smutlu!¡
"Bir kere daha öpeyim." Chanyeol tişörtümün yakalarından tuttu. "Üşüyorum!" dedim tişörtümü açmasını engellerken. "Öptün zaten!"
"Daha hızlı geçsin." belimi yatağa sabitledikten sonra tişörtümü kaldırdı. Belimdeki morluğa dudaklarını bastırdığında mırıltı çıkardım. Huylandırıyordu beni.
"Huylandım." dedim önümü dönüp tişörtümü indirirken. Yatağın başlığına sırtımı yasladım. Chanyeol de yanıma uzandı. Elindeki krem kutusunun üzerini onuncu defa okurken: "Krem umarım işe yarar." dedi
"Yarar, morluk kremi işte." yarar mı yaramaz mı bilmiyordum ama Chanyeol'ün tüm hafta bu morluğu geçirmek için beni eczane eczane dolaştırmasını istemiyordum. Geçmese bile geçti diyecektim. "Acımıyor artık."
"Öptüm ya ondandır." dedi. Hala gözleri kutudaki minik yazılarda dolanıyordu. Onu izlerken bile sımsıcak hissediyordum. "Dudaklarım da acıyor." dedim yalandan. Kutudaki bakışları bana döndü. Kutuyu komidinin üzerine bıraktı. "Öpeyim geçsin o zaman." dedi üzerime eğilirken.
Chanyeol'ün beni ilk öpüşünün üstünden tam 3 sene geçmişti ama o his asla geçmiyordu. İlk öpüşmemiz gibiydi her öpüşmemiz, her sarılmamız. O her dibime girdiğinde kalbim yerinden çıkar gibi atıyordu.
Alt dudağımı dudaklarıyla çekiştirip bıraktıktan sonra gülümsedi. "Geçti mi?" dedi. "Hayır." dedim. Eğer beni evet diyene kadar öpecekse sabaha kadar hayır diyecektim. "Bir daha deneyim." bu sefer üst dudağımı dudaklarının arasına aldı. Ben de karşılık verdim. Birkaç saniye sonra geriye çekildi. "Geçmiyor." dedim kollarımı boynuna sarıp onu kendime çekmeye devam ederken. "Biraz daha öpersem hiç iyi şeyler olmayacak." Chanyeol kendini yanımdaki boşluğa bıraktı. Somurttum. Zaten istediğim de hiç iyi şeylerin olmamasıydı.
Chanyeol koca gözlerini tavanımda gezdirirken ben de kollarımı ona sardım. "Ne düşünüyorsun?" dedim. "Sehun'u."
"Neyini düşünüyorsun?" şunu söylemeliyim ki Sehun'dan haz etmememin tek sebebi beni intihara sürükleyecek kadar zorbalaması değildi. İkinci bir sebepse Chanyeol'le büyümüş, onu herkesten iyi tanıyor oluşuydu. Bu sebepten dolayı deli gibi kıskanıyordum Sehun'u. Ne vardı sanki Chanyeol'ün her şeyinde ben yanında olabilseydim?
"İkinizi hiç yan yana görebilecek miyim mesela?"
"Göremeyeceksin." dedim dümdüz. Bu bir gerçekti. Sehun ve ben, eğer öbür dünya varsa orda bile yan yana gelmeyecektik.
"Evlenirsek bile mi?"
"Düğünüme Sehun'u çağırıp en güzel günümü rezil edemem." somurttum. Bakışlarını bana çevirdi. Çenesinin hizasından ona baktım. "Çirkefleşme." dedi alnımı öperken.
"Çirkefleşmiyorum. Eğer düğünüme Sehun gelirse ben gelmem."
"Sen gelmezsen kiminle evleneceğim o zaman ben?!"
"Bugün derste konuştuğun kızla." Kollarımı belinden çektim, göğsümde birleştirdim. Kız tamamen aklımdan çıkmıştı. Sırtımı Chanyeol'e döndüm. Kıkırdadığını duydum ve ardından kollarını bana sarıp sırtımı göğsüne yasladı. "Sadece yeni geldiği için dersleri sordu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
keşke kedi olsaydım | chanbaek
Fanfic"Sorularım saçma değil." dedim burnumu çekerek. "Saçmalar ve eğer teklifime hayır dersen kimse sürekli kediye dönüşsem beni sever misin diye soran biriyle evlenmez. Ben senin tek şansınım şu an." 151220