Aslında polisleri orada görünce hem korkmuş hem de çarptığı kişinin bulunmasına sevinmişti. Gerisin geriye eve döndü. Kapıdan girdiğinde babası evdeydi. Sarıldı ve "Hoş geldin baba." dedi. Babası ile sınav hakkında konuştular. Tam o sırada babasının telefonu çaldı. Arayan yabancı bir numaraydı. Babası telefonunu açtı. Sadece "Hemen geliyorum." demekle yetindi ve telefonu kapattı. Ceketini almaya koştu. Ne olduğunu şaşıran Burak sadece babasını izliyordu. Aynı şekilde annesi de şaşkındı ama o Mehmet Bey'i durdurup ne olduğunu sordu. Mehmet Bey telefonu açınca şok olması çok normal idi çünkü o telefon hastaneden geliyordu ve şöyle diyordu:
"Merhabalar! Ben T.C. Sağlık Bakanlığı Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi Evliya Çelebi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi'nden arıyorum. Kimliği belirsiz bir trafik kazası kurbanı geldi. Vurup kaçmışlar ve durumu çok kritik. Telefonu kilitli olduğu için aile yakınlarına ulaşamadık. Hasta bilgisi kayıtlarından da aile yakını bilgisi yoktu. Cebinden bu numara çıktı. Acaba hastaneye gelebilir misiniz?" işte bu konuşmada bahsedilen kişinin yetim, kendinden başka kimsesi olmayan, kardeşi yerine koyduğu en yakın arkadaşı olduğunu anladı. Bu konuşmayı olduğu gibi karısına ve oğluna söyleyen Mehmet Bey arabasına koştu. Arkasından "Baba bekle bende geleyim!" diye bağıran Burak babasının yanına koştu. Yanına gittikleri kişi babası için dostu, hiçbir şeyin farkında olmayan Burak için ise çarptığı kişiydi. Hastaneye girdiklerinde hemen bir hemşireye sorup Rıza Bey'in yanına koştular. Yanına vardıklarında Rıza Bey'in kalbi durmuş ve sorumlu doktor kalp masajı yapıyordu. Üzgün, endişeli, telaşlı, korkmuş bir şekilde Mehmet Bey koridorda dolaşıp duruyordu. Burak ise soğukkanlılığını korumuş bir şekilde babasını izliyordu. Rıza Bey'in yanından gelen doktor Mehmet Bey'e "Yakını siz misiniz?" diye sordu. "Evet benim doktor bey. Durumu nasıl? İyileşecek mi?"
"Şu anlık aramıza döndü ama organları çok zarar görmüş ve çok kan kaybetmiş. Kendinizi hazırlasanız iyi olur. Biz elimizden geleni yapacağız."
"Doktor bey ben bir polisim. Acaba vücudunda sadece çarpmaya bağlı mı belirtiler var?"
"Hayır, sadece çarpma değil. Sadece çarpılmış olsa yaşama oranı daha yüksek olurdu ama çarpıldıktan sonra üstünden arabayla geçilmiş bu çok belli oluyor. Ezildiği için yaşama oranı neredeyse 0."