Sam

Yalan

Uyuyamıyordum.Düşüncelerimi bir kenara bırakıp sadece uyumak istemiştim.Ama aklımdan çıkmıyordu.Sevdiğim kadını larayı öldürmüş.Geri de bıraktığım ailemi,arkadaşlarımı hatta kendimi bile bırakıp yeni bir hayata başlamak üzereydim.

Bana en çok acı veren ise o geceden sadece hatırladığım altıma işemiş olmamdı.

Kaç kişi olduğumuzu nerede olduğumuzu ne zaman düşünmeliydim.Belki de ben öldürmemiştim.Ama ağabeyim benim öldürdüğümü söylemişti.Belki de yalan söylemişti.Neden yalan söylesin ki o benim ağabeyim değil mi söyler miydi. Delirmek üzereydim.Bir şeyler öğrenmek zorundaydım.

Telefonumu çıkartıp araştırmaya karar vermiştim.Eski mesajlarıma fotoğraflarıma ve videolarımı araştırırken küçük bir detay yakalamıştım.Çekilen Fotoğrafta beş kişiydik ama ben içlerinden birini tanımıyordum.Ve bu fotoğraf olay günü çekilmişti.O kişinin kim olduğunu bulmam lazımdı.

Gerçeği göremezsin sam bulamayacaksın katilsin sen katil Beni nasıl öldürebildin söyle
Söyle kanlarımda boğulacaksın sam unutma.

Çığlık atarak uyanmıştım.Artık kabusum olacağını hiç düşünememiştim.

Tabi bu düşüncelerimi değiştiren o telefonuma gelen sesli mesaj oldu.

Sam Katil değilsin Larayı sen öldürmedin.Gözlerimle gördüm Larayı öldüren kişi(sesler kesildi)beni de susturmak istediler.Kaçıyorum sakın abin ile iletişime geçme o da bu planın içerisinde.Lütfen ölme Sam.Kendine iyi bak

Bu mesaj bende. Tuhaf bir duygu bırakmıştı.Bir taraftan mutluydum.bir taraftan da şüpheliydim.Ama mesajı gönderen çocukluk arkadaşım ova göndermişti. Hayatında  bir kere bile yalan
söylememişti.Mesajın doğruluğu ihtimalde olsa vardı. Bunun için ova ile iletişime geçmem lazımdı.

Hızlıca toparlanıp kaldığım hotelden ayrılmak üzereydim ki camdan dışarı baktığımda polis arabasını fark ettim.

Arabadan inip doğruca hotelin içine doğru yürümeye başladılar.Kesin beni sorucaklardı bir suçlu gibi gözüküyordum dışarıdan.Yakalanmak istemiyordum bu olayı çözmeden,sevdiğim kadının katilini bulmadan kendimi ele vermeyecektim. Bu yalanı ne olursa olsun ortaya çıkaracaktım.