40 • BÖLÜM •

5.4K 248 83
                                    


Selam canlarım.
Umarım beğenirsiniz.
Bana destek olan tüm kuzucuklarımı öpüyorum. İlerde kısmet olursa İstanbul'da olan kuzucuklar ile görüşmek , tanışmak isterim. İsteyenler oluyor ve bende çok istiyorum.

İyi okumlar. :D :*

Bölüm şarkısı = Ariana Grande , The Weeknd - LOve me Harder. / Poets of the Fall - The Poet and the Muse.

________________________________________________________________________________________________


Eylül'den...

'' Yarım saattir biri bizi görür diye bir yere oturamadık farkında mısın ? '' dedi kalın olan o tok sesi yerini bıkkınlığa bırakarak. Yanaklarımı şişirdim ve kendimi sıktım. Eren yavaşça bana doğru döndü ve yüzünü yüzüme doğru eğerek  işaret parmaklarını yanaklarıma bastırdı. Dudaklarımın arasından çıkan nefes Erenin yüzüne doğru yol aldı ve Eren gözlerini kapadı.

'' Bu his çok güzel ! '' dedi dudağının bir kenarını hafifçe kıvırarak. Hafiften kızaran yanaklarıma aldırmadan sordum. '' Hangi his ? '' Muzip bir tebessüm ile yüzüme baktı ve '' sıcacık dudakların arasından akan ılık rüzgar misali nefesini küçük fındığım. " dedi.

Artan kalbimin hızı ateşimi yükseltirken bir yandan da elim ile kendimi yelliyordum. Eminim ki yüzüm utancımdan kıp kırmızıydı ve bu kırmızılık yüzünden bir daha kızarıyorum. Eren halime bakıp otuz iki dişini göstererek sırıtırken kaşlarımı çattım ve sağ elim ile sırıtan ağzını tutup sıktm. Elim arasında sıkışan dudakları mırıldanırken '' Sen beni öldürmeye mi çalışıyorsun ? '' dedim sahte bir kızgınlık ile.

Anlamsız çıkan mırıltılarının ardından elimi çektim ve tek kaşımı kaldırarak yüzünde gezdirdim gözlerimi. '' Benim sevgim yüzünden bile ölemezsin. '' dedi. Biraz afallasam ve biraz anlamasam da sesimi çıkarmadım.

'' Neyse ne ! Biri bizi görür ve Can'a söylerse bu hiç iyi olmaz ! '' dedim sıkıntılı bir mırıltı eşliğinde. Eren doğrularak , kaşlarını çattı ve iki kaşının arasında kısa bir çizgi oluştu. İşaret parmağım ile o kısa çizgiye dokundum ve anında gevşeyen kaşları ile kısa çizgisi yok oldu. Hafifçe parmak uçlarımda yükselerek  yanağına bir buse kondurdum ve '' Sana bir şey olsun istemiyorum ! Hele ki son olanlardan sonra ! '' dedim ve diğer yanağına da bir buse kondurdum. Ben ne ara bu hale geldim. Erenin yanında kendime engel olamıyorum ve içimden ne gelirse onu yapıyorum ve şuan biri görse biteriz.

'' Bak Eylül ! Beni hafife alman hiç hoş değil ! En son olayda Can'a karşılık vermedim ve emin ol ki ben karşılık verseydim kuzenin bu kadar rahat olmazdı. Tamam Canı belki yenemeyebilirim sonuçta başını alıp giden bir şanı , sayısız kazandığı dövüşü ve geride bıraktığı karanlık bir geçmişi var.  Ama hepsi Lara ile tanışana kadar. Farkında değil misin Eylül !  Eski Can yok karşımızda ! Adamın gözleri bile farklı bakıyor her şeye ! Özellikle Lara ve Lara söz konusu olunca ! Ve hiç unutmaman gereken bir şey daha bu kaslı kolları boşuna yapmadık hanımefendi ! Bir ara gel de sana göstereyim. '' dedi ve dudaklarıma bir buse kondurdu.

Bense gülerek omzuna hafif bir fiske attım. Tamam söylediklerinde haklıydı ama Canın eğer gözü dönerse hiç kimseyi görmezdi. Çünkü eğer bir kere sinirlenir ise bir daha dönüşü olmaz !  Umarım Lara bize bu konuda yardım eder çünkü Eren illaki bu bir haftadır süren kaçamak buluşmalardan rahatsız olacak ve benim acilen bir çözüm üretmem gerekiyor. Tabi Laranın şu son zamanlarda değişen ruh hali ve sürekli diken üstünde olmasından dolayı doğal olarak ta Can da çok rahatsız. Ve bu işleri daha da çıkılmaz bir hale getiriyor.

BİR ÇİFT KIRMIZI GÖZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin