BÖLÜM 12

6.1K 340 192
                                    

BEN GELDİM MİNİK KUŞLARIM NASILSINIZ BAKALIM? ARTIK TANER VE HARE'NİN EMOJİSİ DEĞİŞTİ "🌾🌾🌾🌾"

BU EMOJİ ARTIK YENİ EMOJİMİZ🤭 UMUT VE BERRİN'İN EMOJİSİ: 🕊️🕊️🕊️🕊️
KUZEY VE ÖYKÜ'NÜN EMOJİSİ:🌠🌠🌠
ESRA VE ERHAN'IN EMOJİSİ:🎈🎈🎈🎈
VEEEE YENİ BOMBA ÇİFTİM MERDAN VE PINAR'IN EMOJİSİ: 🧭🧭🧭🧭

BU EMOJİLERİ GÖRDÜĞÜNÜZ YERDE ONLARIN HİKAYESİ BAŞLAMIŞ OLACAK😍

YILDIZA BASTIYSAK OKUYALIM MI? 🌟

SİZİN İÇİN BİR VİDEO HAZIRLADIM. VİDEO YAPIMINDA EMEĞİ GEÇEN, BENİM GÜZELLER GÜZELİ

 ARKADAŞIM @PinaSalman 'a TEŞEKKÜR EDERİM... KEYİFLİ İZLEMELER...

🌾🌾🌾🌾

Hare ve Taner Aliye Hanımların bahçesine birlikte  girdiğinde Hare birden gerildiğini hissetti. Artık o masum insanların yüzüne bakarak yalan söylemek ona zor geliyordu. Bahçenin orta yerinde birden durdu, ciğerlerine derin bir nefes aldı. Hare'nin duraksaması ile Taner yüzünü Hare'ye doğru çevirdi.

"Bir sorun mu var Hare?"

Hare Taner'in yüzüne şaka yapıyorsın galiba der gibi baktı. Yaşanan onca şeyden sonra Taner gerçekten kendisiyle dalga geçiyor diye düşündü.

"Şaka mı yapıyorsun Taner? İki gün ortadan kayboldun. Herkse tek ayak üstünde kırk yalan attım. Artık yapamıyorum boğuluyorum..." dedi. Tekrardan derin bir nefes aldı. "Sanki boynumda yalanlardan oluşan yağlı bir urgan var. Yapamıyorum, artık yalan söyleyemiyorum..."

Taner ellerini Hare'nin yüzüne doğru uzatmak istediğinde Hare hızla geri çekti kendini. Taner havada kalan ellerini yavaşça geri indirdi. Hare'nin zümrüt yeşili gözlerine bakıp acıyla yutkundu.

"Bazen düşünüyorum. Başka bir zamanda başka bir yerde tanışsaydık keşke." dedi. Parmak uçları o asi siyah tutamlara dokunabilmek için karıncalanıyordu. "Hikayemizin böyle başlamadığı, böyle yıpranmadığımız başka bir zaman." Mavi gözleri acıyla kısıldı. "O zaman diliminde sevmek isterdim seni. Üzmekten, kırmaktan korkarcasına. O zümrüt gözlerine utançla bakmadığım başka bir evren, Hare başka bir dünya seninle..."

Hare bir an nefes almayı unuttu. Kimdi karşındaki adam, aylar önce kendini paramparça edip umutlarını, anılarını yerle bir eden adam neredeydi. Hare'nin kalbinde küçük bir yer ona inanmak istese de mantığı; Sana yapılanları unutma! Seni yıktığı günleri unutma diye bağırıyordu. Tekrardan duyduğu Taner'in sesi ile kendine geldi...

"Ama imkansız biliyorum, başka zamanımız yok. Her şeyi kendi ellerimle yıktım ben. Kör oldum sanki; gözümün önündeki gerçekleri göremedim. Pişmanım desem senin gözünde kaç yazar ki, ben bile kendimi affedemiyorum. Kendimden nefret ediyorum."

"Zaman ver bana Taner. Birden unutamam yaptıklarını, affedemem belki ama; sindirmeme izin ver. Gelme üstüme lütfen..."

Taner kafasını sallayıp Hare ile kapıya doğru ilerledi. Elini kaldırıp zile bastığında Aliye Hanım gülümseyerek kapıyı açtı. İçeri girdiklerinde Beyza hemen abisinin boynuna atlayıp sarıldı.

"Abim çok özledim seni. Hiç arayıp sormuyorsun artık. İyice ihmal ettin beni."

Taner kız kardeşine bakıp gülümsedi. Saçlarını öpüp sıkıca sarıldı. Canıydı onun Beyza...

EVCİLİK OYUNU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin