Öncelikle hepinize selamm
bu bölümde biraz Burak'ın soğuk kanlılığına değineceğim. Şimdi bazılarınız İrem bu durumdayken neden halen burda kalmak istediğini sorguluyorsunuzdur. Kısaca şöyle söyleyeyim Burak arkadaşlarına çok düşkün, bağlı bir insan ve onu burda bırakırsa ona ihanet etmiş olacağını düşünüyor. Bu yüzden onu bulmaya bu kadar odaklanmıştı. Neyse bu konuya yeterince açıklık kazandırdığımı düşünüyorum. Ozaman hadi okumaya başlayınn...Şaşkınlık içinde Burak'a baktım ama o ciddiydi. Bacağıma bakıp Burak'a geri döndüm ve "canım acıyor ama dayanabilirim" dedim. Aslında içten içe fazla dayanamayacağımı biliyordum ama bunu çok istiyordu. Burak tekrar telefonunu alıp gruba mesaj attı.
Burak:İrem'in durumu gayet iyi
Kendisi söylediEfe:Abi o seni üzmemek içindir
Durumu kötü...Arda:Geleceğin doktoru konuştu
IhdkgwjfqTamam susun!
Durumum iyi
Dayanabilirim
Burdan çıkar çıkmaz hastaneye gideriz...Burak:Duydunuz
Yani gördünüzTelefonunu bana döndürüp saati gösterdi saat sabah 9'du. Tek hamlede ayağa doğruldu ve beni kucağına aldı. Bu kattan yukarı çıkmıyorduk ama başka odalara girip, aşağı kata inebiliyorduk. Bu katta gezilecek bir yer kalmadığı için aşağı kata indik. Tüylerim diken diken olmuştu. Burak'ın boyununu kollarımla iyice kavradım ve başımı omzuna gömdüm.
Aşağıya indiğimizde koridor bir öncekinden daha uzundu, sanki ev aşağı indikçe derinleşip, genişliyordu.
İlk odaya geldiğimizde Burak kapıyı açamamıştı. Beni yavaşça yere bıraktı ve kapıyı zorlamaya başladı. Evin eski
olmasına rağmen kapı çok sağlamdı. En son yorulunca yanıma oturdu ve derin bir nefes alıp "kapı açılmıyor ya Hamza ordaysa..." derken sözünü kestim ve bağırmaya başladım. "HAMZA BURDA MISIN BU CEHENNEM GİBİ EVDE SENİ ARIYORUZ BURDAYSAN SES VER HAMZAAA" sessizlik oldu. İçeriden de ses gelmedi. Ama odanın içinde olan şeyi çok merak ediyordum. Gece olunca oraya bakmaya karar verdim.Odaların hepsine bakmaya fırsatımız olamadı, bizde en son baktığımız odanın bir köşesine oturduk. Geceyi orda geçirmeyi planlıyorduk. Burak çok yorulmuştu bu yüzden hemen uyudu. -tam yanımda uyuyordu.- onu uyandırmamaya çalışarak olduğum yerden kalktım. Ayağıma basmamaya çalışarak duvara tutanarak ilerledim. Merdivenlerin orda gördüğümüz ilk kapıya geldim. Kapının kolunu tutup kendime çekip bıraktığımda kapı açıldı. İçerisi çok karanlıktı, zorlukla içeri girip telefonumun ışığını yaktım. - fenerimi almamıştım - Kapı arkamdan kapandı ve tüm gücüyle kapıya vurmaya başladım. Arkamdan gelen hırıltı sesi çok tanıdık gelmişti. Ama bu sefer her zamankinden çok daha yakından geliyordu. 6. Hissim delirmişti.
Yavaşça arkama döndüğümde arkamda tuhaf bir şey gördüm. Gördüğüm şey daha önce hiç gördüklerime benzemiyordu. Yaratık bana yaklaşırken korkudan donmuştum...
Burak'tan;
Uyandığımda yanımda İrem yoktu. Hızlıca ayağa kalktım ve telefonumu alıp gruba mesaj attım
İrem yok.
Arda:Nasıl abi
Efe:NE!?
Barış: ...
Bu katı arayacağım
Siz ayrılmayın!Telefonumu kapatıp hızlıca daha önceden girmiş olduğumuz odalara girdi. Hiç birinde yoktu. En son merdivenlerin önünde zorlamalarıma rağmen açılmayan kapıya geldim. Kapı aralıktı, burda olabilir miydi?
Bu bölüm biraz kısa oldu ama diğer bölümü daha uzun yazmaya çalışacağım. Bir sonraki bölüme kadar görüşürüz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Perili Ev
ParanormalDoğruluk mu? Cesarerlik mi? oyununu oynayan bir grup arkadaş şişeyi çevirdiğinde görev olarak terk edilmiş bir eve girerler...