TOKYO REVENGERS X OKUYUCU

bonten tarafından kaçırılıyorsun part 5

Bonten karargahı düşündüğünüzden daha büyük. Sadece birkaç oda olduğunu ve kalan kapıların ya depolar olduğunu ya da Bonten'in diğer kurbanlarının kurumuş kanlarıyla dolu bir oda olduğunu düşündünüz.

Birini açtığınızda, pencereye yakın köşede bir yatak, bir gardırop ve bir sürü başka yatak odası eşyası gördünüz. Onaylayarak odaya bakıp kapattın ve arkanı döndün ve duvara çarptın. Ya da spesifik olmak için bir kişi.

Acı içinde inleyerek ve burnunuzu tutarak yukarı baktığınızda Rindou'yu gördünüz.

"İlginç bir şey mi gördün?" Sana gülümseyerek soruyor. "Bu senin odan mı?" Az önce kapattığın kapıyı işaret ederek soruyorsun.

"Evet." Başını sallıyor.

"Çok çirkin, beni asla oraya davet etme." Rindou sana iç çekerken sen ona söyle.

"Benimle bir sorunun mu var?" Rindou, kaşlarından birini kaldırarak sana kızgın bir bakış atıyor.

"Hayır, seni kızdırmak sadece eğlenceli."

"Neden?"

"Ne demek neden?"

"Ama neden?"

"Seksisin, bu yüzden." Ve Rindou, "tekrar olmaz" dercesine hayal kırıklığına uğramış boş bir bakış atıyor. Tepkisine gülüyorsun.

"Yine de ciddiyim, tepkilerin komik ve bu seni kızdırmayı daha komik hale getiriyor." Rindou başını sallarken ona söylersin. "Bir gün benden tepki alamayacaksın."

"Görüşürüz bebeğim!" Giderken ona sesleniyorsun.

Binayı keşfetmeye devam ederken, her şey sakinleşene kadar nerede olacağınızı sormak için Mikey'nin ofisine girersiniz. Size bir anahtar ve odanın tarifini vererek uzaklaşıyorsunuz. İyi olduğun şeyi yapmadan önce değil. Bu da kendine özgü bir şekilde flört etmek.

"Herhangi bir şey için her zaman odama gelebilirsin." Sana sadece iç geçirebilen Mikey'e bir sırıtış atıyorsun. “Davet için teşekkürler, muhtemelen daha sonra gelirim.” Cevabını beklemeden neredeyse duvara girecek ve ona şokla bakacaksınız.

"Ne?!" Mikey hafifçe kıkırdarken nefesiniz kesiliyor. "Gerçekten sen?" Yine gaza geliyorsun. "Ben miyim?" Mikey geri diyor.

Cevapları sizi hazırlıksız yakalıyor ve daha fazla nefesinizi kesmeden edemiyorsunuz. Mikey geri flört mü ediyor? Bu başka bir şey.

"Çünkü sen ne zaman istersen ben hazırım." Avucunuzu dudaklarınıza koyarken parmaklarınızın ucunu öpün ve Mikey'ye fırlatın, uçan bir öpücük diyorsunuz. Hangi Mikey hala duruyor, davranışından hayal kırıklığına uğradı.

"Bir daha o iğrenç şeyi yapma, şimdi git." diyor Mikey sana arkasını dönerek. Biraz gülüp dışarı çıkıyorsun.

"Anlaşıldı efendim!"

-

Yanınızda fazladan kıyafet olmadığını fark ettiğinizde ve hatırladığınızda gece geç bir saatti. Kazanın aynı gün olduğunu ve Mikey'nin de aynı gün merkezde kalmana izin verdiğini düşünürsek, fazladan kıyafet getirmeyi düşünmedin. Adam kaçırmanın olacağını bildiğinden değil.

Kimseyi ya da bonkörleri rahatsız etmek istemeyerek, yatak odanızın kapısını yavaşça açar ve biri duyarsa diye olabildiğince sessiz kapatırsınız.

Karargahın hemen dışındaydınız, tanıdık bir ses size seslendiğinde korumaları geçmeyi başardınız.

"Tatlım, nereye gidiyorsun?" Siz raylarınızda dururken Ran'ın nazik sesi size sesleniyor. Önünde durup bir cevap bekleyen Ran, başını okşuyor.