Doğruluk Cesaretlik

17 5 2
                                    

Okulun öğle arasında arkadaşlarımla birlikte kantinde bir masaya oturduk. Çoğumuz farklı sınıflardaydık her teneffüs buluşuyorduk. Kantindeyken birbirimize derslerin nasıl geçtiğini, en nefret ettiğimiz hocaları,hoşlandığımız veya nefret ettiğimiz kişileri ve ne yiyeceğimizi konuşuyorduk. Arda elleriyle göbeğini tutarak "Abi ne zaman yiyecez yemeği karnım aç, açlıktan öleceğim şurada yaa" dedi. Daha sonra "Demek abi ha! Heralde arada bir grupta bir kız olduğunu unutuyorsunuz" dediğimde herkes güldü ve Burak devam etti "pardon İrem arada bir grupta kız olduğunu unutuyoruz" o anda yanaklarımın kızardığını belli etmemek için hemen söze daldım. "Harbi Arda haklı, karnım kazınıyor ne yicez?" herkes bir kez daha güldü ve bu seferde Efe ayağa kalkarak "Çiğ köfte yicez tabi bugünlük benden olsun" Efe elinde çiğ köftelerin olduğu bir tepsiye yanımıza geri geldi ve masaya bıraktı. "Oooo kantini getirseydin ayağımıza reis" dediğimde öncelikle bana pis pis baktı sonrada cevap verdi "gel kolaysa sen taşı İrem" ortamı yumuşatmak için Barış hemen araya girdi. "Gömülün kardeşlerim ve İrem" yemeğimizi bitirdikten sonra çöplerimizi atıp masaya tekrar oturduk. Öğle arası 50 dakika olduğu için zamanımız daha bitmemişti. Sıkıntıdan patlamamak için 'doğruluk cesaretlik' oynamaya başladık.

Şişeyi ilk olarak Burak çevirdi. Hamza Efe'ye soruyordu. "Doğruluk" dedi Efe ve Burak devam etti "Ee söyle bakalım kardeşim, bizi yengeyle ne zaman tanıştıracaksın" Efe bunun üstüne dalga geçerek "bilemem ne zaman tanıştıracağımı kalitesini düşürün istemem açıkçası" bizim oturduğumuz masadan 'Ooooooo' diye sesler yükseliyordu. Birkaç kere daha çevirdikten sonra son turu oynayacaktık ve ben çeviriyordum. Çevirdiğimde Hamza çıkmıştı -ben Hamza'ya soruyordum- bir şey dememe izin vermeden hemen atladı
"Cesaret! Hadi bakalım ver görevi"
"Madem bu kadar iddialısın ozaman zor bir şey seçeceğim hmmm buldum! Mahalledeki terk edilmiş evin içerisine gireceksin" kısa bir sessizlik oldu ve Arda devam etti "bu biraz fazla değil mi sencede İrem?" Hamza ayağa kalkıp göğsünü gererek cevap verdi "Yok ya ben cesurum, yiğitim bu görevi yapabilecek en uygun kişi benim yapacağım!" sözünü bitirdikten sonra biraz düşündü ve ekledi "okuldan hemen sonra" hepimizi güldürmeyi hep başarıyordu. Öğle arası bittiği için hepimiz sınıflara dağıldık...

Sonraki bölümü yarın yayınlayacağım
Fikirlerinizi yorum kısmına yazabilirsiniz. Bir sonraki bölüme kadar görüşürüz...

Perili EvHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin