2.Bölüm: "Geçmiş'in Tokmağı."

336 20 81
                                    

Billie Eilish, Everthing I Wanted.

Billie Eilish, Everthing I Wanted

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

2.Bölüm: "Geçmiş'in Tokmağı."

Geceyi sever şeytanın iyisi,
Gündüz vakti doğrultamaz büktüğü belini.

Hava soğuktu ve çeşitli sancılarla bezenmiş olan ruhumun hissedebildiği tek şey buydu.

İradesizliğin vebali dudaklarındaki zehri damlalar halinde yeryüzüne indirirken, bedenimdeki soğukluğa çarpıcı bir darbe gibi inen kar taneleri tenime değiyor, durulan bakışlarım tarifsiz bir acıyla kavruluyordu.

Zihnime düşürdüğüm gölge derin bir soluğu içine çekerken buğulanan gözlerim flu bir beyazlıktan öteye gidemiyor, parçalanmışçasına ağrıyan göğsüm, bedenimi hissettirdiği bu acıyla ayakta tutuyordu. İçimden yükselen ateş, ruhumun saydam duvarlarında yalpalanıyordu lakin benliğimin üşüyen uzuvları bu saydam duvarın bir adım ötesine geçemiyordu.

Hissettiğim yorgunluk öylesine fazlaydı ki, içinde bulunduğum bu durum zihnimin kanallarını tıkıyordu.

Güçlü iniltilerin döküldüğü yarık dudaklarım ölümün üzerine kondurduğu bir çift yarayla taçlanmış, çıplak bedenime bir diken misali batan saç uçlarım aklıma derin bir oyuk açmıştı.

Uğuldayan kulaklarım ve yakıcı bir ağrıyla katledilen zihnim, göğüsümdeki bu anlamsız acıya dair bir iz arıyor, dakikalar kaderin suyuna kapılarak şiddetle akarken belleğimdeki hiçbir veri bu öldürücü acıyla eşleşmiyordu.

Zihnimi dumanaltı bırakan ve tüm varlığımı dipsiz bir kuyuya iten bu acı, güç bela yüzeye çıkan soluklarımı genzime dayıyordu. Boğulmak üzere olan bir anı zihin kıyıma vurduğunda, nefes alamıyor olmanın verdiği telaş sıcak bir soluk olup döküldü dudaklarımdan.

Yaşıyordum.

Midemden yükselen alev tüm yemek borum boyunca tırmanırken kulaklarıma hücum eden uğultular yalınlaşarak birer kelimeye dönüştüğünde, "İki gün oldu." Dedi endişeli bir kadın sesi. "Şimdiye dek defalarca kez uyanması gerekirdi."

Düşüncelerimi dumura uğratan uğultuların arasından idrak edebildiğim bu sözler, kapalı gözlerimin üzerine dayanarak başka bir anının kapısını açmıştı. Duyduğum bu sesler öylesine uzaktan geliyordu ki, kelimeleri ayırt etmek neredeyse imkansızdı. Sessizliğin oluşmasına müsaade etmeden, "Böyle anlaşmamıştık seninle," diye çıkıştı aynı tok ses. "Anlayamıyorum, nasıl bu kadar sorumsuz olabilirsin? Nasıl yaparsın bunu bize, bu yaptığın şeyle kimseye büyüklüğünü göstermiş olmuyorsun, kendi ellerinle kendi ayağına sıkıyorsun ve bu defa beni de yakıyorsun!"

ŞEYTAN OBRUĞU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin