51. BÖLÜM / Düğün Öncesi!?

907 131 19
                                    

Burcu'nun ısrarlarıyla Ezo onu hastaneye annesini görmeye getirmişti. Işıl 1 aydık komadaydı. Kızına Ezo ve İsmail sahip çıkmıştı. Annesine olanlardan sonra Burcu korkudan konuşamıyordu. Işıl'a bunu kim yaptıysa çok iyi biliyordu
Ezo:(gülümseyerek) Bak Burcucum annene geldik içerde gidip göreceğiz tamam mı? Burcu gülümseyerek kafasını sallar. Ali de arkalarından gelir.
Ali: Selam Ezo Işıl için mi geldiniz?
Ezo: hıhı Burcu ağlayınca getireyim dedim. Sen dalgın gibisin hem yarın düğünün yok mu senin neden hastanedesin?
Ali: Kerem yüzünden aklım babamda da kafam dağılsın hemde birkaç evrak vardı onlara bakmak içim geldim neyse siz geçin bende uğrarım diyip içeri geçerler.
*
Tanju elindeki aile albümüne bakıyordu kapının açılma sesi gelince kapatıp kenara bıraktı albümü. Nazlı arkasında Halime'yle yukarı çıktı.
Tanju:(sinirle) Hangi yüzle geldin sen bu eve defol git gözüm görmesin seni. Halime Nazlıya bakıp başını eğdi. Nazlı babasına doğru ilerledi
Nazlı: Baba.. onu ben getirdim. O bizim annemiz ve onun yeri burası
Tanju: Nazlı o anne filan değil o fitne fücur sadece. Nazlı onu gönder bu evden diyip sinirle baktı Halime'ye
Nazlı:(ağlamaya başladı) Düğünde ailemi biarada görmek benim hakkım baba. Nolur affet onu babacım lütfen (Kızının ağladığını gören Tanju sinirini bikenara koyup durdu düşünmeye başladı) Tamam hata işledi banada kardeşimede çok çektirdi ama o bizim annemiz
Tanju: Üzerime varma Nazlı yeter diyip oturduğu yerde düşünmeye devam ederken Açelya da gelip yukarı çıkmıştı
Açelya: Anne diyip ayakta durup Tanjunun ağzından çıkacak sözü bekleyen Halime'yi gördü
Tanju: Alın şu kadını başımdan sonra elimden bi kaza çıkacak diyip odasına gitti
.
Açelya: Baba niye böyle yapıyorsun. Size Noldu bizamanlar onu çok seviyormuşsun. Ferda annemi onun için feda etmişsin dediğinde anlamaz gözlerle kızına döndü Tanju
Tanju: Açelya sen neler diyorsun böyle
Açelya: Şey baba özür dilerim bugün Ferda annelerde temizlik yaparken bi mektup gördüm okudum merakıma yenilerek
Tanju: Mektup mu?
Açelya:hıhı Ferda anneme yazmışsın baba. Ona Halime'yi çok sevdiğini ondan başkasıyla olamayacağını söylemişsin. Tanju duydukları karşısında öfkeyle salona çıkıp hal gitmemiş Halime'ye bağırmaya başlar
Tanju: O mektubu sen mi yazdın ha Ferda hanıma benim adıma mektup mu yolladın
Halime:(aklına gelir yaptığı şey) Ben ben dediğinden bişey anlamıyorum Tanju
Tanju: Tabi ya tahmin etmeliydim demek ozaman başladın bu şeytanlıklara sen (bağırmaya başladı iyice) Defol bu evden defol git!!!
Halime:(korkuyla)T-tamam gidiyorum gari diyip bavulunu alıp koşarak çıkar evden
Nazlı: Baba yapma lütfen
Tanju:(sinirle Nazlıya bağırdı Açelya tutmuştu onu) NAZLI! SEN KARIŞMA
Nazlı:(oda bağırmaya başladı) Karışıcam baba ailemizin dağılmaması için karışıcam yeter artık yeter!!! diyip annesinin peşinden koştu. Tanju odasına girdi.
Açelya: Ben naptım ben keşke söylemeseydim diyip ağlamaya başladı
*
Ezo ve Burcu Işıl'ın odasına girmesiyle Keremi odada görürler. Burcu korkuyla Ezoya sıkı sıkı sarılır
Kerem: Şey Işıl'ın durumunu merak etmiştim de neyse ben gideyim diyip gider. Ezo Burcu'ya garip bakar neden korktuğunu anlamaya çalışır sonra koşup annesine sarılır ağlamaya başlar.
O geceyi hatırlar Burcu
Demir'in gelip Açelyadan özür dilediği akşam Keremin isteme işi yatınca evden çıktı. O sırada tamda kapıyı çalacak olan Işıl her şeyi Ali'ye anlatmaya gelmişti. Karşısında Keremi gören Işıl korkmuş Keremde Işıl'ın napacağını anlamıştı. Kolundan tutarak götürür zaten Açelyaylada evlenemeyen planı sarpa saran Kerem deliye dönmüştü kuytuya çektiği Işıl'ı yerden aldığı kalın bi odunla döve döve komalık hale getirip bırakmıştı.
Annesine sarılan hasret gideren Burcu'yu alarak eve gitmişti Ezo.
*
Ali odasında Keremi düşünürken üzgün halde Nazlı odaya gelir sandalyeye oturur
Ali: Nazlı noldu
Nazlı: Babam annemi eve almadı hala affetmiyor gerçi haklıda ama nolursa olsun
Ali: Seni anlıyorum Nazlı nolursa olsun ana hakkı. Bende senin gibi babam için endişeleniyorum ya babama bişey yaparsa Kerem ya öldürürse diye içim içimi yiyor
Nazlı: Allah korusun bak bence tedbirini alıp aklını bu konuya takma derim (gülümseyerek) Düğünümüz var bizim bu günümüze kolay gelmedik. Şimdiye kadar nice sorunları aştık bunlarıda aşarız. Şeyy Ali (diyip ayağa kalktı) Annem.. Parkta oturuyor çok ısrar ettim ama getiremedim rica etsem onu size götürebilir miyiz?
Ali:(Ali'de ayaklandı) Tabi Nazlı'm o benimde annem sonuçta hadi hemen gidelim diyip hastaneden çıktılar
*
Sıdıka Ali ve Nazlının düğünü için kendi elleriyle limonata yapıyordu. Haşim gelir bi kepçe içmek ister ama Sıdıka eline vurarak onu durdurur. İsmail de mutfaktan çıkar
İsmail: Evet salatamızda diyip elindeki tabakla salona gelir
Sıdıka: Oğlum sen mi hazırladın yemeği
İsmail: Evet annecim
Ezo: İsmail böyle annecim banada pek yaptırmaz mutfak işlerini
İsmail: Napayım seviyorum yemek yapmayı
Haşim: Neyse neyse çok açıkmıştım zaten hem damat gel bakalım seninle borsayı konuşalım biraz dolar artacakmış diyorlar sence nolur anlarsın bu işlerden diyip mutfağa geçerler.
*
AlNaz Halime'nin yanına gelirler
Halime: Gidin bakayım gari ben başımın çaresine bakarım
Ali: Yenge hadi gidelim halam babaannemde bizde kalıyor sende gel
Halime: Aman gidin siz istemem
Nazlı: Annecim lütfen burda böyle kalamazsın. (Halime inat yapmış gelmem diyerek söylenip durdu. Nazlı Ali'ye göz kırptı) Tamam öyleyse sen bilirsin hadi gidelim Ali diyip beraber yavaş adımlarla ilerlediler Halime arkalarından seslendi. AlNaz birbirine bakıp güldüler sonra Halime'ye döndüler
Halime: Bekleyin tamam geliyorum gari ama sadece sizin hattınız için
Ali: Tamam yenge hadi diyip elindeki bavulu aldı beraber eve doğru gittiler.
*
Haşim borsanın hareketlendiği öğrenir öğrenmez hemen soluğu bankada alır tüm birikmiş parasını tüm servetini çantaya doldurur eve giderken karşısına işinde sakatlanmış işçisini görür. Tazminatını vermemişti adam yolda görüp isteyince adamı iterek yere düşürür hemen ordan ayrılır eve gelir alt kattaki gizli yerinde parayı saklarken elektrikler gider oda mumu yakıp parasını yerine yerleştirir o sırada elektrikler tekrar gelince Haşim unutarak mumu söndürmeden yukarı çıkar
*
Selvi kapıdaki çiçekleri sıkarken AlNaz ve Halime gelmişti.
Selvi: Hoşgeldin Halime
Halime: Ay ben gelmeyecektim zorla getirdiler
Selvi: Tamam tamam gir içeri hadi diyip Halime'yi eve çıkardı. AlNaza döndü
Nazlı: Hala annemle babamı barıştırmaya çalıştık ama babam yine kovdu bu sefer eski meseleler yüzünden. Osırada Vuslat aşağı iner duymuştu Nazlının dediklerini
Vuslat: Bu kadarıda fazla çocuk gibi tekrar bi konuşmak gerek Tanjuyla
Nazlı: Konuş babaanne böyle olmuyor
Selvi: Şu düğün sırasında bi terslik çıkacak diye ödüm kopuyor ah canlarım benim okadar çok yakışıyorsunuzki (AlNaz bakışır gülümserler) çileniz bitti inşallah mutlu olacaksınız
AlNaz: İnşallah hala
Ali: Babam evde mi
Vuslat: Evde oğlum dedenle oturuyorlar diyip içeri girdiler
*
Adil hızla odadan çıktı
Ali: Baba neden bizi anlamak istiyorsun seni düşünüyoruz diyip peşinden çıktı oda
Adil: Tamam Ali tamam bu meseleyi kapat
Nazlı: Adil amca Ali doğru söylüyor yoksa bukadar ısrar etmezdi değil mi?
Vuslat: Oğlum torunum dediğini göz ardı etme
Vahit: Sana bişey olmasını istemiyoruz dinle Ali'yi
Adil: Ali niyetin ne bilmiyorum sen benim oğlumsun ama Keremde benim oğlum gidip onu getiricem buraya diyip hızla evden çıktı Ali'de peşinden koştu Nazlıda çıkmıştı ki sokağın başında babasının oraya geldiğini görünce endişeyle hızla içeri girip annesine saklanmasını söyledi. Halime girişte merdivenin hemen yanında duran dolaba girdi. Nazlı hemen kapıya çıktı
Tanju: Noluyor Nazlı kavga mı etti onlar
Nazlı:(telaş içinde) Yok baba
Tanju: Sana noldu
Nazlı: Y-yok gel baba diyip içeri geçtiler
*
Ali: Baba dur artık (diyip kolundan tutup durdurdu. Adil Ali'yi ittirip yoluna devam edecekken Ali arkasından) Kerem seni öldürmek istiyor baba!
Adil:(sinirle) Sen abinin beni öldürmesini söylüyorsun bunu düşünüyorsun öyle mi! Senden hiç beklemezdim diyip Ali'yi orda bırakıp Kereme gitti
*
Selvi önde Tanju arkasında Nazlıda onların arkasında merdivenlerden inerken Halime girdiği yerden çıkınca Tanju onu görür. Halime geri içeri kaçar
Tanju:(öfkeyle bağırarak) HALİME! Nazlı bu kadının ne işi var burda sana diyorum ne işi var burda
Nazlı:(korkuyla) Nereye gidebilirki . Tanju hızla merdivenlerden inip Halime'ye koşmuştu ki Selvi önüne geçip durdurur onu
Selvi: ABİ! Dur
Nazlı: Baba yapma
Vahit: Noluyor ne bu gürültü namazımı kıldırtmadınız
Selvi: Halime'yi gördü dellendi abim
Vuslat: Oğlum seslerinizi duyan yanlış anlayacak napıyorsun Allah aşkına
Tanju:(onları dinlemez öfkeyle) Halime çık dedim sana çık! Gönder onu burdan Nazlı siz kovmazsanız ben kovarım
Nazlı: Baba lütfen yapma nolur. Oanda Ali'de kapıyı açarak içeri girer bağırışlar hakimdi girişte
Ali: Amca amca noluyor
Tanju: O kadını burda istemiyorum eğer onu kovmazsanız bu düğün olmaz. O kadın gidecek! dedi öfkeyle. Kurduğu son cümleyle Ali şaşırmıştı Nazlıda önce Ali'ye sonra halasına bakmıştı
Selvi: Tanju abi aklını başına topla nedemek düğün olmaz
Tanju: Sana diyorum Ali okadını bu evden gönderiyor musun?
Ali: Amca bana sığınmış birini nasıl kovarım evden bu insanlığa sığar mı? Yok amca kusura bakma o benim yengem kayınvalidem olacak yarından itibaren gönderemem
Tanju: Öyle mi pekala ozaman düğünü rüyanda görürsün sen yürü Nazlı gidiyoruz diyince herkesin gözleri büyür Tanjuya engel olmaya çalışırlar ama Tanjunun öfkesinin önünde duramazlar
Ali: Amca napıyorsun lütfen dur
Tanju: Düğün müğün yok
Nazlı:(ağlayarak) Baba yapma.. deselerde Nazlının kolundan tuttuğu gibi evden çıkarlar. Nazlı ağlıyor babasına yalvarıyordur. Ali Selvi Vahit ve Vuslat oldukları yerde kalırlar.
*
Demir koşarak eve geldi
Demir: Anne dükkanımızı geri aldım diyerek sevinçle anahtarı sallar annesine verir
Ferda:(çok mutlu olmuştu) Canım oğlum benim diyip sıkıca sarıldılar her şey yeniden eskiye dönüyordu onlar içinde. Demir kırıp döktüğü her şeyi geri toplamaya başlamıştı
*
Sıdıka elindeki limonata şişeleriyle Alilere gidiyordu. Kerem arabada yolda giderken onu görüp alır
Sıdıka: AlNaz limonatayı çok sever onlar için yaptım
Kerem:(içinden) Demek limonatayı AlNazda içeçek güzel diyip sırıttı önce eczaneye uğrar(!)sonra Sıdıkaya Alilere getirir
Sıdıka: Selvi abla AlNAza limonata getirdim düğün için pek sever ikiside
Selvi: Hoşgeldin Sıdıka sağ olasın gel içeri
Kerem: Halacım babam evde mi acaba
Selvi: Sana gelecek diye evden çıktı evladım
Kerem: Tamam öyleyse ben gideyim der arabasına binip ordan uzaklaşır.
*
Tanju Nazlıyı eve getirmiş Nazlıyı odaya koymuş burnundan soluyordu öfkeliydi
Tanju:(öfkeyle bağırarak) Artık bitti hepsi bitti
Nazlı: Baba sen çıldırdın mı?! Noluyor sana
Tanju: Ya o kadını o evden kovarlar yada ben seni vermem! Bu odadan dışarı çıkarmam!
Nazlı:(ağlayarak) Allah aşkına yapma!
Tanju: Okadını bulaştırmayın
Nazlı:(yükseldi ağlayıp bağırmaya başladı) O benim annem! Yeter artık yeter bana bunu yapma yapma! diyip çantasını aldığı gibi evden koşarak kaçtı. Tanju arkasında koştu ama Nazlı hızlıca gitmişti
*
Kerem kapıya gelir Adil oturmuş onu bekliyordur.
Kerem:(içinden) Evet babacım bu sefer işin tamam diyip arabasından inip Adile doğru gider
Adil: Bende seni bekliyordum seninle konuşacaklarım var
Kerem: Benimde seninle konuşacaklarım var ve seni biriyle tanıştırmak istiyorum benimle gelir misin baba
Adil: Tabi oğlum gelirim
Kerem: Ozaman gel gidelim şimdi diyerek arabaya binip giderler.
*
Nazlı hastaneye Ali'nin odasına gelir sessizce oturur sandalyeye. Ali de oturmuş hiç ses çıkmıyordur ondanda. İkiside üzgün ve durgundur
Nazlı: Neler oluyor Ali
Ali: Bilmiyorum Nazlı'm
Nazlı: Babama laf anlatamıyorum
Ali: Bende
Nazlı:(üzgünce) Böyle giderse düğünümüzü iptal mi etsek. Ali hiç birşey diyemedi sessiz kalıp üzgünce Nazlıya baktı o sırada hemşire koşarak gelip Işıl'ın uyandığını onu çağırdığını söyler AlNaz koşarak Işıl'ın yanına giderler
*
Işıl Keremin Adili öldüreceğini söyler Ali'ye telefonundaki mesajlara bakmasını da söyler. Ali bakınca şok gözlerle Nazlıya döner
Ali: D-doğru ba-babamı öldürecek Nazlı
Nazlı: NE!
Ali: Hemen hemen çıkalım yetişmeliyiz
Nazlı: Ben babama haber verim sende Keremin evine koş diyip ikiside dedikleri yerlere koştular.
*
Nazlı telaşla eve gelmiş babasına haber etmişti.
Tanju: Kızım kusura bakma sabah olanlar
Nazlı: Önemli değil baba hadi gidelim Adil amcayı bulmalıyız diyip Keremin evine koştu onlarda. Ferda onların telaşlı halini ve Adil'in adını duyunca Demir'e haber verir. Oda Alilerin yanına koşar
*
Ali deli gibi vuruyordur kapıya ama açan yoktu iyice telaş yapmaya başlar babasını aramış açmamıştı mesajda atmış ama cevapta vermemişti. Bi sağa bi sola nereye gidebileceklerini düşünürken Tanju Nazlı ve onlarla aynı anda Demir'de gelmişti
Tanju: Ali nerdelermiş
Ali: Amca bilmiyorum evde yoklar ama hemen bulmalıyız
Nazlı: Nereye giderler ki
Demir:(aklına gelen şeyle) Ben galiba biliyorum dediğinde üçüsüde Demir'e döner.
*
Ezo Işıl'ın uyandığını öğrenince Burcu'yu getirir. Işıl ağlar Ezodan özür diler kızını ona emanet eder daha fazla dayanamaz değerleri düşer tüm müdahaleye rağmen kurtulamaz ve ölür. Burcu o acıyla 'ANNE' diye bağırarak uzun süre sonra ilk kelimesi ağzından çıkar.
*
Kurban amca oyuncaklarını satan bi çocuğa yaklaştı tezgahında eski bi cevşen'i gördü. Çocuğa yardım etmek için biraz para ve o cevşen'in yerinede yenisini vererek onu aldı gömleğinin cebine koydu. Ondan aldığı oyuncakları da geri ona verdi. Osırada Demir'in balık tutmak için gittiği yerde Keremi gördüğünü söyleyince sırayla Ali Demir Tanju ve Nazlı koşarak gidiyorlardı onları gören Kurban amcada onların peşine takıldı oda koşmaya başlamıştı
*
Akşam olmuş Kerem Adili dedesini gömdüğü yere getirmişti
Adil: Oğlum ne işimiz var burda
Kerem: Biriyle tanıştıracam dedim ya baba hadi yürüyelim (diyerek mezarın önüne gelirler. Dedesinin yanında da kazdığı boş bi mezar vardı) İşte burası seni tanıştırmak istediğim kişi burda. Bu mezar kimin biliyor musun dedemin
Adil: Dedenin mi? Dedenin mezarının burda işi ne?
Kerem: Ben getirdim ve kendi ellerimle gömdüm onu(eliyle göstererek) Bu çukuruda annemin katili için kazdım böylelikle dedemin vasiyetini yerine getirmiş olucam. Hemen şimdi (diyip belinden çıkardığı silahı Adile doğrulttu) Jeton düştü mü baba intikam vakti geldi(öfkeyle bağırarak) artık seni öldürmeme kimse mani olamaz kimse!!
Adil: Kerem oğlum sana nolmuş böyle
Kerem: Çok safsın be baba çok tuzağıma düştün bana inandın ben iyiki sana çekmemişim dedeme çektim ben dedeme! SEN ANNEMİ ÖLDÜRDÜN BENDE SENİ ÖLDÜRECEĞİM!
Adil: Sen neler diyorsun böyle ben mi öldürdüm anneni (diyip Kereme doğru yürüdü ama Kerem engel oldu silahı Adil'in alnına yasladı) Canım kadar sevdiğim o kadını benden çaldı seni benden sakladı o alçak herif annenin ölümüne o sebep oldu o!
Kerem: Dedeme laf söyleme diye bağırdı. İçinde kalan öfkeyi kusmaya devam ederken Aliler de gelmişti. Keremin arabasının yanına geldiler etraf karanlık olduğundan nerede olduklarını kestiremiyorlardı
Demir: Ali bak ortalar diyip az öteyi gösterdi. Tanju Nazlı ve Ali'de oraya baktığında gördükleriyle şok olmuşlardı. Hızla oraya koşmaya başladılar
*
Haşim Sıdıka İsmail Ezo ve Güneş yemek yerlerken Ezo bi koku alır
Ezo: Bir şey kokuyu anne
Güneş: Evet yanık kokusu gibi bişey mi yanıyor. Ezo kalkıp merdivenlere yöneldi dumanları gördü aşağıda
Ezo: Aşağısı yanıyor duman var burda diyip bağırdı. Haşim'in aklına mum yeni dank etmişti hızla koşup aşağı indi ama oda cayır cayır yanıyordu mum erimiş son şeyinde örtüyü tutuşturmuştu. Haşim'in tüm serveti paraları yanıyordu odada. İçeri girmeye çalıştı Güneş ve İsmail tuttu onu yoksa alevlenir içinde yanardı oda. Sonra İsmail Haşimi bırakıp yanan para çantasına suyu getirip döktü o sırada Güneşte hortumla su getirmiş döküyordu sonunda yangını söndürdüler ama paralar gitmişti. Haşim deliye dönmüştü başına vurup ağlıyor 'paralarım' diye sayıklıyordu. Haşim ağır bi darbe almıştı onca şeytanlığın hileliğin sahteciliğin hak yemenin sonu paralarını kaybetmesine neden olmuştu(ee boşuna dememişler Haşim efendi alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste.)
*
Adil yere diz çöktü ağlayarak
Adil: Ne dersem diyeyim sen aklına kazınanı yapacaksın vur ozaman beni hadi durma vur diye bağırdı. Oanda Ali ve diğerleri oraya gelmişti
Ali: Kerem dur yapma bırak babamı onun seni sevmekten başka suçu yok. Kerem silahı hızla Ali'ye çevirdi.
Kerem: Ooo haberi alan gelmiş bak baba seyirci sayımıza.
Ali: Sakin ol bak bi delilik yapma
Kerem: ahaha önce seni temizleyelim Ali efendi
Nazlı:HAYIR HAYIR! diye bağırarak Ali'ye doğru atıldı ama Tanju ve Demir onu tuttu
Kerem: Evet evet önce seni öldüreyimki ölmeden önce evlat acısı çeksin ölmekten beter olsun dedi. Arkadan Kurban amca çıktı
Kurban: Köstebek (diyince herkes o yöne döndü) Hele dur bakalım herzaman son fırsat vardır aklını başına almalısın bak baban var kardeşin var neden bunları yapıyorsun onlara
Kerem:(bu sefer silahı ona doğrulttu) Aslında bunların akıl hocası sensin değil mi? Bu kasabada en nefret ettiğim kişi
Ali:(bağırarak)Kerem dur ama Kerem durmamış Kurban amcaya ateş etmişti. Kurban amca yere yığıldı. Ali hızla Keremin elindeki silaha atıldı. Nazlı bağırışlarla Ali diyip duruyor Demir ve Tanju Kurbanın yanına koşmuştu
Kerem: Öldürücem lan seni diyip Ali'nin karnına tekmeyi bastı silahı bırakması için ama Ali acıyla inlesede bırakmadı ters bi hamleyle silahı ellerinden düşürttürdü.Kereme de yumruğu geçirip yere savurdu
Nazlı: Ali dur tamam diyerek ileri giden silahı eline aldı. Ali Nazlının dur demesini dinlemeden Keremin üstüne oturup bütün hıncını çıkarırcasına vurmaya başladı
Adil: Ali oğlum dur yapma yeter desede Ali hiç oralı değildi.
Nazlı: Ali Kurban amca vuruldu bakmamız lazım diyince Ali kendine geldi. Hızla Keremin üstünden kalkıp Kurban amcaya koştu. Kurşunun açtığı yaraya bakmak istediler ama gördükleriyle mutlu oldu AlNaz. Kurban amcanın cebine koymuş olduğu cevşen onu korumuş kurşunu geçirtmemişti
Ali: Oh Kurban amca iyisin
Nazlı:Şükürler olsun
Kurban: Kurbanlar noldu diyip doğruldu cevşendeki kurşunu görünce AlNaza bakıp gülümsedi
Kerem okadar dayak yemesine rağmen yinede ayaklanmış babasına tam vuracakken Ali yeniden gelip Kereme yumruğu geçirir Kerem bu sefer kazdığı çukura düşer ve bayılır. Buraya gelmeden önce polise haber verdiklerinden poliste şimdi olay yerine gelmişti.
Adil:(Kereme bakıp) Sen çoktan ölmüşsün be oğlum deden seni çok kötü insan yapmış yazık diyerek ağlamaya başlar. Polisler ambulansı arar Keremi önce hastaneye sonra karakola alırlar.
*
Ertesi gün dün ki hem Adil'e hemde Haşim'e olanlar tüm aileyi üzmüştür ama yapacakta pek bişeyleri yoktur bugün mutlu olma günüdür çünkü bugün nihayet AlNazın düğün günüdür. Alilerin kapısı alacaklı gibi çalınır dışarda konvoy halinde ailenin erkekleri vardır. Kızlar dün geceden zaten Nazlıların evindeydiler
Demir: Selvi teyze Ali nerde uyanmadı mı hala damat bey diyip güldü
Selvi:Burda burda gelir şimdi ha geldi işte
Ali: Ne bağırıyorsun oğlum geldim işte
Ferman: Hadi çok oyalandık
İsmail: Düğün günün senin bağıracağız tabi damat traşımız var hadi arabalara
Adil: Hadi Selvi bizde çıkıp düğün yerine gidip hazırlıkları halledelim babamla abimde oraya gelecek
Selvi: Tamam abi hadi gidelim diyip herkes evden ayrıldı
Ali: Bi Nazlıyı arasaydım
Ferman: Hayır aramak yok gelini almaya gidene kadar
İsmail: Yoksa kızlar bizi keser anladın mı
Namık: Hatta ver şu telefonuda (diyip elinden aldı) İşimizi sağlama alalım diyerek güldü
Ali: Ama..
Demir: Evettttt Ali Vefa ve Nazlı Vefanın düğünü resmî olarak başlamıştır ey Yedibahar halkı duyan duymayanlara iletsin diyip bağırdı
Ali:şşş lan oğlum dur tamam hadi gidelim insanlar bize sövmeden diyip gülüştüler damat traşına gittiler hep birlikte.
*
Nazlı: Ayy inanmıyorum bugün benim düğünüm var diyip yatağında doğruldu karşısında onu izleyen gözleri gördü. Açelya Gülin Beliz Ezo başında dikilmişti
Açelya: Prenses hanım uyandığına göre hazırlansa mı?
Beliz: Gelin hanım hadi artık salonda seni hazırlayacak hanımlar var seni bekliyorlar ayıp olmasın çok işimiz var
Nazlı: Önce Ali'yi arasam
Ezo: Hayır tabiki de düğün saatine kadar birbirinizi görmek yok adettendir
Nazlı: Lütfen...
Gülin: Hayır dedik ya Nazlı hem sen gelin hazırlığındasın oda damat traşında hazırlanıyor görüşemezsin kalk hadi diyip Nazlıyı kolundan tutup kaldırarak sandalyeye oturttular.
Beliz: Ben şu telefonu alayım nolur nolmaz diye
Nazlı: Ama..
Açelya:(bağırarak) Evettttttt Ali Vefa ve Nazlı Vefanın düğünü resmî olarak başlamıştır haydi hazırlanmaya kızlar dedi herkes gülüşecek hazırlığa koyuldular................................(51.bölümünsonu)

Vote/45

Keremi postaladık 😂
52.Bölüm 🥵🔥 > İnşallah Cumartesi gelecek yb😇

Sağlıcakla Kalın😊

Vefa Ailesi ve (AlNaz)'ın Zorlu AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin