Mutfak

36 7 2
                                    

Uykumdan uyandığımda hâlâ aynı odadaydım.Yanımdaki komidinde küçük bir saat vardı.Saati elime aldım ve saatin kaç olduğunu baktım.Daha doğrusu bakmaya çalıştım.Oda karanlıktı ve saat görünmüyordu.Işığı açmak için kalktım.Ama ayağımı çatlak olduğu için topallıyordum.Işığı açıp tekrar saate baktım.Tam olara gecenin 3'üydü.Uykum tamamıyla kaçmıştı.Odanın kapısını açıp mutfağı aramaya başladım.Bu evi ilk defa geziyordum.Hemde karanlıkta.Mutfağı ararken salona da girmiştim.Toprak salondaki koltukta uyuyordu.Uyandırmamak için yavaş adımlarla mutfağı aramaya devam ettim.Sonunda mutfağı bulduğumda ışığı açtım.Buzdolabını açıp yiyecek birşeyler aradım.Bir kutu süt vardı.Sütü aldım ve çekmecelerden mısır gevreği aramaya başladım.Şansıma mısır gevreği vardı.Hemde en sevdiğimden.Sütü ve mısır gevreğini masanın üstüne koydum.Topallamak işimi zorlaştırıyordu.Önemsememeye çalışarak raftan bir kâse çıkardım.

Kâseyi tam masanın üstüne koyacakken Toprak tam arkamda;
"Bööö!" diyerek bağırdı.Bende korkudan kâseyi yere fırlattım.Sonuç:Bir adet kırılan kâse ve kahkaha atan bir adet Toprak.

"Gerizekalı ne ara geldin?!"dedim korku dolu sesimle.
"Bu kadar korkacağını düşünmemiştim.Baya ürkekmişsin.Sen kâseyi almak için arkanı döndüğünde geldim"

"Ben korkak bir insanım.Bir daha yapma."

"Tamam,yapmam da tabağı bi zahmet süpür"

"Salak,ben niye süpürüyorum?Kör müsün.Ayağım alçıda.Oynatamıyorum"

"Tamam.Ben hallederim de sen ne yapıyordun burada?"

"Acıkmıştım.Mısır gevreği yiyecektim"

"Ne kadar aç bir insansın sen?"dedi gülerek
.Umursamayıp yeni bir kâse çıkarıp içine sütü ve mısır gevreğini koydum.Bir tanede kaşık alıp topallayarak içrekiki odaya yöneliyordum ki

"Afiyet olsun Obur Prenses"dedi.

"Hani bir daha demek yoktu?"

"Ben sana obur demeyeceğim dedim.Ki zaten obur demiyorum,Obur Prenses diyorum"

Yapmacık gülümsememi yolladıktan sonra salona gittim.Işığı açıktı zaten.Kısa süre sonra Toprak geldi ve televizyonu açtı.Bende bitirdiğim kâseyi bıraktıktan sonra televizyon izlemeye başladım.Koltuk üç kişilikti ve Toprakla benim aramda bir kişilik boş yer vardı.Televizyonda hiçbirşey yoktu.

"Toprak,mal mal kanalları gezineceğimize film koysak diyorum?"

"Filmler şurada istediğini seç ve koy"dedi eliyle televizyonun yanındaki küçük dolabı göstererek.

Filmlerden bir tanesini seçip dvd'ye koydum.Ve emekleyerek koltuğa geçtim.Toprak bu halime "yine" güldü.Film başladı ve izlemeye başladık.Filmin ilk 10 dakikasından sonra izlemeyi bıraktım.Çünkü sıkıcıydı.

"Toprak bu film çok sıkıcı izlemeyelim."

Başta boş boş bana baktı sonra dvd'yi kapattı.Uzun süren sessizlikten sonra canım daha da çok sıkıldı.

"Saat kaç?" Sessizliği bozan benim sesim olmuştu.

"4'e geliyor"dedi uykulu sesiyle.Karışık saçları onu daha tatlı yapıyordu.

"Benim uykum yok.Ama farkındayım ki senin var.Yine de uyuma.Tek başıma sıkılmak istemiyorum"

Başta gülümsedi sonra cevap verdi "Ne yapalım o zaman?"

"Bilmem.Şişe çevirmece oynayabiliriz."

"Tamam.Bekle şişe getirip geliyorum."

Kısa süre sonra elinde bir şişe ile geldi ve yere oturduk.

"İlk olarak doğruları söyleyeceğimize yemin etmeliyiz"
"Yemin ederim."
"Yemin ederim."

Eskisi Gibi Değil...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin