Bölüm :5 Bu Nasıl Okul?!

190 5 0
                                    

Gece hiç uyumadım nerdeyse. Heyecandan olsa gerek. Bugün izinliydim. Çalışma saatlerim de okul sonrasına yani geceye alınmıştı. Çağlar da okuduğu için onla beraber çalışacaktık . Bu gideceğim okul değildi bildiğin saray yavrusu. Kim bilir ne aileler ne paralar veriyordur bu okula çocuklarını yollamak için. Kendimle gurur duyuyordum bir yandan. Bu okula parayla gelenler daha havalıydı tabi. Bu okul tanımadığım aileme kapak niteliğinde olsun diye düşünüp ne giyneceğime karar vermeye başladım. Asker yeşili salaş gömleğimi ve yırtık kotumu giydim. Kumral saçlarımı hafifçe taradım ardından spor ayaklarımı giydim ve otelden ayrıldım. Cüzdanımı baktım ve sadece 10 TL kalmıştı.Taksiye değilde otobüse binmeye karar verdim. Otobüse bindim yer yoktu. Neden herkes bana uzaylıymışım gibi bakıyor? Aldırış etmeden otobüsten indim. Biraz yürüdükten sonra koskoca o okulun kapısından içeri girdim. Tüm gözler üzerinde beni süzüyorlardı diyebilirim. Sadece önüne bakarak en çok korktuğum oda olan müdür odasının kapısını tıklattım.
-Girin.
Çok tatlı tonton bir adamdı hayatımda gördüğüm en iyi müdür örneğiydi yani Leylek Sultan dan baya iyiydi.
-Sen burslu öğrencilerdensin.
-Evet efendim.
-Hoşgeldin kızım sınıfın 3. Katta 12/ A.
-Teşekkürler Efendim.
-Ha, çok şansızsın 12 /A çok yaramaz bi sınıf.
Aldırmadan gülümsedim ve odadan ayrıldım. Merdivenlerden çıkarken gördüğüm tüm öğrencilerin elinde telefon. Kenarda köşede sevgilisinle öpüşen, sarılan.. . Ve okulun heryerinde kamera var. Allahım bu nasıl rahatlık. Bizim yurtta olsa kaçıncı disiplinimi yiyecektim kim bilir. Görmezden gelerek sınıfıma doğru yöneldim. Telefonumun sesi açık kalmış msj geldi rahatlıkla çıkarıp bakiyim dedim.Önüme bakmıyordum. Sakarlık yapma korkusuyla yürüdüm. Tam o sırada bişeye çarptım. Kafamı kaldırdım birde ne göreyim...
Sarışın uzun düz saçlı, yeşil gözlü, uzun boylu hafif kaslı, üzerinde lacivert v yaka bir tişört ve harika beresiyle ukala ukala bana bakan bir çocuk.
-Salak salak bakmaktan ne zaman vazgeçeceksin.?
Yutkundum. Ve geri çekildim. Karşımdaki insanmıydı. Kendime gelerek iç sesimi durdurdum. Ve kendi kendime bir tavır alındım.
-Salak sensin bay ukala, bidahakine önüne bakarsan sevinirim diyip omuz atarak yanından hızlı adımlarla ayrılıp sınıfa girdim. İlk adımı mı atar atmaz birde ne göreyim...
Çağlar. Yok artık. Hemen yanına oturdum.
-Kızım senin okuduğun okul burası mi? Geçen sene niye görmedim seni ben.
-çünkü bu sene kazandım.
-şansa bak aynı sınıf.
Diyip mal mal sırıttı.Sevindim aslında ilk defa yalnız değildim. Çağlar iyi biriydi. Önümüzde oturan
Esmer kız arkasını dönüp:
-Merhaba ben Kübra.
Çok tatlı bir kızdı. Güler yüzlü, tam bir esmer güzeli diyebilirim.
-Bende Duru.
Dedim gülümseyerek.
-Yenisin heralde.
-Evet.
Der demez öğretmen içeri girdi. Tahtaya adını yazdı coğrafya öğreymeniydi.Ve güzel bir kadındı.
-Evet gençler yeni arkadaşınızı tanıyalım.Adın ne kızım?
-Ben Duru.
-hangi okuldan geliyosun?
İşte o an ne diyeceğimi bilemedim. Kız yurdu diyemezdim hem o ukala ama bir o kadar yakışıklı çocukta buradaydı. Yanımda desen yakışıklı Çağlar. Sınıftaki tüm çocuklar yakışıklı aslında yakışıklılar içinde olmak ne zor ya dedim kendi kendime. Havalı kızları unutmiyim tabi. İlk günden dedikodu malzemesi olmak istemiyorum. İç sesimi susturmalıyım cevap vermeliyim artık.
-Hadi kızım.
-Dalmışım kusura bakmayın, ben burslu geldim bir devlet lisesinden.
İnşallah adını sormaz dedi yine iç sesim.
-Hoşgeldin oturabilirsin.
Oh dedim birden sesli söyledim sanırım. Çağlar bana bakarak:
-Ecel teri döktün be.
Kıkırdamaya başladı. Dediği gibiydi gerçekten. Ders bitmişti. Tam Çağlar, Kübra ben konuşurken muhabbetin arasına ukala yakışıklı çocuk :
-Çağlar yeni sevgilin mi? Bir eski sevgilin yanında yeni sevgilide yedekte Aferin.
Sevgili mi? Kübra... Eski sevgili? Bunlar hala? Kübra hala? Şok olmuştum. Ne diyo bu?
-Git şurdan Umut.
Adı Umuttu. Bu isim ona hiç yakışmamıştı. Derste yandaki kızlardan duymuştum. Okulum en havalı çocuğuymuş. Havası batsın. Ama şimdi baya iyi. Mal mal güldü yine ve yanımızdan gitti. Sinsi sinsi gülerek :
-Siz eski sevgili?
-Evet ama baya eski.
-şimdi çok iyi dostuz.
Dost olduklarına göre içlerinden biri hala seviyo ya Kübra ya da Çağlar.
-anladım.
Yine gülerek. Zil çalmıştı koridora çıktık. Tam Çağlar'ın iğrenç esprisine gülerken kafamı döndürmemle bugünün 3. Şokunu yaşadım. Dört aptal bana doğru geliyor Şeyma, Gizem, Buğlem ve Nehir...
(Multimedia daki umut. Bölümleri yüklüyorum bazen yarısı çıkıyor silip tekrar yapıyorum)

KOKUN SİNMİŞ YALNIZLIĞAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin