Bölüm 10🥰

68 14 71
                                    

Jimin'den

"Jungkook"

Bilmem kaçıncı kez bağırışımın ardında hala ses yoktu. Kafayı sıyırmak üzereydim.

Aklıma gelen ilk şeyle Namjoon Hyung'u aradım. Evleri Jungkook'un evine çok yakındı. Ve büyük ihtimalle onlarda yedek anahtar vardı.

Hızlıca telefonu cebimden çıkardım. Rehbere girdiğimde elim titriyordu.

Jungkook'a bir şey olma ihtimali beni mahvediyordu.

Derin bir nefes aldım. Ve arama tuşuna bastım.

"Alo Jimin."

"Namjoon Hyung çabuk buraya gelmeniz gerekiyor. Jungkook kapıyı açmıyor. Sesleniyorum cevap vermiyor."

Sesimde ki paniği engelleyememiştim.

"Jimin bir saniye sakin olur musun? Buraya derken nerdesin, Junkook'un evinin önünde mi?"

Hızlıca görüyorlarmış gibi başımı salladım. Aynı zamanda da zile basmaya devam ediyordum.

"Evet hyung"

"Tamam 5 dakikaya ordayım sakin ol, Jungkook bu. "

Jungkook bu diye geçirdim içimden. Kim bilir içeride ne yapıyor da beni duymuyor.

Sevgilime bir şey olmadı.
Sevgilim iyi

Sıkıntılı bir nefes verip bir kez daha seslendim.

Ama sonuç aynıydı.

Evden aceleyle çıktığı belli olan Namjoon Hyung ve Yoongi Hyung' u gördüm.

Koşarak geliyorlardı. Hızlıca kapıya yöneldiler ve kapıyı anahtarla açtılar.

Hızlıca içeri daldım.

"Jungkook!" diye bağırmaya devam ediyordum.

Hızlıca Jungkook'un odasına daldım. Yoktu.

Yoktu. Sevgilim odasında yoktu.

Bana haber vermeden nereye gitmiş olabilirdi ki?

Başına bir şey gelmemiş olmasını diledim.

Ben ümidi kaybedip odadan çıkacakken

"Jimin." diye gelen şaşırmış sesle arkama döndüm.

Jungkook.

Sevgilim.

Karşımda şaşkın gözlerle bana bakıyordu.

O an hissettiğim rahatlamayı hiçbir zaman hissetmemiştim.

"Jungkook" diye fısaldayıp iki adımda yanına gittim ve kendime çektim.

Boyu benden uzun olduğu için ellerimi beline doladım.

"Sevgilim." diye fısıldadım kokusunu içime çekerken.

"Jimin iyi misin sen?"diye endişeli bir sesle sordu Jungkook.

O sırada aklım başıma dank etmişti. Hızlıca Jungkook'tan ayrıldım ve bağırmaya başladım.

"İki saattir seni arıyorum. Ne telefonları açıyorsun ne kapıyı açıyorsun ne de bana cevap veriyorsun. Ne sikim yapıyordun burda da duymadın beni? Meraktan ölecek raddeye geldim. Benimle böyle oynama hakkın var mı?"

Sinirle söylediğim sözlere karşılık kafasını öne eğdi Jungkook.

"Jimin, ben özür dilerim."

"Peki sen nasıl beni duymadın?" Diye merakla sordum.

Çünkü o kadar aramayı, kapı sesini, ve bağırışımı duymaması imkansızdı.

MO CHROİ/ jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin