Sabah alarm çalmadan önce uyandım.Bugün bara gidicektik ve ben heycanlıydım. Çünkü ilk kez bara gidicektim. Sabah kalkıp bugün okul için giyceklerimi alıp üstüme geçirdim. Şort ve bi t-shirtle vanslarımı tamamladım. Biraz rimel ve patlatıcı sürdüm. Akşam barda giyceklerimi ise önceden hazırlamıştım. Çantamı alıp aşağıya indim. Anlaşılan bizimkiler hala uyanmamıştı. Onları rahatsız etmemek için yavaşça evden çıktım. Nazlı bizim eve geliyomuş. Yolda karşılaşdık. Beraber sohbet ederek okula ilerledik.
Okula geldiğimizde Berke ve arkadaşları bahçedeki bankta oturuyorlardı. Kısa bi bakış attım. Berke bana bakıyordu. Hemen gözlerimi ayırıp bizimkilerin yanına ilerledim. Hira:
- Bugün bara eski okuldan Cenk ve Borada geliyomuş.Yani ben çağırdım.
Buna en çok sevinen Melis oldu. Çünkü Borayla çıkıyorlardı. Sınıfa çıktık. Ders Coğrafyaydı ve en sıkıcı dersti. Kafamı yine sıraya gömdüm.
-Kızım. Hey. Aloo. Lan kalksana
Başımda alacaklı gibi duran Nazlıya baktım.
+ Ne var?
- Kalk kantine gidiyoz ordanda eve. Bugün okulu ekiyoz.
İşte buna sevinmiştim. Çantamı toparlayıp aşağı indim. Bizimkiler bizi bekliyodu. Kantinde biraz oturduk. Ne yapacağımızı planladık. Burdan bizim eve gidicektik. Tabi önce kıyafetlerimizi alcaktık. Ordan hazırlanıp taksiyle bara gidicektik. Nazlıyla beraber yola koyulduk.
Eve girdiğimde annem oturma odasındaydı. Ona bugün kızların gelceğini,eylemin doğum gününe gitceğimizi söyledim. Bar deseydim beni boğardı.Yarım saat sonra kızlar geldi. Benim odama çıktık. Eylemin gelmeyeceğini söylediler. Melis şort ve salaş bir gömlek giydi. Hira ise kısa mini elbisesini ve Nazlıda etek ve kısa gömlek giydi.Ben sarı mini eteğim beyaz gömleğimi üstünede siyah ceketimi giydim. Altına gri topuklu ayakkabılarımı giydim. Gri çantamla kombinimi tamamladım. Saçlarım hafif dalgalı bıraktım. Bizimkiler makyajlarını tamamladılar. Zorla banada kırmızı ruju sürdüler. Artık hazırdık. Taksiyi çağırdık. Az sonra taksi kapının önündeydi. Hemen binip barın yerini tarif ettik.
Bara gelmiştik. Dışardan müzik sesi duyuluyordu. Cenk ve Bora bizi kapıda bekliyorlardı. Melis Boranın yanına koştu. Bardan içeri kolaylıkla girdik. Cenk ve Bora sayesinde tabi. İçeri girince yüzümü buruşturdum. Burası çok kötü kokuyordu. Kokuyu aldırmayıp bizimkilerin gittiği yöne gittim. Bir masada oturmuştuk. Burası çok eğlenceli bir yere benziyordu. Barmen yanımıza geldi. Konuşmadan Cenk atıldı:
-Bize iki bira dört meyve suyu
Barmen hızlıca yanımızdan uzaklaştı. Cenk atıldı. Ee okulunuz nasıl. Hira:
+ Süper ama siz olmayınca olmuyo
Cenk buna gülerken siparişlerimiz gelmişti. Meyvesuyumu yudumlarken Cenke döndüm bana bakıyordu. Tesadüf diyip önüme döndüm. Melis:
- Hadi kalkın dans edelim
+ Otur kızım sen burda dans edemezsin dedi Bora Melise ölümcül bakışlar atarken. Hira:
- Sen edemezsin ama biz ederiz dedi ve beni elimden tutup çekiştirdi. Dayanamayıp kalktım.
Barın tam ortasında çılgınlar gibi dans ediyorduk. En son şarkı bitmişti. Hirayla çok yorulduk. Bizimkilerin yanına ilerlerken gözüm kapıya gitti. Berke ve arkadaşları bara gelmişti. Bi masaya geçip oturdular. Bizimkiler derin sohbete dalmışlardı. Ben çok sıkılmıştım. İzin isteyerek lavobaya gitmek için ayaklandım. Koridorun sonunda tuvaleti bulma zaferiyle içeri girdim. Elimi yüzümü yıkadım. Bir peçete alıp kuruladım. Koridorun sonuna doğru ilerlerken karşıdan birisinin geldiğini gördüm. Bu Berkeydi. Ve bana doğru geliyordu. Yanıma yaklaştı ve konuşmaya başladı:- Senin burda ne işin var??