Lunaire evde otururken Sihir Bakanlığı eve gelmişti, kızdan şüphelenmeleri imkansızdı çünkü kız daha bu öğlen eve dönmüştü ailesi ise 2 gündür ölüydü. Sihir Bakanlığı kızı direk ilk trenle Hogwarts'a yollamıştı. Bu sırada ise James evinde deliriyordu. Onu sakinleştiren ise ondan nefret eden Alex'ti, çocuğa bir mektup yollayıp ona olayları anlatmış ve çocuğa bol bol laf sokmuştu.
"Gelmiyor mu?" diye sordu Remus, Amelie derin bir nefes alıp kafasını sağa sola salladı. Alex hızla koltuktan kalktı, Lunaire ile konuşacaktı. "Hey, nereye?! Kızlar yatakhanesine çıkamazsın sen!" diye uyardı onu Amelie, Alex ise takmadı.
Zorla çıktı merdivenleri sonra Lunaire'in kaldığı odaya gelince kapıyı çaldı, ses gelmeyince odaya girdi çocuk. Kız pencerenin kenarına oturmuş gündüzün gökyüzünde hafif bir şekilde görünen ayı izliyordu.
Alex sessizce kızın yanına gitti, Lunaire kafasını ona çevirdi. İkiside ağzını açmadı, gözlerinin içine baktılar birbirlerinin sadece, kızın ihtiyacı olanda buydu. Birilerinin onunla konuşmaya çalışması değil onunla sessizce iletişim kurmasına ihtiyacı vardı. Lunaire hızla kollarını çocuğun boynuna doladı, Alex'te ellerini onun sırtına koyup bir abi edasıyla patpatladı orayı.
Kız kafasını onun boynuna gömmüş ağlıyordu, Alex ise ses çıkarmadan kızın sırtını sıvazlıyordu. Onları kapıdan izleyen kız gülümsedi, kardeşine bakarak gülümsedi, onunla bol bol kavga etsede kardeşinin bu huyuna bayılıyordu. Amelie yavaşça indi merdivenleri, onu Sirius ve Remus'un meraklı bakışları karşıladı. "Daha iyi duruyor." dedi kız sessizce sonra Lizzie'ye yazdığı mektubu göndermek için Ortak Salondan çıktı, kız aynı James gibi kafayı yemişti.
...
James sessizce Lunaire'i izledi, kız defterini karalıyordu normalde her zaman not tutan kız şimdi tutmuyordu. James sessizce izledi onu tüm ders boyunca, ders bitince kız sınıftan çıkmak için kalkınca elini tutup durdurdu herkes çıktıktan sonra kıza sarıldı. Kız o geldiğinden beri onla tek kelime konuşmamıştı.
"Özür dilerim, yanında olmam gerekirdi! Eve giderken senle gelmem gerekirdi, kahretsin ki bir aptal gibi düşünemedim! Ailenle özel vakit geçirmek istersin diye düşünüp gelmemiştim, gelmeliydim! Özür dilerim, affet beni yalvarırım."
"James." dedi kız sonra yavaşça ondan ayrılıp yanağını öptü çocuğun. "Senin suçun yok, bilemezdin. Üzme kendini, yanımda olman yeterli."
James gülümsedi ve tekrar sarıldı kıza, Lunaire'da sarıldı ona minik bir tebessüm ile.
...
"Amelie, biraz kalksan mı dersin başından? Çok bağlandın." dedi Alex kardeşine, Amelie kafasını iki yana sallayıp ona bakmadan cevapladı.
"Hiç bir şey bedavaya gelmez, kardeşim. Kimse beni durduramaz." dedi kız, Alex göz devirip kızın kulağına eğilip Lunaire'in duyamayacağı bir sesle fısıldayıp ayrıldı. Lunaire yavaşça arkadaşına baktı, pek umursamış gibi durmuyordu ki bu yüz ifadesi 3 haftadır onun yüzünden ayrılmamıştı. Geçen günlerde Alex ile kavga etmişlerdi ve bu onlar dışında herkesi rahatsız etmişti. Normalde onların kavga etmesine alışmışlardı ama gene de bu kadar sert kavga ettiklerini ilk defa duymuştu Lunaire.
"Kimse durduramaz çünkü bu benim problemim! Bu benim işim!"
"Kontrol canavarı! Tek düşündüğün o saçma notların, ailemizden bir farkın yok!"
Hatırladığı cümlelerle unutmak ister gibi kafasını iki yana salladı Lunaire hızla. "Bitirdin mi? Ben okuyorum, bir kaç dakika beklesen olur mu?" dedi James onun bu tepkisini yanlış anlayarak, Lunaire gülümsedi ve yavaşça onun yanağını öptü. James'in o mektubu aldıktan sonra acayip bir şekilde paniklediğini öğrendiğinden beri ona daha iyi davranıyordu, bunu Sirius söylememişti tabii ki, onu nereden çıkardınız ki?
"Abbey ve Harry'nin kardeşliği bu iki kardeşi asla andırmıyor." dedi Lunaire, bu kitabın tüm serisini bitirmişlerdi ve şimdi tekrardan okuyorlardı. James'in tatlı kıkırdaması doldurduğunda kulağını kızın gülümsemesi en içten haline geldi. "Kesinlikle. Çok tatlılar baksana, Abbey çok zeki bir kız Harry ise onun aksine o kadar aptal ki birbirlerini tamamlıyorlar."
Lunaire gülümsedi ve James'in sayfayı okumasını beklerken etrafa göz attı. Tek ilgisini çeken Lily olmuştu, kız neredeyse ilk defa yalnızdı. Yanında ne Severus ne de o çok sevdiği arkadaşları vardı. "Hemen geleceğim, sen okumana bak ve sakın beni beklemeden okuma." diye şaka yatpı Lunaire ayağa kalkmadan önce. Yavaşça Lily'nin yanına gelip karşısına çimene oturdu. Lily kafasını yerden kaldırıp şaşkınca nefret ettiği kıza baktı.
"Arkadaşların nerede? Metrelerce ilerden miyop gözlerimle üzgün ve dalgın olduğunu gördüm. İstersen Severus'u çağırayım, son zamanlarda iyi anlaşmasak bile çağırırım istersen." dedi Lunaire gülümseyerek, Severus ile geçen sene kavga etmişlerdi.
"Ben yalnız kalmak istedim."
"Gideyim o zaman." dedi Lunaire kalkarken, kolundan tutulup yere çekilmesiyle şaşırdı. "Kal." dedi kızıl saçlı kız ona, Lunaire gülümseyip kafasını salladı. "Aileni duydum, üzüldüm." dedi Lily utana sıkıla, Lunaire yavaşça başını salladı bu facia hakkında konuşmak istemiyordu. "Senin canını sıkan şey ne?" dedi Lunaire kıza bakarak, Lily ona dönüp hafifçe gülümsedi.
"Severus sanırım, onunla yakındım biliyorsun ama o bana bulanık dedi."
Lunaire'in gülümseyen yüzü soldu, bu onu gururla izleyen sevgilisininde gülümsemesini soldurttu duymamıştı ama hissetmişti James. "Uzun zaman oldu tabii." dedi Lily buruk bir gülümsemeyle, Lunaire anında ayağı kalktı ve kızın elini tutup onu arkadaşlarının yanına çekeledi. Yere oturunca kızıl saçlı kıza güven verir bir şekilde baktı bu Lily'ninde oturmasını sağlamıştı. Amelie dışında herkesin bakışları Lily'e dönmüştü.
Sirius ve Remus beraber yarışa girerek okumaya başladıkları kitaptan kafasını kaldırıp ikisine şaşkınca bakmıştı, Lizzie ise kafasını sohbet ettiği sevgilisinin omzundan kaldırıp sorgular bir şekilde arkadaşına bakıyordu, Ace ise olayı anlamamıştı ama gene de sevgilisini taklit etti, James ise gururlu bakışlarının altında yatan sorgulayan ifadesini sakladı ve Amelie ise dersten kafasını bile kaldırmamıştı.
"Evet, herkes birbirini tanıyor zaten ama bilmeyen olursa bu Lily. Lily bu James, bu Remus, bu Sirius, bu Elizabeth Lizzie deris kısaca, Ace onun sevgilisi ve oda Amelie." diye özet geçti kısaca Lunaire, kızı neden buraya getirdiğini bilmiyordu bir anlık öyle istemişti zihni. "Bir daha yalnız olursan görünmez kapımız her an sana açık."
Selam! Grip Eylül burada! Dikkat bulaştırmayayım, evde herkese bulaştırdım zaten. Neyse bu bölüm böyle olsun, pek aklıma bir şey gelmedi ama bir daha ki bölüm Severus VS Lunaire gelebilir. VE SON OLARAK NOLUR YORUM ATIN! OY VERMEYİN YORUM ATIN NOLUR!
Hadi gidip Remus kitabına taslak biriktireyim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Selenophile |AU|
FanfictionYa her şey farklı olsaydı? James ruh eşine aşık olup onunla mutlu bir hayat sürseydi?