Yeni yılınız kutlu olsun...
Okuldan sonra, okulun kapısında buluştuk. Hamza yoktu, polisler ne kadar arasada bulamamışlardı. Bizde sokağın sınırındaki terk edilmiş evin önüne gittik. Aslında buraya daha önce hiç bu kadar yaklaşmamıştım, nedense yakına geldiğimde 6. Hissim delirmişti. Ben böyle ruhani şeylere çok ilgi duyuyordum. Biz bir önceki günden herkesin ne getireceğini konuşmuştuk. Ben herkese eldiven getirmiştim. Sonuçta hijyen önemli, burdan kim bilir nasıl mikroplar bulaşabilirdi. Burak hepimize el feneri, Efe bir kaç tane zil, Arda halat ve Barış'ta poşetler getirmişti. Poşetleri delil bulduğumuz zaman kullanmayı planlıyorduk. Bahçe kapısını açtığım zaman çıkan gıcırtı kulaklarımı sağır etti. Gıcırdayan kapılar, terk edilmiş bir ev bunlar korku filmi izleyen kişilerin sonunu tahmin edebileceği şeyler...
Kısık bir sesle "ya korku filmlerindeki gibi olursa, baksanıza terk edilmiş bir eve giriyoruz gıcırdayan kapılar evin çatısında kargalar var. Ya Hamza'ya bir şey olduysa" dedim. O sırada girdiğim şoktan beni çıkaran şey Burak'ın eliydi. Elini omzuma koymuş "kötü düşünmemeliyiz, Hamza kötü bir durumda olabilir ve kardeşimize yardım etmeliyiz o bizim için bunu yapardı" demişti. Elini omzundan çekti ve önden gitti. Arkasından kapıya kadar bahçede göz gezdirerek yürüdük. Bunca şey yıkık dökük olsada kapı sağlamdı. Burak kapının kolunu tutuğunda kapı gıcırdayarak açıldı. Ben korkumdan Burak'ın koluna sarıldım,Burak koluna sarılmama izin verdi. Ve yavaşça içeri girdik. İçeri girdiğimizde içeride hiç ışık yoktu ve etrafta bir rutubet kokusu vardı. Eşyaları paylaştırdık ve gruplar oluşturduk. Burak ve ben bir grup, Arda, Efe ve Barış başka bir grup oluşturduk ve dağıldık. Burası çok büyüktü. Dışarıdan bakıldığından çok daha büyüktü. Onlar birinci arayacaklardı. Burak ve bende bu katı arayacaktık. - üst katları Arda, Efe ve Barış, bu katı ve alt katları Barış ve ben arayacaktık- Hepimiz fenerlerimizi açtık ve Burak "bir şey olursa ya arayın yada medaj atın bir şey bulduğunuzda falan" dedi. Ve dağıldık. Ben halen Burak'ın koluna sarılıyordum. Her odaya giriyorduk ama hiç bir şey bulamıyorduk. Ayrıca diğer gruptanda bir mesaj gelmiyordu. Katta kalan son odaya girdiğimizde yerde kan damlaları vardı ve yerde kana bulanmış bir kumaş parçası vardı. Bu Hamza'ya aitti. O gün, kaybolmadan önce üstüne giydiği o aptal tişörtün kopmuş bir parçasıydı.
Burak kana bulanmış kumaş parçasını eline aldı ve "o burdan geçmiş... Gruba mesaj at, yaklaşıyoruz" dedi. Bende dediği gibi telefonumu aldım ve gruba mesaj attım;
Delil...
Barış:Ne delil mi?
Efe:Ne diyon abi ya
Pardon İrem
Khfigsra
Randoma baq ya
Onu bile yapamadım
Tabi korkudan
Burası çoook kasvetli valla
Yalan malan korkuyorum
Ben bile korktuysam
Offffff
Aga be
Halimize bak...Arda:Olm ben bu kadar saçmalamıyorum
Kes bir sesini
Anlatsın kız
Hem sen nerden getirdin konuyu buraya
Yani şüpheli
Sendeyiz İrem...Ha Allah'a şükür
Kan!Barış:Açık olsan biraz daha
Hamza'nın kanlı tişörtünü bulduk
Daha doğrusu parçası
Ama delil...
Sizde ne var?Efe:Yoq valla bizde bir şey bacım
Bulamadık biz
Arıyoz...
Aramaya devam
Motivasyonumuz düşmesin...Göz devirip telefonumu cebime koydum. Ve Burak'a döndüm. O da elindeki kanlı parçayı poşete koyuyordu. Bende poşeti tutup Burak'a yardım ettim. Daha sonra aniden bir çıtırtı sesi geldi. Bende korkuyla havaya sıçradım ve Burak'a sarıldım. Kafamı göğsüne gömdüm ve "ölücez ölücez... Burak korkuyorum" dedim. Burak'ta bana sarıldı, sonra beni arkasına aldı ve ses gelen yere yürümeye başladı. Cidden hiç korku filmi izlemedimi ki? Yani ses gelen yere gitmek belaya bulaşmaktır. Ama sanırım zaten bulaşmıştık. Ses üstü örtülü bir kutudan gelmişti. Bir nefes alıp örtüyü hızlıca çekti,içinde sadece küflenmiş eşyalar vardı. Bana dönüp "Burda korkulucak bir şey yok biraz cesur ol. Hamza bunu senin için yapardı" dedi. Bir şey diyemedim, zaten ne diyebilirdim ki. Bu katın her yerini gezmiştik, bu yüzden alt kata indik. Her basamak gıcırdıyordu, bu benim tüylerimi diken diken ediyordu ama bir şey söylemiyorum.
Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Önerilerinizi yoruma yazabilirsiniz.
Sonraki bölümüde en kısa sürede yayınlayacağım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Perili Ev
ParanormalDoğruluk mu? Cesarerlik mi? oyununu oynayan bir grup arkadaş şişeyi çevirdiğinde görev olarak terk edilmiş bir eve girerler...