavana bakıyordu.Yüzü ter içindeydi. Yüzünü sildim.  Hareketlerinden canının acıdığını görebiliyordum.  "Bitti canım az kaldı dayan" Rahatsız bir şekilde kıpırdıyordu. Bağırmak istiyordu. Serhat kurşunu çıkardı. Bağırmamak için kendini zor tutuyordu. Serhat" Bitti" "Şimdi kolunu sarıcam." Kolunu sardı ve Şebnem'e "Dinlenmen gerek" dedi. Üstünü örttüm. Alnını öptüm. Tam gidecekken "Kayra" dedi. "Beni bırakma" dedi. Gülümsedim. Serhatle oturma odasına geçtik. Serhat beni soru yağmuruna tuttu. "Ee anlat bakalım neler oluyor?" Ona herşeyi anlattım. "Teşekkür ederim Serhat " dedim duygusala bağlayarak. Dizime hafifce vurdu ve" Her zaman" dedi gülümseyerek. "Sen anlat bakalım ne var ne yok?" "Ben yine aynıyım" dedi gülümsemesinin yerini hüzün almıştı bu kez. "Kısa bir ilişkiydi. Onunla evlenecektik. Ama sonra öldü." "Üzülme aslanım. Çıkar birgün karşına birisi." dedim "Ben şanssızım sanırım" dedi gülerek. Sırtına  hafifce vurdum. Serhat" Aç mısın?" dedi. "Biraz" dedim. "Gel o zaman sana bişeyler hazırlayayım." 

TaktiklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin