OY verip yorum yapmayı unutmayın. Keyifli okumalar <3
______________________________________
İzuku'nun ağzından:
Elime telefonu almış eski rehberime bakıyordum. Gördüğüm ismi gördüğüm an gülümseyerek tuşladım.
"Midoriya! Kaç aydır yoksun ortalarda! İyi misin? Kimse sana rastlamamışta!"
Güldüm, "İyiyim Todoroki-kun. Sen nasılsın? Okulun nasıl?"
"Lisenin neredeyse hepsi bu üniversitede. Farklı bölümler olmasa bile birbirimizden kopamadık. Hatta birlikte evlere çıktık. Ortak evlere."
"Hadi ya sen kimlerlesin?"
"Bakugou, Kirishima ve Denki ile kalıyorum."
"Hmm" Kacchan ve Kirishim-kun hala beraber demek. Gülümsedim, "Ne kadar güzel. İstersen bugün birlikte buluşalım mı?"
"Sen ciddi misin!? Midorya diğerlerinide çağıralım! Herkes seni merak etti deli gibi."
Kıkırdadım, "Alt tarafı birkaç ay yoktum. Tamam ama senle ayrıca özel buluşalım?"
"Tabiki de! Ne zamana buluşalım?"
"Siz ne zaman uygunsanız."
"Pekala o zaman ben bizimkilere haber veriyorum. Sana mesaj atarım."
"Tamam görüşürüz Todoroki-kun."
Shoto'nun ağzından:
Kalbim ağzımdaydı! O iyiydi! Herkes kendini ne kadar hırpalamıştı! Özellikle Bakugou... Bize her şeyi anlattı. İkisinin arasında bir şey yokmuş biz yanlış anlamışız! Bunu onunla özel plarak konuşucaktım. Heyecanla odadamdan çıkıp mutfakta bir şeyler kemiren üç ayıya baktım,
"Midoriya beni aradı!"
Bakugou gözlerimi hemen üzerime dikti, resmen parlıyordu ama üzüntü ve özlemle, "O iyi mi?!"
"Dostum sonunda!"
"İzuku! Nasıl o iyi mi?"
"İyi benimle götüşmek istedi. Bende hepimizin toplanması gerektiğini onu çok özlediğimizi dedim."
Denki'nin suratı düştü, "Uh, siz özel konuşacaksınız?"
"Evet ama önce biz!" Gülümsediğimde diğerlerde gülümsedi. Bakugou bana baktı, "Fotoğraf çekinin."
Kirishima: "Çekinin?! Hadi ama Bakubro aylardır onu bekliyorsun! Kendini harap ettin resmen!"
"En son peşimi bırak dedi. Orda olmanın ne anlamı var? Bana iyi olması yetiyor. Fotoğrafını da görürsem benim için daha iyi olucak."
"Bakugou. Bence o da seni görmek istiyor. Konuşmasan bile en azından orda dur. Sonuçta sen bizimde arkadaşımızsın."
"Tamam."
"Ne zaman uygun olur bizim için? Uraraka, Jirou, Momo ve Iida'ya da haber vereceğim."
Denki: "Öğlen 12?"
Kirishima: "Evet haftasonu zaten tüm bir günü onunla geçiririz?"
"Kafanıza göre takılın."
İzuku'nun ağzından:
Gelen mesajla hazırlanmaya başladım. İki saatim vardı. Yaralarımı genel olarak kapatabilen bir kombin hazırladım. Boğazlı siyah kazak, üstüne siyah deri ceket ve altına siyah pantolonla kombinim tamamdı.
Tek sıkıntım ellerimin sargıda olmasıydı ama ona yapabileceğim bir şey yoktu. Uydururdum bir şeyler. Sanırım? Chisaki-san gelip sargılarımı değiştirdi. Ve artık tamamıyla hazırdım. Siyah güneş gözlüğümü de alıp taktığımda ellerime baktım. Biraz gerilmiştim ne diyeceğimi bilmiyordum.
Ayrıca üniversiteyi açıktan okumaya karar vermiştim. Bunu babamla konuşacaktım. Mutlaka beni bağlantılarıyla yerleştirirdi güzel bir üniversiteye. Yani umarım...
Bakugou'nun ağzından:
Ondan haber alındığını duyduğumda kalbim ağzımda attı. Gerçi hala öyleydi. Özene bözene hazırlandım. Onunla kesinlikle konuşmayacaktım ama en azından onu görücektim. Herkes hazırlandığında üçü de bana gülümseyerek baktı.
"Ne bakıyorsunuz be?!"
Denki: "Hiçç çok iyi olmuşsun sadece."
Kirishima: "Evet Bakubro! Midoriya kesinlikle seni beğenir!"
"Katılıyorum."
"Tch. Sanki onun içinde..."
"Değil mi? Aylardır kendini harap etmen, haftalardır ağzına bir gram yemek atmaman, daha sayabilirim nicelerini... Peki ya şuan ki hazırlığın? Bu özenin. Güzelliğin. Hepsi onun için değilse ne için?"
Haklıydı.. Her şeyde haklıydı... "Tch," bir şey demeden kapıya yöneldim, "Nereye gidicez? Konumu biliyor mu?"
"Biliyor," Yarım piç yanıma geldip ayakkabılarını giydi, "sadece takip edin."
Aklımızda soru işaretleriyle evden çıktık.
...
Burası okuldaki kaçış yerimiz? Herkes gülümseyerek bakarken diğerleride geldi. O dışında..
Momo: "Burası?"
Jirou: "Evet! Mic Sensei'den kaçıp saklandığımız yer."
Uraraka: "Yeri Deku-kun seçti değil mi?"
Todoroki kafasını 'evet' anlamında salladı, "Evet kendisi özellikle seçti. Eski günlere dalabilme anısına."
Okulda arka bahçenin arasında tahtaların arkasında kırlık, bir oda büyüklüğünde bir yer vardı. Oraya daha önce kimse gitmediği, hatta bakma zahmetinde bulunmadığı için bizim grup birkaç puf, sehpa falan getirip kendi çapımızda dekore edip eğlenirdik. Eşyaları nasıl getirdiğimizi sormayın meslek sırrı...
Herkes merak ve heyecanla beklerken tahtalar hareket etti. Hepimizin dikkati oraya çekilmişken D-deku'ya baktık?!
Boyu şuan benden uzun. Kesinlikle vücut çalışmış. Yüzü iyice oturmuş! Şuan onu betimlemeye kelimeler yetmez! O kesinlikle harikanın üst leveline atlamış!
(Deku'nun temsili tipi...)
Kızarmış yanaklarımla ona bakarken gözgöze geldik. O an anladım gene... Benim aşkım bende kalıcak...
~
638 kelime ❤︎
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırılmış... (Baku×Villaindeku)
Ficção Geral"Ah Kacchan! Beni neden görmüyorsun!" Saçlarımı çekiştirerek elimdeki telefona bakıyordum... Sevdiğim çocuğun ona sarılışına bakıyordum. "Sen bana bir kere bile sarılmadın ki..." Kesinlikle şiddet ve kan olucaktır ve kitabın bir kısmı İzu'nun...