altı

515 51 126
                                    

SERGEN VE TUNAHAN BARIŞTI!

o kadar mutluyum ki sürekli aynı sahneyi izleyip duruyorum. yicem amk ya aşırı tatlılar ağlamak istiyorum

neyse oy yorum ne güzel oluyo bi bilseniz <31

...

sergen'le yeşil koltukta biraz daha zaman geçirdik. küçük şeylerden sohbet ederek neredeyse yarım saat geçirmiştik. sergen sevişme soruma cevap vermemişti. ben de zaten cevabını biliyordum. sadece onun utana sıkıla vereceği cevabı duymak istemiştim.

başım hala sergen'in kucağındayken sıkılmadan saçlarımı okşuyordu. eli çeneme doğru indiğinde duraksayıp konuştu. "sakalların olduğunu bilmiyordum." dedi eli yeni çıkmış sakallarımda gezinmeye başladığında.

"hiç sevmiyorum, o yüzden her gün kesiyorum." zaten bu yüzden tahriş olan cildimden de nefret ediyordum, keşke hiç kıllarım olmasaydı.

"seni sakallı görmek isterdim." dediğinde kaşlarımı çattım. onun dediğine uyacağımı bildiği için söylemişti bunu. şimdi sergen böyle dediği için elbette sakallarımı uzatacaktım. "görürsün o zaman."

"tunahan, ben yarın sabah erken gideceğim. eksik mal var bir dünya. uyusak olur mu?" ama saat daha çok erkendi. ben sergen'le biraz daha vakit geçirmek istiyordum. tepki olarak dudaklarımı büzdüm. "daha yeni geldin sergen." dedim trip atarak.

"yordun beni tunahan, ne yapayım. uykum geldi." dedi haklı bir isyanda bulunarak. "iyi uyu o zaman." dedim kucağından kafamı kaldırdığımda. "sen gelmeyecek misin?" dedi ayağa kalktığı esnada.

ben de ona uyup ayaklandım. "tabii ki de geleceğim." belimden biraz düşen pijamamı yukarı çekip sergen'in odasına yürüdüm.

her zamanki yerlerimize yattığımızda sergen kollarını çıplak belime doladı. ben çıplak değildim, sadece tişörtüm biraz yukarı çıkmıştı. dokunuşuyla irkildiğimde refleks olarak nefesimi tutmuştum.

sergen başıma bir buse bırakıp "iyi uykular." dediğinde "giderken beni uyandırmayı unutma sergen, kıyamıyorum falan da deme. gitmeden önce sana sarılmak istiyorum." dediğimde güldü. "tamam söz uyandıracağım bu sefer."

sergen'e ne kadar sitem etsem de ben de yorulmuştum ve uykum gelmişti. zaten onun kollarında uyumamak mümkün değildi. bu yüzden de hemencecik uykuya daldım.

...

ismimin seslenildiğini işittiğimde gözlerimi araladım usulca. sergen'in yüzü hemen benimkinin yanındayken gülümsedim. hava aydınlanmıştı. "günaydın." dedim yanağına bir öpücük bırakırken.

sergen kocaman gülümsedi. "her sabah böyle mi uyansak?" dediğinde gülümseyerek kafamı salladım. sergen bana sıkıca sarılıp sıcak yataktan kalktı. biraz daha durmasını istiyordum ama işe gitmesi gerektiğini de biliyordum.

"hemen çıkmam lazım." sergen hararetli bir şekilde hazırlanırken esneyerek onu izledim. artık tamamen hazır olduğunda yanıma gelip alnımı öptü hızlıca. "ben çıkıyorum gülüm, sen istediğin kadar dur burada. akşam yedi gibi gelirim, bekle beni." dediğinde arkasından el salladım. "kolay gelsin." demeyi de ihmal etmedim.

sergen gittikten sonra ben de kendi evime geçtim. bulaşıkları yıkayıp etrafı toplamam gerekiyordu. her şey olması gerektiği gibi olduğunda ise yeniden uyumak için odama çıktım. zaten sergen yokken her şey sıkıcı olduğu için uyumak en iyi bekleme yöntemiydi.

uyumadan önce telefonu elime alıp sergen'e bir şeyler yazmak istedim. ama telefonumda gördüğüm yabancı numaradan gelen bildirim ile duraksadım.

home // sergen x tunahanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin