Merhabalar ben Amissa
Biliyorum çok garip bir giriş oldu. Ne söylesem bilemiyorum. Jikook ficlerini okumayı çok seviyorum ve dedim ki neden bende yazmayayım. Umarım beğenirsiniz. Her hafta bölüm atmaya çalışacak şekilde düzenlemeye çalışıyorum bölümleri. Eğer okursanız yorumlarınızı çok merak ediyorum. Düşüncelerinizi benimle paylaşmayı unutmayın. Hem gülünçlü hem ağlamaçlı bir şeyler yazmak istedim.Şu an elimden gelen sadece okumanızı dilemek.Lütfen bir şans verin olur mu? Hep beraber ağlayıp gülelim, hep beraber can verelim karekterlere. Çok uzatmadan okumaya başlayın o zaman
İyi okumalarHa birde unutmadan bu ilk bölümü öncelikle canım sevgilim _yarenus_' a gönderiyorum. Ona çok teşekkür ederim yardımları için ve seni kocaman seviyorum canım kankim💜
İkinci olarak da bana bu fic aşkını aşılayan canım karıma da ithaf ediyorum. Ceyda seni çok seviyorum 💞
Ve son olarak da her zaman yanımda olan Feriha Ve Rana'ya teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız.
En son olarak da bu fici okumak için burada olan size çok teşekkür ediyorum.Sizi çok seviyorum.
Çok uzattım dimi hadi okuyun artık tamam sustum💕
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Hava hafiften rüzgarlıydı ağaçların yaprakları dökülüyordu, aynı benim hayatım gibi diye düşündü jungkook. Bir kere tutunmuştu yaşama tekrar tutunabilecek miydi? Yoksa bu ağaçlar gibi dökülecek miydi eğer dökülecekse jungkook biliyordu ki tek fark bahar geldiğinde tekrar çiçek açamayacağıydı.
Bunları düşünmek başını ağrıtırken hemen yanındaki banka oturdu. Parkta çocuklar gülerek oynuyorlardı. Ben de oynamak istemiştim diye düşündü jungkook bende koşmak istemiştim ama hiç bir zaman istediği gibi koşup oynayamamıştı. Adelet miydi bu? Haksızlık değil miydi? Jungkook'ta farkındaydı herkes eşit doğmuyordu ama yine de niye ben diye düşünmekten kendini alamıyordu. Bu düşünceleri bırakıp mutlu olması gerektiğinin farkındaydı. Sonuçta kesin bir şey yoktu doktor sadece daha fazla dikkatli olmasını aksi halde kalbinin tekrardan nüksedeceğini söylemişti. Zaten jungkook hayatı ve çocukluğu boyunca hep dikkat etmek zorunda kalmıştı. Bu onun için sorun olmayacaktı ama doktor bir şeyler biliyor gibiydi. Yine de jungkook doktor tam bir şey söyleyene kadar yelkenleri suya indirmeyecekti. Tek bir hayatı vardı ve bu hayatı dibine kadar yaşayacaktı. Dövmesine dokunup söz verdi jungkook En iyi şekilde yaşayacağım.
Kafasını çocukların bağırışmasıyla kaldırdı. Hemen oraya doğru koşturmaya başladı.
Jungkook'tan
Kafamdaki düşünceleri çocukların sesleri bozmuştu. Hepsi bir yerde toplanmış bağırışıyordu . Hemen onların olduğu yere doğru koşmaya başladım. Yerde yaklaşık 10 yaşlarında gözüken bir çocuk yatıyordu nefes alamıyor gibiydi. Bu sahne bana çok tanıdık gelmişti. O anılar aklıma gelince neredeyse düşecektim ama çocuklardan birinin
"Abi ne yapacağız?" demesiyle kendime geldim."Açılın ve hemen ambulans çağırın"dedim.
Çocuklar ambulansı aramak için telefonlarını çıkardıklarında yerde yatan çocuğa yöneldim.
"Sakin olmaya çalış olur mu içinden 10 a kadar yavaş yavaş say bu sadece ufak krizlerinden biri biliyorum hiç geçmeyecek gibi geliyor ama inan geçecek sadece rahatlamaya çalış ve nefes almana izin ver" dedim ve başını okşamaya başladım. Çocuk gözlerini üzerime dikip elimi sıktı. Onu o kadar çok iyi anlıyordum ki onun için çok üzüldüm. O benden daha şansızdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MO CHROİ/ jikook
FanfictionJungkook ve Jimin'i karşılaştırdı kader. Bağladı onları,muhtaç etti birbirlerine Ama bir amacı olmasa birleştirir miydi onları? Sanmam..