kahvaltı bittikten sonra Addy , bizim için sıcak çikolata yapmaya gidince otuma odasında ben ve Jason kaldık.
+ anlat bakalım İtalyan kız. kimsin sen?
adım Milena Sanders, 18 yaşındayım. terazi burcuyum. farklı olan her şeye ilgim var ; farklı dillere, farklı ülkelere, farklı giyim tarzlarına ve farklı insanlara. Londra benim için ayrı bir aşk, asla gerçekleşemeyeceğini düşündüğüm, imkansız sandığım bir hayalimdi +
+ pek de imkansız değilmiş. şuan buradasın
evet ama gelmek için neler yaptım tahmin bile edemezsin... +
+ biliyorum. halam anlattı
kendimi karşısında çok korumasız hissettim. Addison konuştuğumuz her şeyi gelip Jason'a mı anlatmıştı?
+ okaaay, my turn! ( tamamm, sıra bende! )
+ adım Jason Parker. kova burcuyum ama yükselenim koç. her ikisinin özelliklerini fazlasıyla taşıyorum. 18 yaşındayım, uçak mühendisliği okuyorum ama bölüm değiştirme ihtimalim var, İspanyolca öğretmenliği de düşünüyorum
- ben geldim, alın bakalım.
teşekkürler +
- eee, tanıştınız mı?
+ evet. ella es tan hermosa y dulce
( o çok tatlı ve güzel)
umm, ben İspanyolca biliyorum yalnız +
+ oh shit! yakalandım
I told you mister Parker, I'm interesting to a different language +
( size söylemiştim bay Parker, farklı dillere ilgim var )
+ wow, aksanın çok iyi
- evet, ondan ders alırsın artık
+ halam seni sürekli gezdireceğini söylemiş ama onun buna, o kadar vakti olduğunu sanmıyorum. boş olduğu zamanlarda tabii ki gezersiniz ama çoğunlukla seni gezdiren ben olucam 😉. hem, halamdan daha iyi bilirim buraları
- ne!? senin yaşın kadar Londra'ı baştan sona gezmişliğim var benim
Jason ile birbirimize bakıp gülmeye başladığımızda Addy'de bizimle gülmeye başladı
+ peki, sen ne okuyorsun
ingilizce öğretmenliği +
+ tahmin etmiştim. CELTA alıcak mısın? belki burada öğretmenlik yaparsın?
elbette alıcam. 2. ayımda CELTA için kurs araştırması yapıcam zaten +
+ your guide is at your disposal Miss Sanders
( rehberiniz emrinizdedir bayan Sanders )
thank you for your kindness Mister Parker ^^ +
( nezaketiniz için teşekkür ederim bay Parker )
- peki ne zaman başlıyorsun bu programa, öncesinden biraz dinlenip buranın tadını çıkarmak istemez misin? hem alışmış olursun
tabii. bu hafta biraz etrafımı tanıma amacıyla sadece gezip dinlenicem. ama haftaya günü gününe programıma uymam gerek. zaman çok değerli, elimden geldiği kadar tadını çıkarmak ve faydalanmak istiyorum +
+ eğer kafana yatan üniversite olursa burada kalır mısın peki? bilirsin, Oxford ve Cambridge burada.
bunu o kadar çok isterdim ki. ve eğer ailemi tatmin edersem burada okuyabilirim. bilirsin, beni kısıtlamayı çok seviyorlar. ama geçerli sebeplerim olursa kalmama ses çıkarmazlar diye düşünüyorum +
+ evet, bu süreçte sana sağladığı faydaları onların gözüne sokarsan ve İtalya'daki imkanları biraz kötülersen halledersin bence. hem sen 18'sin yani çok da karışma gibi bir hakları yok
- oof, şimdiden yetişkinler gibi konuşmaya başlamayın! gençsiniz ve gençliğinizin tadını çıkarın. Anı yaşamaya bakın, sürekli gelecek kaygısıyla hayat geçmez. bakın bugün hava çok güzel, yerinizde olsam bu fırsatı değerlendirip çoktan dışarı çıkmıştım. hem, bugün Harry Potter sergisi var, oraya da gidebilirsiniz
+ sen gelmiyorsun değil mi?
- hayır bebeğim bugün çok işim var ve gece mesaisi bu hafta bende. üzgünüm Milena, iş saatlerim bazen uzun sürüyor o yüzden yanında olamayacam. Ama Jason sana göz kulak olur diye düşünüyorum. değil mi Jason?
+ Exactly!
( kesinlikle! )
hiç sorun değil. gece mesaisi derken, kaç gibi eve geliyorsun? +
- sabaha karşı 5 gibi
gerçekten mi? peki bu her gün böyle midir? +
- hayır, her hafta farklı birine sıra geliyor ve bu hafta sıra bende. her 2 ayda bir, 1 hafta boyunca böyle mesaiye kalıyorum
anladım +
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UZAKTAKİ DENİZ
Teen FictionAsla gerçeklemeyeceğini bildiğiniz, gerçekleşmesi imkansız bir şeye aşık olur musunuz? mesela görmediğiniz bir nehrin şırıltısına, duymadığınız insanların sesine, gitmediğiniz ülkelerin topraklarına... bunu yapar mıydınız kendinize? Bu; hayallerin...