25 ¤ BÖLÜM ¤

20K 790 270
                                    


Merhaba arkadaslar :)
Nasılsınız ? Umarım iyisinizdir. Ben de bir hasta olup bir iyileşiyorum. Ortalıkta fena salgın var 50 küsürlerde domuz gribinden ölen var ülkemizde , yani ben öyle duydum. Sürekli kendinize dikkat edin ve eminim titizsinizdir ama siz yinede elinizden geldiğince titiz davranmaya çalışın. Yani siz değerli kuzucuklarımı düşünüyorum. Neyse bölüme gelirsek umarım beğenirsiniz. Baya uzun bir bölüm oldu diye düşünüyorum.

İyi okumalar kuzucuklarım :D

Laradan....

Biraz daha dibine girerek bakışlarımı gözlerine sabitledim ve nefesimi yüzüne doğru serbest bıraktım. Ona bu denli yakın olmak çok zor zira hemen yumuşayabiliyorum ama şuan kıskançlık hormonlarım daha da ön plandaydı.

Aura denen kız kim ?

Can'la aralarında neler geçmişti ? Beni çıldırtan öpüşlerini onada tattırmış mıydı ? O öpülesi dolgun dudaklarını teninde gezdirmiş miydi ? Benim ona sarılıp deniz kokusunu içime çektiğim gibi o kızda aynısı Can'a yapmış mıydı ? Benim mütevazi hayallerimin çok üstünde şeyler yapmışlar mıdır ?

En önemliside onu sevmiş miydi ?

Benim her şeyimle ilkim olan adamın ben ya ilki değisem ! Ya bana hissettikleri Aura denen kıza daha yoğun hissettiyse ! Belkide onu unutmak için beni kullanıyordur ! Bunu yapar mıydı ? Duygularımla oynar mıydı ? Offff !!!! Deliriceğim.

Ondan şüphe etmelimiydim yoksa güvenmelimiydim !

Beynimi kemiren sorular git gide sinirimi ve olan gücümü daha da arttırırken derin bir nefes daha alıp verdim.

Gözlerim hala gözlerine bakarken ona olan tüm özlemi me rağmen kendimi kastım ve karşısında dik durarak tek kaşımı kaldıra bildim.

'' Aura kim ? '' diye sorumu yöneltince yine sesini çıkarmadı. O da gözlerini gözlerime dikmişti ve yaptıklarımdan etkilendiği aşikardı ama umrumda bile değildi şuan için. Az önce ilk defa birinin canını aldığımın farkındayım ve normalde şuan ağlayıp zırlamam gerekiyor , nasıl böyle bir şey yapabilirim diye vicdan azabı çekmem gerekiyor ama neden se öfke ve kıskançlık bedenimi ele geçirmişti.

Can'ı kendime ait hissediyordum ve ona birinin dokunucak olması ya da önceden dokunmuş olması bile beni çileden çıkartmaya yetiyordu. Ben utancımdan ve gururumdan ona dokunamazken , kızların ona yiyicekmiş gibi heran üstüne atliğcak olmasına tahammül edemiyordum. Kalbi yalnızca benim olsun istiyorum. Bana ait bir kalp , benim için atan bir kalp , beni hisseden ve hissettiğinde atışı şiddetlenen bir kalp olsun istiyorum. Ben kendimi onda buluyorken onunda böyle olmasını istiyordum.

Kahretsin ki onu çok istiyordum. Herşeyiyle benim olsun istiyordum. Yalnız beni sevsin . Belkide çok bencillik ediyordum.

'' Can ! Aura kim ? '' diyince bıkkınlıkla nefesini dışarı verdi ve '' Önemsiz biri. '' diye yanıtladı.

Histerik bir kahkaha dudaklarım arasından dökülü verdi.

'' Dalgamı geçiyorsun sen Can ! Önemsiz dediğinin abisi boğazıma dikenli teli dolayıp gebertiyordu az daha beni !!! '' diye öfkeyle bağırdım. Resmen şaka gibi önemsiz diyordu.

Sinirle suratıma bakınca '' Kime bağırıyorsun lan sen ! '' diye oda bağırınca bendeki bütün ipler koptu. Derler ya açtım ağzımı yumdum gözümü aynen o moddayım şuan.

'' Sana bağırıyorum var mı ? Naparsın ha beni de Erene yaptığın gibi ölesiye döver misin ? Her oto boka sinirlenince yaptığın gibi ezip geçer misin ? Naparsın ha naparsın ? Daha ne yapabilirsin ki ! '' dedim. Ardından ondan uzaklaşarak bir kaç adım geriledim ve şu bir kaç ayda başıma gelenlere rağmen hala nasıl akli dengemi kaybetmediğime şaşırdım. Ellerimi saçlarıma geçirdim ve hıncımı kendimden alarak saçlarımı çekiştirdim. '' Anlamıyorum seni anlamıyordum ! '' diye kendi kendime söylenirken Can araya girdi.

BİR ÇİFT KIRMIZI GÖZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin