Arkadaşlar hikayeyi cidden zor şartlarda yazıyorum 2 hafta boyuncada yazılılarım var.Ayrıca son sınıf olduğumu da göz önünde bulundurursak emeğe saygı için lütfen yorumlarınızı ve oylarınızı(votelerinizi)eksik etmeyin tekrarteşekkürler anlayışınız için..Bölüm şarkısı Radiohead-Creep çok severim..
Öpüldünüz....
Multi de Karan var gençler sonunda ekledim onuda ....
Karan'la birlik olmak benim için ne kadar tuhaf olsada merakıma yenik düşmem pişmanlığımı bir kez daha doruklara çıkarıyordu.Melih belki de bana yeni olduğumuz için anlatmıyordu çoğu şeyi,aslında onunla hiç derinlemesine geçmişimizden konuşmamıştık.Ama yinede o gece "Bana güveniyor musun?"demişti.Benliğim zorlanarakta olsa bunu düşündükçe,ona nasıl koşulsuzca evet dediğimi hatırladıkça içimden bir şeyler kopuyordu.
Belki de bu bir hata değildi ama neden ben kendimi bu kadar kötü hissediyordum.Bir taraftan ona sonsuz bir şekilde güven hissi duymak istesemde,bir yanımda"geçmişini bilmediğin birini ilkin olarak seçmen senin için kötü bir başlangıç."diye avaz avaz bağırıyordu ve ben ne ilginçtir ki daha önce bu kadar derin bir konuda ikilemde kaldığımı hatırlamıyordum.Biliyorum benim daha önceki seçimlerim her zaman ya kıyafetler,ders seçimi ya da buna benzer saçma şeyler üzerinde düşünmemi gerektirmişti.Saçmalık,ben daha yeni yeni ergenlikten çıkmaya hazırlanırken bu kadar olayın gelişmesi bir hafta içinde cidden tuhaftı.
Ben vicdanımın sorgusunu kendi içimde hallederken bir taraftan da Karan'ın dahice ve bir o kadar adice olan planını dinliyordum.Bana zarar vermeyeceğini bilsemde rahatlayamıyordum onun için,Melih için...
Bilinmezlikleriyle hayatıma aniden giriş yapmış ve beni aciz durumuna düşüren SOĞUK ve ÇEKİCİ OLAN "bay romantik" evet!!Melih tam bir zıtlık abidesiydi.Ama onun bu halleri beni kendimden geçirmeye yetiyordu..Ahh o gülüşü ab-ı hayat dedikleri bu olsa gerek,gerçekten de her gördüğümde düşünme yetimi kaybettiren o muhteşem şey.Gördüğümde kalbime atmayı saniyler için de olsa unutturan şey!!Boğulmadan önceki son çırpınışlarım da yetersiz kalınca karanlığa diyecek bir şey kalmıyor,ne kadar bağırıp haykırmak istesen de bir şey seni engelliyor ve sen buna izin vermek mecburiyetin de kalıyorsun.Kölesi olduğun bağımlılığın yavaş yavaş seni bilinmez diyarlara,hiçliğin hüküm sürdüğü topraklara götürürken yapabileceğin tek şey ondan vazgeçmemek...
Sadece o senden isteğinde,ondan vazgeçebilirsin,bu oyunun kuralıda bu işte..Sessiz kalıp öylece onun sana neler yapabileceğini hayret ederek yeri geldiğinde sessiz çığlıklar atarak izlemek.....
Beni bağladığı sandalyeden kaldırırken yorgunluktan direnecek gücüm kalmadığı için izin verdim beni kaldırmasına.Evi ardımızda bıraktığımızda boş gözlerle sokaklara bakarken gecenin karanlığında ifadesiz bir şekilde kendimi nelerin beklediğine hazırlamaya çalışıyordum,ve çok geçmeden göz kapaklarım ağırlaşmaya başlayınca tek bir düşünebildiğim.Bir kaç saat sonra hiçbir şey olmamış gibi davranabilecek miyim?sorusuydu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Soğuk ve Çekici
ChickLit"İçimdeki labirentte kaybolmak üzereyim o kadar çok boş koridor var ki,sanki sıkışıyorum ve beni tek kurtarabilecek kişi de benim labirentimin sahibi nasılsa bir gün son bulacak bu işkence,ama o gün geldiğinde beni isteyecek mi acaba??...." "Kaybold...