Ten

77 22 2
                                    

Bölümler geç geliyor farkındayım ama hiç yazasım gelmiyor inanın buraya bile girmek istemiyorum o derece, lütfen oy ve yorum yapmayı eksik görmeyin

"Amma yakışıklı çıktın sende"

İçimden söylemem gereken cümleyi resmen dışardan söylemiş ve herkesin bana odaklanmasını sağlamıştım. Aslında ilgiyi seven tarafım bundan hoşlansa da, karşımda yarım ağız sırıtan yakışıklının gülmesi beni pekte mutlu ettiği söylenemez bu dünya da rezil olmayı başardım resmen.

"Çok mütevazisiniz  prenses beni bu güzel cümlelerinizle onurlandırdınız"

Bu yakışıklının adını sorsam ayıp olur mu acaba, ya da kucağına atlasam önceden de dediğim gibi afet bu herif afet.

Karşımda ne cevap vereceğimi bilemediğim için sadece yakışıklıya bakmakla yetiniyordum taki, jungkook un *bu kadar yeterli prens chang wook konuşmamız gereken konular var * demesiyle yakışıklının isminide öğrenmiş oldum.

Prensin yönlendirmesiyle çay bahçesine geçmiş karşılıklı oturmuştuk. Karşılıklı dememin nedeni prens bizim çocukları kapının önünde bırakıp sadece benimle oturmak istemesi.

"Prens kabalık olacak ama neden benimle tek konuşmak istediğinizi sorabilir miyim?"

Evet evet biliyorum bu kızın içine cin mi girdi de bu nazik ve sevecen konuşuyor ah birde edepli. Bunun nedeni iki gün boyunca Yoongi  başımın eti yemiş ve düzgün konuşmam için hızlı ve düzgün ders almıştım. Başta ne kadar istemesem de kafamı dağıtmanın en güzel yolu olduğundan kabul ettim.

Karşımda bulunan yakışıklı prens elinde ki papatya çayını masaya koyup gülümsedi. Sen gülme be içimde çiçekler açıyor.

"Prenses lütfen bu kadar şüpheci olmayın"

Şüphe ne alaka  lan sadece sordum.

"Güzelliğinizi birazda benimle paylaşın istedim sadece. "

Dediğine gülümsedim sadece. Burda ki erkeklerde romantikliğin dibine vurmuş resmen.

"Çok isterdim prensim ama malesef bu güzellik tek kalmaya mahkum. "

Karşımda duran yakışıklı hafifçe tebessüm edip beni onayladı ne yani bu kadar mı biraz daha *lütfen benimle evlenin, lütfen benimle olun* falan  diyecek sanmıştım. İçimde olan azıcık heveste kurudu gitti.

"Buna çok üzüldüm prenses güzelliğiniz dillere destan ama siz sadece kendinize saklayınca bencil olmuyor musunuz sizce de? "

Yüzüme kondurduğum gülümsememle omzumu silktim sadece. Bence bencillik olmuyor, sadece kendi alanımı yaratıyorum.

Biraz daha sohbet ettikten sonra dinlenmemiz için bize zaman tanıdı prens. Keşke bunu ilk yapsaydı ya malum yol yorgunuyuz.

Odada bulunan yatağa kendimi atıp jimin in de yanıma uzanması için yer açtım. Jimin yanı başıma yatarken Yoongi ile uğraşmayı da ihmal etmedi tabi.

"Soo prens baya hoşuna gitti galiba"

İşte Jimin hiç kimseyi umursamadan konuya dalması, eleştirmesi falan asla değişmeyecek.

"Ne alaka"

Jimin hızla yerinden doğrulup üzerime eğildi.

"Ne alaka mı?, yarım ağız konuşup flörtleşen benim sanki"

Elimle Jimin'i itekledim.

"Saçmalama sadece sohbet ediyorduk, eğer istersen prense sorayım gayse sana ayarlarız"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 14, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Past and Future ♧ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin