Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Biri kafamı tutabilir mi?"
Jimin, Nadia ve benim ortamda otururken uykulu olduğundan başı sürekli sağa sola düşüyor ve biraz daha devam ederse kırılacakmış gibi duruyordu. "Onun yerine erken uyumayı denemeliydin?" Nadia, Bayan Marx'ın duymaması için fısıldar bir şekilde konuşurken gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırıyordum.
Jimin'in büzülmüş dudakları, kısılan gözleri ve aşağıya doğru sarkan kafası oldukça komik duruyordu. "İşim vardı..." Diye fısıldarken sabahın dördüne kadar ne gibi bir işi olacağını düşündüm. "Yoksa Yoongi'yi mi düşünüyordun?"
Üç gün olmuştu.
Jimin'in sürekli Taehyung'un yanında dolaşan siyah saçlı çocuğa bakıyor oluşu dikkatimi çekerken sonunda onun ismini Taehyung'a sorarak öğrenebilmiştim.
Aniden açılan gözleri ile bana bakarken Korece bir şekilde küfür ettiğini dudaklarını okuduktan sonra anlamış ve bu ister istemez sesli bir kahkaha atmama neden olmuştu.
Tabii bu sefer küfür etme sırası bendeydi zira Bayan Marx dahil olmaz üzere tüm sınıf bize doğru dönmüştü.
Yutkundum.
"Bu kadar komik olan ne Lera? Bizimle de paylaşmak ister misin?"
Sesi her ne kadar nazik ve sakin çıkıyor olsada gözleri adeta biraz sonra elindeki ince çubuğu bana saplayacakmış gibi bakıyordu.
Gülümsemeye çalıştım.
"Ben..."
"Galiba Lera kendine oldukça güveniyor hocam!" Ön kısımlardan henüz tanımadığım bir kız konuştuğunda kaşlarım çatıldı. Bayan Marx sandalyesine otururken başıyla tahtaya çıkmamı işaret ettiğinde Jimin'e döndüm. "Kendine olan güvenini neden fiilen göstermiyorsun Lera?"
Yutkunurken göğsümün ortasında oluşan baskıyla yumruklarımı sıktım. "Sakin ol ve bildiğin birkaç figürü göster." Jimin dudaklarındaki güven verici tebessüm ile bana bakarken usulca başımı sallamış ve ayağa kalkmıştım. Şimdi meraklı gözlerin daha çok odağına girerken bana yüzündeki gereksiz sırıtış ile bakan kıza karşın gözlerimi kıstım.
Canına susamış olmalıydı.
"Seni izliyoruz."
Bayan Marx'a bakmaya bir son verirken şimdi tüm duvarı kaplayan boy aynasının önünde duruyordum. Sınıftakiler arkamda kalırken aynada ilk gördüğüm yumruğunu kaldırarak fighting yapan Jimin olmuştu.
Başa gelen çekilir düşüncesi ile derin bir nefes aldım.
Okulun üçüncü gününde yaşadığım bu an için kendime kızarken sıkarak avuç içlerimde tırnak izleri bıraktığım elimi çözdüm. Gözlerim ayakkabılarıma takılırken onları çıkararak bir köşeye bıraktım. Sınıfta duyduğum fakat dikkate almadığım gülüşmeler Bayan Marx tarafından yok edilirken tekrar ortaya, aynanın önüne geçtim.
