5

2.1K 106 9
                                    

Bana canımın içi demesi hoşuma gitmişti. En son alnımı öpüp beni odama yollamıştı. Ve ben şu an meraktan çatlıyordum. Acaba ne konuşuyorlardı. Merakıma yenik düşüp sessizce kapıyı açtım. Merdivenlerin başına geldiğimde az da olsa sesleri duyabiliyordum. Bora'nın bağırmasıyla sesler daha net gelmeye başlamıştı.

"Nasıl o kız bu kız lan?"

....

Acar'ın beni uyandırması üzerine sarsakça kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Yarım yamalak sildiğim yüzüm ile kafamı kaşıyarak merdivenleri inmeye başladım. Ayakta uyuduğumun farkındaydım ama daha çok erkendi.

Kahvaltının bitmesiyle beraber bahçedeki koltuklara oturduk.

"Duyduğuma göre bizim okuldaymışsın, istersen seni kuzenlerinin olduğu sınıfa aldırabiliriz?"

Burhan Bey'in söylediği şeyle Mehtap hanım hızla ayaklandı.

"Ay evet! Hem şimdi İdil gidince Lodos ve Asır da..."

Herkesin bir ağızdan öksürmesiyle Mehtap hanım sustu. Merakıma yenik düşerek birden lafa atladım.

"Lodos ve Asır mı? Onlar kim?"

Egemen sinirle ayağa kalkıp bana doğru ilerledi.

"Sanane, ne yapacaksın onların kim olduğunu?"

Süper yine başlamıştık. Bu sefer dün ki tartışmanın aksine sessiz kalmayı seçtim. Çünkü bu kez haklıydı. Beni ilgilendirmeyen bir konuya merakıma yenik düşüp dalmıştım.

"Egemen abartma istersen."

Barlas'ın dediğinden sonra sinirle yanımızdan ayrıldı.

"Sen sakın üzülme tamam mı? Egemen İdil'den pek haz etmezdi. Senin de onun gibi olduğunu düşünüyor sanırım."

Anladığımı ifade etmek için kafamı salladım. Burhan Bey'in sorduğu soru aklıma gelince cevap vermediğimi fark ettim.

"Olabilir aslında ama benim çok yakın arkadaşımı da aynı sınıfa alabilirseniz süper olurdu."

"Tabii ki de, sen yeter ki iste."

.....

Akşam olduğunda hepimiz yemekleri yiyip koltuklara yayıldık. Bartu birden yerinden kalkıp koltukla bütünleşmiş bize döndü.

"Hadi yukarı çıkıp bir şeyler izleyelim sabaha kadar."

"Saçma salak konuşma Bartu."

Bunu diyen tabii ki Barlas'tı. Sonrasında ayağa kalkıp kolunu Bartu'nun omzuna saran Acar ile konuşma devam etmişti.

"Abilerin bir tanesi haklı. Hem yarın okul da yok."

Söyleyeceği kelimeleri aklında sıralandırdığı belliydi. Sonrasına aklına Barlas'ın reddedemeyeceği bir şey gelmiş olmalıydı ki gözleri ışıldadı.

"Ve son olarak Hera'ya bu kadar sıkıcı abileri olmadığını göstermemiz lazım. Kız eve ayak bastığından beri sürekli asık suratlarla karşılaşıyor. Bizim çocukları da çağırırız."

"Hayır onlar olmaz!"

Acar Barlas'ın konuşmasıyla gözlerini devirdi.

"Abi saçmalama, hayatımızın sonuna kadar saklayamayız ya. Gelsinler işte."

Barlas'ın verdiği sıkkın nefesten belli oluyordu ki bunu da kabul etmişti. Acar kolunu Bartu'nun omzundan çekip Barlas'a sardı.

"Abilerin en iyisi be. Yalnız küçük bir sıkıntı var."

BorhanlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin