°London° •Dnf•

Remains

+George Pov+
Ayışığının aydınlattığı kolidorlardan sessiz bir gölge gibi yürüyoruz... Şimdi ne olacak? Onu odamıza götürdüğümüzde ne yapacağım?

Ona baktım o demek ile geçemediğim o yüze uzun uzun baktım aramızdaki sessizlik bozuldu.

-George odanın kapısına geldik içeri geçmeyecekmisin?

Mimikleri anlamsızdı romantik birşekilde bakmıyordu kızgın değildi üzgün değildi herzamanki gibi sırıtmıyorduda...

-Oh tabikide...

Aramızdaki bağlar uçup gitmişçesine ellerimizi birbirinden kopardık...

-Dream?

-Evet George?

-Bu geceyi nasıl özel kılabiliriz?

-George... sadece bu gece özel değil... Seninle geçirdiğim her gece benim için özel.

Yanaklarım kızarmıştı ama yanaklarımda açan kırmızı mantarları saklamıyordum.

O benim yanaklarımın kızarmasınıda seviyordu çünkü o benim herşeyimi seviyordu.

Bende onu sevdiğim gibi...

İki yapboz parçası gibi...

Biri yeşil diğeride mavi parçalar.

Nefeslerimiz üstüste uçuyor...

Parçalar... Nefesler... Yeşil... Mavi...

-Clay...

-Efendim George.

-Uhh belki bu gecede bizim için sıradan bir gece gibi...

-Mhm?

-Neden özel kılmıyoruz bu geceyi?

Sırıttı yüzündeki çiller belirginleşti.

-Hazır değilsin sanıyordum...

-Clay seni seviyorum.

Şaşırdı ve beklemeden bana sarıldı.

-İzin verirmisiniz beyefendi?

-Tabiikide.

Dudaklarımız birbiri ile buluştu ayrılmaz bir ritim çalıyordu kulaklarımda.

Haziranın geç saatteki gecelerinde...

Sıcak hava dalgaları beni aldatıyor.

Dudaklarımızı ayırdık ritim kesildi zaman aniden durdu.

Ve yavaşça kendimi kumsaatinin kumlarına gömerken buldum.

-George bunu yapmak istiyorsun değil mi?

-Evet istiyorum hayalim.

Sıcacık damarlı ellerini buzgibi olan tenimde hissettim.