Araba

45 9 0
                                    

Eve geldiğimde yorgundum.Toprak'ın telefon numarasının yazılı olduğu kağıdı masanın üzerine koydum.Ve üzerimi çıkarıp bol,uzun ve siyah bluzu giydim.Makyajımı çıkarttım.Saçımı açtım.Sprey sıktığım için saçım serleşmişti.Ama aldırmadım.Yatağa girdim.Ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

*****************************
Sabah uyandığımda saat 9'du.Otelden gitmem gerekiyordu.Önce banyoya gittim.10 dakika boyunca duş aldım.Çıkınca hemen saçımı kuruttum.Buzdolabına gidip birşeyler atıştırdım.Sonra Toprak'ın telefonunun yazılı olduğu kartı alıp valize koydum.Hızlıca üstümü değiştirdim.12'den önce çıkmam gerekiyordu yoksa ekstra para ödeyecektim.Ve buna hiç niyetim yoktu.Hazır olunca valizimi aldım ve otelden dışarı çıktım.Şimdi ne yapacağımı cidden bilmiyordum.Boş boş sokakta gezinmeye başladım.Belkide Toprak'ı arayıp borç para isteyebilirdim.Ama sonra nasıl ödeyeceğimi bilmiyordum.Yanımda 50 tl vardı.Beni nereye kadar idare edebilir ki?Evet,şimdi anlıyorum.Benim eskiden zengin bir ailenin evcil kedisinden farkım yoktu.Belkide zengin bir züppeydim.Ama eskinin artık önemi yok.Şimdi ne yapacağım önemli.Evet,şimdi ne yapacağım?İntihar edebilirdim?Hayır bu saçma.Ama arkamda bırakacağım birşey yok ki?Mantıklı olabilir.Herneyse.İntihar etmeyeceğim.Toprak'ı aramalıydım.Tek çarem buydu.Hemen telefonumdan onun numarasını çevirdim.5.çalışta açtı;

"Alo?"

"Imm şey.Ben Marie.Hani barına gelmiştim.Beni otele geri bırakmıştın?"

"Haa şu Marie.(sırıttığını hissedebiliyorum) Telefon numaram hâlâ sende demek?Bende atmışsındır diye düşünmüştüm"

"Yok,hayır atmadım."

"Peki,niye aradın?"

"Eee,şey.Otelden çıkma vaktim geldi ve şuan kalacak bir yerim yok.Eğer az bir miktar borç para verebilirsen kendimi idare edebilirim.Yani tabii ki vermek zorunda değilsin.Sadece sordum.Hani sen demişt..."

"Tamam anladım şuan neredesin?"

"Şuan "Elmas Restaurant" diye bir yerin karşısındayım."

"Tamam,bekle" dedi ve telefonu kapattı.
Ben oturup onu bekledim.Aradan 10 dakika geçmemişti ki hemen geldi.Arabanın yanına gittim.Arabaya binmemi işaret etti.Sürücü koltuğunun yanında ki koltuğa yani Toprak'ın yanına geçtim.Arabayı sürmeye başladı.
"Nereye gidiyoruz?"
Soruma yanıt vermeyince sorumu tekrarladım.Ve şu cevabı verdi;
"Kendini idare etmene gerek yok.Benim yanımda kalacaksın.Kısa süre sonra da sana ev bulacağım."
"Hayır ben seninle kalmayacağım.Seni tanımıyorum bile.Durdur şu arabayı,ineceğim!"dedim kemerimi çözerken.
"Hiç bir yere gitmiyorsunuz küçük bayan."dedi.Şimdi bu adam beni kaçırıyor gibi bir şey.Ve Toprak da Ediz rolünü oynuyor olabilirdi.Ediz de Doğayı kaçırdığına göre;Toprak bir Ediz olabilir!Bende Doğa!Tamam,saçmalıyorum.Ediz gerçek olamayacak kadar mükemmel.Kafamda kuruntu yapmaktan vazgeçmeliydim.

Ne kadar gelmemek için itiraz etsemde işe yaramadı.Bir ara arabanın kapısını açıp atlamaya çalıştım ama Toprak Bey (!) kapıyı kilitledi.Yapacak birşeyim kalmadığından ellerimi göğsümün altında birleştirdim ve dışarıyı izlemeye başladım.Bakalım neler olacak....

Bölümler biraz kısa.Isterseniz daha uzun yazabilirim?

Eskisi Gibi Değil...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin