Yüzbaşı

12.bölüm

Sabah alelacele uyandırılmıştık, daha gördüğüm rüyayı bile yarım kalmışken seokjinin buyruğuyla kıpkırmızı olmuş gözlerimizle mayışık mayışık içtimaya bekliyorduk yüz kişi olarak,

tabiki bir odada yüz kişi kalmıyorduk her bir koğuşta on asker vardı bölük1 bölük2 bölük3 diye ayrılıyordu bizde bölük7 deydik seokjin komutan bölük10'a kadar bakıyordu yani toplam yüz kişilik askerden sorumluydu.

Hemen yanıbaşımda erken saatte olmasına rağmen bu enerjinin nerden geldiğini anlamlandıramadığım bizimkiler dırdır etmeye başlamışlardı bile

"hayır oğlum ya şu dün gelen kız o komutanın nişanlısıymış ayağınızı denk alın yani komutan her an sıkabilir o ayaklarımıza"  jackson markı uyararak söyleniyordu. Markta umrunda değilmiş gibi kafa sallıyordu

"laa öyle bakma oğlum valla sıkar topuğumuza"  benim de odağım ikisindeydi esneye esneye dinliyordum o kadar esnemiştim ki gözlerimden yaş gelmişti,  "taehyung oğlum o ağzına çakacam bi tane ha geldiğinden beridir esniyorsun şu haline bak sanki pavyondan çıkarmışız"  tam pavyon ne alaka diyecektim ki jinyoung gelen komutanla bizi susturmaya çalışmıştı

"hişşt susun lan adam geliyor"   sonunda teşrif eden komutanımızla anında sessizleşerek yönümüzü ona çevirmiştik hepimiz

"kim lan o adam geliyo diyen"  Seokjin karşımıza geçer geçmez bu soruyu sormuştu duymuştu galiba jinyoungu, sertçe soran sesi ve sinirli bakışları ürkütüyordu insanı

jinyoung öne çıkıp benim komutanım demişti gözlerinde korku vardı
Sıçtın hadi şimdi sıva jinyoung

Seokjin öne çıkan jinyounga baktı.
"ben adam mıyım lan" 
bölükte sesiz bir kıkırtı olmuştu bu soruyla, bu ne biçim soruydu gülmemek için dişlerimi alt dudağıma bastırdım

Cevap vermeyip öylece duran jinyoungun dibine girdi,  "söylesene lan adam mıyım ben?"

Jinyoung sonunda kendine gelerek "evet komutanım" demişti bununla birlikte bizim bölüğe bakındım hepsi kıpkırmızı olmuştu muhtemelen kendilerini zorluyorlardı gülmemek için

Seokjin büyükçe sırıtıp bir adım geriye gitti daha sonra jinyoungun ensesine bir tane geçirdi
"siktir git lan it herif, koskoca bölük komutanıyım ben" 

meğer adam da şakalaşıyormuş, bizde burda ciddiye alıp gülmemek için kırk takla atıyorduk, bizim bölük bu cevapla birlikte rahat bir nefes alıp gülmeye başladılar, aynı zamanda bende daha fazla dayanamayıp kendimi serbest bıraktım

Bu adam kesinlikle oyuncu olmalıydı, resmen o sırıtana kadar tüm bölük diken altındaymışız gibi olduğumuz yerde susup kalmıştık,  adam şaka yapmayı da biliyormuş ama mümkünse bir daha yapmasın çünkü biz anlayana kadar götümüzden kan çekilmişti

"neyse daha fazla cıvıtmayın askerker"  hâla gülen koğuşa ciddi bir şekilde söylenmişti  
"emredersiniz komutanım".

Seokjinin gözleri gözlerime her değdiğinde sinirle tekrar başka bir yere bakıyordu galiba dünki meseleydi daha, bende inatla gözlerimi çekmiyordum

"öndeki parkuru görüyorsunuz dimi askerler" evet görüyorduk her yer çamurdu muhtemelen üstümüz başımız mahfolacaktı  yerlerde sürtünmekten,
"evet komutanım"  

"şimdi o parkuru 10 defa yalayıp yutacaksınız", diyip bana baktı  "asker kim taehyung sen hariç  6 defa yapacaksın işin vardı çünkü senin"  onaylanmamı beklemeden tekrar askerlere döndü
"tur bitince etraftaki çöpleri toplayacaksınız askerler ve bir de yemekten sonra toplaşın işim var yine sizinle anlaşıldı mı?"  çöp lafını duyunca bana bir rahatlama gelmişti yeteneğimin olduğuna şükrediyordum şu an