844

50 14 10
                                    

"Uyan uykucu!"

Yoonoh'un kendisini dürtmesiyle uyandı Chittaphon. Gözlerini zar zor açarken yatakta yavaşça doğrulmuş, kollarını havaya kaldırıp gerinmişti kediler gibi.

"Günaydın Yoon."

"Günaydın, hadi çabuk hazırlan da aşağıya in. Kahvaltıyı kafede yapacağız."

Üzerine deri ceketini geçiren Yoonoh'a bakarak başını salladı Chittaphon banyoya girmeden hemen önce. Hızlı bir duşun ardından üzerini giyinen beden saçlarını kurularken banyoya giren Yoonoh Chittaphon'un arkasından uzanıp diş fırçasını eline almış, macunu sürdükten sonra aynaya bakarak dişlerini fırçalamaya başlamıştı.

Aynadan bakışarak işlerini halleden ikili evdeki işlerini bitirince Yoonoh'un kasabadaki kafesine gitmek için bisiklete binerken Chittaphon kollarını önündeki bedenin beline sarmış, başını da sırtına gömmüştü.

"Tıpkı eski zamanlardaki gibi..." içinden geçen cümle ağzından kaçtığında kızardı Chittaphon, gülümsedi Yoonoh.

"Evet, tıpkı eski günlerdeki gibi. Sen yine benimlesin, kokun bir an olsun gitmiyor ve kalp atışlarını net duyabiliyorum." Sol taraftan gelen kamyonu fark edip bisikleti durduran Yoonoh aracın geçmesini beklerken arkasına dönmüş, gamzeleri görünene kadar gülümsemişti utanan bedene. "Ben daha ne isterim ki?"

Yeniden yola koyulduklarında iç çekti Chittaphon, ben yeniden çocuk olmayı isterim diye geçirse de dışa vurmadı bu isteğini. Kafeye kadar sessiz geçti yol, ikisi de önemsemedi bu durumu.

"Valentino'ya hoş geldiniz Chittaphon Leechaiyapornkul."

Geçmişini süsleyen kafe ufak değişikliklere uğrasa bile Chittaphon'un gözünde hâlâ aynıydı, değişen tek şey zamandı. Gülümseyerek indi kısa boylu beden bisikletten, Yoonoh kapıları açarken etrafta göz gezdirdi usulca ve kapı açılır açılmaz arka tarafa doğru koştu. Görmek istiyordu o ağacı, acaba gövdesine kazınan harfler hâlâ duruyor muydu?

Büyük bir neşeyle çıktı arka bahçeye Chittaphon, eski günlerdeki gibi mutlu hissediyordu lakin yine uğradı acı gerçekler, kalbine saplandı bütün hüzün ve olduğu yerde öylece kalakaldı.

Yoonoh ile çocukluğunun geçtiği kavak ağacının yerinde yeller esiyordu. Büyük bir umutla görmeyi beklediği şey yoktu ortada, sarsıldı bu görüntüyle Chittaphon.

"Yoonoh..?"

İç çekti ve önlüğünü üzerine geçirirken gözlerini dışarıya dikti uzun boylu beden, hep kaçtığı sorudan kaçacak yer bulamıyordu şimdi. "Geçen sene hastalandı, çevredeki diğer ağaçlara zarar vermesin diye kesildi."

Sessiz kaldı, hiçbir şey demedi Chittaphon. Gözleri dolsa, dudakları titrese dahi gülümsedi Yoonoh'a dönerken.

"Umarım ona veda etmişsindir."

Buruk bir gülümseme ile başını salladı Yoonoh, bakışları Chittaphon'a uğrarken sesinin titremesine mani olamadan, "Vedalar gözüyle sevenler içindir," dedi.

"Gönülden sevenler ayrılmaz." diye tamamladı Chittaphon sözünü.

𑁍︩︪𓅇֢𝆬 ᮫

𑁍︩︪𓅇֢𝆬 ᮫

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
biz büyümeyi hak etmedik | jaetenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin