11.bölüm

4.2K 86 10
                                    

Elimdeki bira şişesinden bir yudum daha alıp sakallarımı kaşıdım. Şişeyi son kez kafama dikerek yere attım. Şişenin altı kırılıp etrafa saçılırken televizyondaki saçma sapan programa son kez baktım. Koltukta biraz aşağıya kayarken gözlerimi tavana diktim.

105.gün
Bir gün daha bomboş geçti. İşsizim. Yalnızım. Kimseyi istemiyorum. Evden çıkmıyorum. Depresyonda gibiyim. Neye ihtiyacım olduğunu bilsem de ona sahip olamıyorum.
Benden nefret ediyor mu?
Etmemeli. Ben ondan etmeliyim. Beni zor durumda bırakan oydu.
Ona bu kadar iyi, şefkatli davranırken...

"Sus artık! Her gün aynı!"
Her gün aynı ses... aynı konuşma tekrarı... aynı yüz...

Gözüme ilişen cam parçasına ufak bir bakış attım.
Yok artık.
Onu o kadar sevemezsin!

Eğilip cam parçasını elime alırken ayaklarımı yere indirdim. Biraz doğrulup dikleştim.
Robert aptal bir liseli aşık değilsin.
Cam parçasını avcumun içinde hafifçe sıktım. Elimin kesildiğini hissederken kafamı sağa yatırıp bileğimin içindeki damarları inceledim. 
Robert!

O kız için bunu yapamazsın. Kendine gel!

Kapı çaldığında kafamı sağa sola salladım.
Sipariş ettiklerim gelmiş olmalıydı.

Ayağa kalkıp kapının yanındaki ayakkabılığa ilerledim. Üstüme bir hırka geçirip yakalarını düzelttim. Kapının deliğinden baktığımda kimseyi görememiştim.
Acaba ses gelmemişti de ben mi yanlış duymuştum?

Kapıyı açıp etrafa baktım.
Yine mahallenin çocukları oyun oynuyorsa bu sefer gerçekten bağıracaktım.
Kapıyı kapatacakken çıplak ayağıma soğuk bir şey değdi. Beklemediğim için sıçrarken yere baktım.
"Lütfen...yüzüme kapatma."
Yerdeki kan damlalarına ve neredeyse uğruna intihar edeceğim kıza baktım.
Kanıyordu.
İçimden bir ses bas bas bağırıyordu.
Al.
Ona karşıt olan ses gurur yapmaya çalışsa da başarılı olamıyordu.
Al ama yüzüne bakmamaya çalış.

Eğilip saçlarını yüzünden çekmeye çalıştım. Kurumuş kanlar yüzünün her yanına yapışmıştı. Dolayısıyla saç tellerinden bazıları da yapışıktı. Üstünde bir yıl önce giydiği tişörtüm vardı.
Hala çok yakışıyordu.
Kollarımı sırtından ve dizlerinin arkasından geçirerek kucakladım.
Hafiflemişti. Beli küçülmüştü. Yüzü çökmüştü. Göz altları mor ve şişti.

"Sana neler oldu böyle?"

 Daddy RDJHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin