Elindeki kağıtla birlikte koşarak dere kenarına gelen Yoonoh nefes nefese etrafına bakarken yere oturup ayaklarını suya sokan bedeni fark etmiş, kağıdı avuçlarının arasında top haline getirip yavaşça dere kenarına doğru adımlamıştı.
"Bir an hiç gelmeyeceksin sandım." arkasını dönmeden güldü Chittaphon. Yoonoh çekingen adımlarla yaklaştığı bedenin yanına oturduğunda gözlerine inanamadı. Gözleri ağlamaktan şişmiş, dudaklarını saran buruk tebessüm...
"Gelmeyeceğimi düşündüğünden midir peki bu gözyaşların?"
Yoonoh'un dediklerine karşılık sessiz kalmak istese de yapamadı Chittaphon, ağzından kaçan hıçkırık ona ele verirken uzun boylu beden daha fazla dayanamamış, kolları arasına aldığı bedenin saçlarına öpücükler kondurup sakinleştirmek istemişti. Chittaphon bu zamana kadar içinde tuttuklarını dökerek ağlarken Yoonoh ilk defa onu sakinleştiremiyor, ne yapacağını bilemiyordu.
"Şehir hayatı çok zordu Yoonoh..." diye başladı söze Chittaphon burnunu çekmeden hemen önce. "İnsanlar kötü, anlayışsız ve canını yakmaktan zevk alıyor."
"Geri dönme o halde, " derin bir nefes verip sevdiği adamın saçlarını çekti ve açtığı alnına uzun süreli bir buse kondurdu. "Burada benimle kal, Valentino'da yeterince kazanıyorum zaten."
"Sana-"
"Bana yük falan olmazsın Chittaphon, delirdin mi sen? Sana aşığım, seninle bir hayat kurmak istiyorum ve hep yanımda kalmana razıyım." Yoonoh tek nefeste tüm isteklerini dile getirdiğinde kıpkırmızı kesildi Chittaphon'un yüzü. Hayatta hep duymak istediği yegane sözler şimdi karşısındaki gencin dudakları arasında döküldüğünde ne yapacağını bilememiş, başını kaslı göğse gömüp yüzünü saklamak istemişti.
"Utanıyorum..." Yoonoh'a daha da yaslanırken başını iki yana salladı Chittaphon. "Birden denir mi böyle şeyler?"
"Konu sen olunca ben kendimi kaybediyorum."
Yoonoh minik bedenin beline kollarını sarıp onu daha çok kendine çekerken Chittaphon önemsemedi bile neredeyse Yoonoh'un kucağına oturuyor olmasını. Sadece sıcacık kucaklaşmanın keyfini çıkarmış, mayışmıştı iyice.
Chittaphon uykuya dalmadan önce mırıldandığında boştaki eliyle yüzünü kapatıp güldü Yoonoh. Yanakları çoktan kıpkırmızı kesilmiş, gözleri dolmuştu. "Ben de seni seviyorum demişsin, eskiden kullandığımız kodları hala unutmaman şaşırttı beni..."
Daha sıkı sarıldı uyuya kalmış minik bedene Yoonoh. "Duyguların karşılıklı Chittaphon, bunu sakın unutma tamam mı?"
𑁍︩︪𓅇֢𝆬 ᮫
Son.
Umarım bu kısa Jaeten kurgusunu sevmişsinizdir <3
Jaeten ile kalın!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
