Önceki bölümde
( Ferman, ona daha kızmasın diye gitmesini istedi, çünkü Ali'nin gözlerini baktığında, dayanmıyordu ve vicdan azabı hissediyordu )
___________________
İyi okumalar💙🦋✨
Ameliyathaneye
( Ameliyateyken Ferman ve nazlı, Burak beye için gereken her şeyi yapıyorlar. Ferman yukardaki odaya bakmamaya çalışıyor, çünkü ali orada. Ferman üzgün, nazlı, ferman hocanın üzgün olduğunu, hisseder )
Nazlı: ferman hocam, iyi misiniz?
Ferman: iyiyim.
( İki saat sonra, tümörü çıkarırlar, ameliyatı iyi geçer. Ferman sonunda başını kaldırır ve odaya bakar, ama Ali orada değil, ameliyatı bittiğinde hemen çıktı )
____________________
Saat 19:15'de
Asistan odası
( Ameliyatı bitikten sonra, ferman, Burak bey'in eşine kocasına ameliyatını iyi geçtiğini söyledi, ve hemen asistan odasına gitti. Geldiğinde, kapıda durur düşünüyor buraya neden geldim diye, ona buraya getiren bir şey hissetti, o da Ali'nin iyi olup olmadığını görmek için. Kapıya açıp ve içeri gerir, DorDem ayağa kalkar. DorDem, asistan odasında yalnız kaldıktan sonra, hastaları görmek için, acile gittiler, sonra geri geldiler )
Doruk: hocam.
Ferman: ııı şey... Ali nerde?
Demir: bilmiyoruz hocam, buraya gelmedi.
Ferman: tamam.
( Ferman odadan çıkar )
Doruk: sence bişey mi oldu?
Demir: bilmiyorum abi.
____________________
( Ali odadan çıktıktan sonra, çatıya gider. Nazlı ona bulmaya çalışıyor, en son çatıya gider, belki Ali'ye bulur diye düşünür. Ali, ferman hocası ona bağırdı için hala üzgün )
Çatı
Nazlı: ( Ali'ye doğru yürümeye başlar, yaklaşınca adımları yavaşlamaya başlar, ve durur ) Ali, sen burada mısın, her yerde seni arıyordum.
Ali: ferman hoca, hep sinirli biri midir?
( Nazlı, bu soruya biraz şaşırır )
Nazlı: ııı yani.. bazen, biraz.
Ali: ......
Nazlı: ali, bak.. teşhisinin doğru çıktı, doğru. Ama bunu hastanın önünde söylemen gerektiği şekilde değil.
Ali: ama belimeye hakları var.
Nazlı: evet haklısın.. haklısın ama bu şekilde değil, önce emin olmamız lazım sonra, hastaları söyleriz. Bu yüzden ferman hoca, sana kızdı.
( Ali, çatının kenarında oturuyordu, yüzünü nazlıya çevirir )
Ali: neden uzak duruyorsun?
Nazlı: yüksekten, korkum var çünkü. Sen böyle oturmaktan korkmuyor musun?
Ali: hayır, korkarsam oturmazdım.
