Ekrem yine okuldan çıkmış evine dönüyordu. Önüne bir taş katmış, tekmeleyerek elleri cebinde yürüyordu. Arkasından hiç beklemediği bir anda "Özür dilerim," diye bir ses geldi. Durdu, arkasına bakamadı. Aynı ses tekrar "Gelemedim. Özür dilerim," dedi. Seher'in sesiydi. Donup kaldı. Seher yanına geldi. "Beni beklediğini biliyorum. Gelmeyi çok istedim ama gelemedim," dedi. Ekrem çok mutlu olmuştu. İçinden bir ses "Dön ve sarıl kıza," diyordu. Yapamadı. "Şey... Önemli değil. Sonunda geldin sonuçta," dedi. Seher gülümsedi ve "Neden gelmediğimi sormayacak mısın?" diye sorunca Ekrem "Soru yoktu hani sorgulamamız gerekiyordu?" dedi. Ekrem'in verdiği cevap Seher'in hoşuna gitmişti. Seher Ekrem'in neden gelmediğini sormayacağını anlayınca kendisi geçerli bir sebebinin olduğunu ispatlamak istediği için anlatmaya başladı. "İlk tanıştığımız gün bana babamı sevip sevmediğimi sormuştun. Çok seviyorum demiştim. Ancak bazen anne ve babalar anlaşamazlar ve ayrılırlar. Benim annem ve babam da ayrılar. Babam yurt dışında yaşıyor. Senede sadece birkaç hafta görebiliyorum. Burada annem ve üvey babam ile kalıyoruz. Herkes herkesi her zaman sevemeyebiliyor. Sanırım üvey babam da beni pek sevmiyor. O gün bana iyi davranmadı. Dışarıya çıkamadım," dedi. Ekrem "Seni dövüyor mu?" diye sordu. Seher başını öne eğmişti. Ekrem Seher'in bu hareketinden şiddet gördüğünü anlamıştı. Şimdi Seher'e daha çok sarılmak istiyordu. "İstersen bizde kalabilirsin," dedi. Seher "O zaman beni öldürür," dedi. Ekrem ne diyeceğini bilememişti. Evlerine gittiklerinde Zeliha'ya Seher'in durumunu anlattı. Zeliha üzülmemiş aksine şaşırmıştı. Ekrem'in bir şeyleri anladığından şüphelenerek Seher'i anlattığını düşündü. "Oğlum, babanı kaybettik biliyorsun. Benim evlenmemi istemez misin?" diye sordu. Ekrem net şekilde istemediğini söyledi. Zeliha Ekrem'in daha fazla üstüne gitmek istemeyip konuyu kapattı.
Ertesi gün tekrar okul çıkışında Seher ve Ekrem buluştular. Ekrem "Ben seni neden hiç okulda göremiyorum. Hep okul çıkışında görüşüyoruz," diye sordu. Seher ders aralarında sınıftan hiç çıkmadığını söyledi. Ekrem Seher'in durumunu, babasıyla sorun yaşayıp yaşamadığını sordu. Seher evde de odasından çıkmadığını, çıkmadığı zaman sorun olmadığını anlattı. Seher'i üvey babasının dövmesine annesinin nasıl izin verdiğine şaşırıyordu. Seher daha fazla bu konuyu konuşmak istemediği için konuyu değiştirdi. Artık Ekrem de Seher'in konuşmak istemediğini anlayıp bir süre bu konuda soru sormayacaktı. Zeliha ise hala telefonla sürekli konuşmaya devam ediyordu. Ekrem geçen gün annesinin sorduğu soruyu da düşünerek annesinin bir sevgilisinin olduğunu düşünmeye başlamıştı. Zeliha'ya bunu sorunca Zeliha kaçamak yanıtlar veriyordu. Zeliha'nın verdiği her kaçamak yanıt Ekrem'in şüphelerini daha da arttırıyordu. Seher'in durumu ve Zeliha'nın davranışları Ekrem'in kafasını yeteri kadar meşgul ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Limonlu Şeker
RomanceEkrem ve Seher'in hüzün dolu bir hikayesi... Çoğu zaman hüzünlü, bir o kadar merak uyandırıcı bir hikayeye şahit olmaya hazır mısınız?